12 Eylül darbenin izini silemiyor
12 Eylül mağduru Mustafa Karatoprak, 12 Eylül günü yaşananlarla ilgili olarak, '12 Eylül'de kefenimizi giydik ve bekledik. Sokaklar bize hiçbir zaman bir şey vermedi. Hep canımız yandı' dedi.
12 Eylül mağduru Mustafa Karatoprak, 12 Eylül günü yaşananlarla ilgili olarak, “12 Eylül’de kefenimizi giydik ve bekledik. Sokaklar bize hiçbir zaman bir şey vermedi. Hep canımız yandı” dedi.
12 Eylül’de vatanı sevmekten başka hiçbir suçu olmadığı halde cezaevinde olduğunu söyleyen Mustafa Karatoprak, darbelerin yanlış olduğunu seçimle gelenin seçimle gitmesi gerektiği ifade etti. Karatoprak, “O dönemde büyük bir travma yaşadık. Ülkücüler hiçbir zaman bir suç işlemedi ama bu ülkeyi sevmek suçsa biz hala suç işliyoruz. Ne olduysa 1944’den sonra oldu. Yoksa bu Asım’ın neslini bozmaya uğraşan bu millete zincir vuran insanların hiçbiri kadim olamayacaklar. Hiçbir zaman da bu zinciri kıramayacaklar. 12 Eylül’de ceza evindeydik. Her an ölüm bekledik. Darağacına çıkacak gibi hiç acımadan 1 sağcı 1 solcu olarak insanları astılar. Biz kefenimizi giydik bekledik. Allah ömür verdi o ömürle de çıktık. Neticede her ne olursa olsun bu millete 12 Eylüller, 1960’ları yani ihtilalleri göstermesin. Artık bu milletin seçtiği, seçildiği insanlar kadim olsun, başarılı olsun. Başarısız olsa dahi bu insanlar dersini verir. Oy ile geldiyse oyla da gider. Yani bu iş sandıkta bitmeli. Silahların gölgesinde değil. Sandıkla gelen sandıkla gitmeli. Silahların gölgesinde gidecek varsa Amerikan oğlanlarıdır. Sandıkta kazanan insanları darbelerle indirmeye kalkarsan dersini alırsın. Bu millet artık uyandı. Nasıl 15 Temmuz’da aldılarsa, şimdi de alırlar” diye konuştu.
Karatoprak, “İhtilalleri tasvip etmiyoruz. Bu milletinde artık uyandığına inanıyoruz. Amerika ve Avrupa iyi yaşayacak diye bu milleti rezil rüsva etmenin bir manası yok. Bu millet artık uyandı. Ülkücüler her zaman vardı ve var olamaya da devam edecek. Çünkü biz ölüme gülerek giden bir nesiliz biz. Kucağımızda 3 tane şehidimiz vardı. Kardeşi kardeşe kırdırtan bir olay. 14-15 yaşındaki gençlerin omzuna sağcısı, solcusu demeden bir sorumluluk yüklendiğinde bu sorumluluğun bilincinde olarak biz vatan sevgisiyle çıktık. Ölmekten de korkmadık. Bizi sağcı olarak, solcu olarak, Türk- Kürt olarak birbirimize düşürdü. Bu düşürmenin neticesinde yine başarılı olamadılar. Bu tür tezgahlara gençlerimizi nasıl ve nerede düşüreceklerini çok iyi biliyorlar. Bugün PKK’nın yaptığı gibi dağa kaçırarak, kandırılarak kullanmaya çalışıyorlar. Sokak her zaman için tekin değil: Ben evladıma ve tanıdığım bütün gençlere söylediğim bu oyuna Allah rızası için gelmeyin. Ailelerinin sözünden çıkamamaları, sokaklarda işimiz yok. Sokaklar bize hiçbir zaman bir şey vermedi. Hep canımız yandı” ifadelerini kullandı.