10 çocuktan 7'sinin dikkati dağınık

Son zamanlarda çocuklarda en fazla görülen problemlerden bir tanesi dikkat dağınıklığı. Dikkat dağınıklığı hakkında bilgiler aldığımız Melikgazi Rerhberlik ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi Bölüm Başkanı Muharrem Eroğlu konuyla ilgili, neredeyse 10 çocuktan yedisinin bu sorunu yaşadığını ifade etti.

10 çocuktan 7'sinin dikkati dağınık

10 ÇOCUKTAN 7’SİNDE GÖZLEMLENDİ

 


Dikkat eksikliği ile ilgili açıklamalarda bulunan Eroğlu, neredeyse on çocuktan yedi tanesinde bu problemin gözlemlenmeye başlandığını ifade ederek şunları kaydetti; “Odaklanamama, konsantrasyon eksikliği, ders çalışma problemleri, disipline yaklaşımlara ayak uyduramama, sık sık etkinlik değiştirme, tatminsizlik gibi konularda ciddi problemler yaşanmaktadırlar. Peki, ama neden? Ne oldu da bu problem bu kadar artı ve biz bu konuda neler yapılabiliriz? Bunun en büyük nedeni, yaşayış tarzımızdaki değişikliklerle ilgili. Teknolojiyle erken tanışan çocuklar, sürekli aktivite değiştirmeyi öğrenmektedirler. Sabır gerektiren öğrenme faaliyetlerine tepki göstermektedirler. Ders çalışma ve programa uyma gibi davranışlar kazanılamamaktadır. Onun yerine keyif veren ama öğrenme faaliyetlerini olumlu anlamda çok da etkilemeyen aktiviteler seçilmektedir. Aynı zamanda ev ortamında disiplin problemleri de bu süreci hızlandırmaktadır. Sürekli hızlı akan ve görsel öğeler barındıran aktiviteler beyni tek taraflı bir gelişme içerisine sokmakta, yorum yapma, eleştirme, öğrenmeye yönelik sabır gelişmemektedir. Bu gibi durumlara özen gösterilmelidir.”



DİKKAT ARTTIRILABİLİR


 

Dikkat dağınıklığı konusunda bilgiler veren Eroğlu; “Dikkat dağınıklığında önemli bir konu da dikkatin dağıldığının fark edilmesidir. Bu öğrenilebilen bir durumdur. Böyle bir anı yakaladığımızda ve bunu çocuğumuza da öğrettiğimizde kısa molalarla süreç yeniden başlatılır ve dikkat arttırılır” diyerek sürdürdüğü konuşmasında, dikkat dağınıklığı ile baş edilebileceğinin altını çizdi.


 

Dikkati arttırma konusunda çevre ile ortamın da önemine değinen Eroğlu, konu ile ilgili sürdürdüğü konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “İlk önce ev ortamının iyi düşünülmesi gerekmektedir. Dikkati azaltacak tavır ve davranışlardan kaçınılmalıdır. Uykusuzluk, açlık, aşırı sinirlilik hallerinin azaltılması ve etkinlikler yapılacağı zaman bu durumların minimuma indirilmesi şarttır. Uyaranların çokluğu da süreci zorlaştırır. Tüm bunlar sınıf ortamları için de geçerlidir. Ayrıca zorla ders çalıştırma ya da yorgun ve isteksizken bu konularda ısrar etme büyük yanlışlık olacaktır. Fiziksel durumunu dikkate almalı ve ders çalışma saatlerini günün en uygun saatlerine yerleştirmeliyiz. Bu çalışmalar sırasında belli aralıklarla mola verdirmeli ve çalıştığı konuyu ya da dersi değiştirmesini öğretmeliyiz. Etkili yöntemlerden bazıları da şunlar olabilir; dergi ya da kitaplardaki resimlere 5-10 saniye baktırılır ve sonra o resim hakkında sorular sorulabilir ya da basitçe çizdirilebilir. Görsel dikkat için etkili bir yöntemdir. Yine birbirinden bağlantısız 5 kelime söylenir ve bunları sırasıyla hatırlayıp söylemesi istenebilir. Tüm bunlar dikkati arttırma adına basit tedbirlerdir. Her şeyden önce çocuğun iyi tanınması ve buna yönelik çalışmaların planlanması çok önemli. Sınırlar konulmasına, ev içi disiplinin sağlanmasına ve basit dikkat egzersizlerine rağmen süreç olumsuz ilerliyorsa, mutlaka uzman yardımı alınmalıdır.”   ÖZEL HABER: KAAN AKBAŞ