2 yıl boyunca sakın bunu yapmayın: İslam Memiş altın ve doları olanı uyardı

Para Piyasaları uzmanı İslam Memiş, TV100'deki yazısında, 2026 yılına kadar ekonomik kararlar konusunda vatandaşları uyardı. Memiş, devalüasyon riskinin arttığı bir dönemde, özellikle döviz ve ithalat politikalarına yönelik hatalı adımların büyük ekonomik sıkıntılara yol açabileceğini belirtti. Döviz rezervlerinin sınırlı olması ve mevcut ekonomik koşulların getirdiği zorluklar nedeniyle, vatandaşların riskli yatırımlardan kaçınarak daha güvenli ekonomik stratejiler benimsemeleri gerektiğini ifade etti.

2 yıl boyunca sakın bunu yapmayın: İslam Memiş altın ve doları olanı uyardı

TV100’de kaleme aldığı yazısında, Para Piyasaları uzmanı İslam Memiş, vatandaşları 2026 yılına kadar ekonomik risklere karşı dikkatli olmaya davet etti. Memiş, devalüasyon tehlikesinin arttığı bir dönemde, döviz rezervlerinin sınırlı olması ve sıcak para hareketlerinin getirdiği riskler nedeniyle, vatandaşların güvenli olmayan yatırımlardan uzak durmaları gerektiğini belirtti. Bu süreçte, uzun vadeli ekonomik kararların dikkatlice planlanması gerektiğini vurgulayan Memiş, özellikle döviz ve ithalat politikalarına karşı temkinli olunmasını önerdi.

Memiş'in Devalüasyon nedir? başlıklı yazısı şu şekilde:

"Devalüasyon, hükümet tarafından ülkenin para değerinin diğer ülke para birimleri karşısında düşürülmesi. Bu süreçte ihracatı teşvik etmek, dış ticaret dengesini iyileştirmek, turizm gelirini artırmak, rekabet gücünü yükseltmek veya ekonomik sorunları çözme hedeflenir.

Süreç neyi gösteriyor?

Ülkemiz diğer ülkelere kıyasla oldukça pahalı.
Özellikle gıda.
Gıda ihracatçısı bir ülke olmamıza rağmen gıda fiyatlarındaki fiyat yüksekliği dikkat çekmeye devam ediliyor.
Temel ihtiyaç olduğundan en büyük sorunlardan biri olduğu için bu örneği verdim.

Böyle gitmesi durumunda ithalat artar.
Yasaklar devreye girebilir ama bu sefer de karaborsa için mücade şart olur.
Bugünkü şartlarda ülkede üretmek yerine ithal etmek daha mantıklı görünüyor.
Bu durum da içerde dövizi azaltır, döviz açığını ve ihtiyacını artırır, yüksek faizle dışardan döviz getittirir gibi bir döngü oluşur.
Bugün döviz rezervleri arttığı ve sıcak para geldiği için sorun yok sanıyoruz.
50 milyar dolar civarında gelen parayı şahsen alkışlamam.
Çünkü bir tuşla geri gidebilecek bir paradan bahsediyoruz.
Sınırsız bir paradan bahsetmiyoruz.
Her şeyin olduğu gibi onun da bir sınırı var.
Diğer yandan 3.Dünya Savaşı’nın konuşulduğu bir dönemde başkanın parası bana yine güven vermez.

İşler istenilen gibi olmazsa ne olur?

Faizler tekrar artırılır sıcak para akışı devam eder.
“Faiz artırmak mantıklı mı” diye tekrar sorgulanır.
Ekonomi tamamen kontak kapatabilir.
Ya Türk Lirası değersizleştirilir ya da devalüasyon yapılır.


Turizm gelirleri ve tercihler de ortada.
Ondan sebep aşırı değerli TL’nin düzeltme yapması gerekir.
TL’nin aşırı değerli olmasıyla değerinin azaltılması arasındaki farkı Türkiye’yi tercih edenler iyi anlıyor.

Tutulan döviz kuruna rağmen enflasyon hedefleri tutacak mı hep beraber göreceğiz.

Bundan sonra neler hedeflenir?

- Faiz indirimleri
- Servet Vergileri
Yıl sonuna kadar bunlar sürpriz değil.

Önemli olan soru şu:
Devalüasyon olur mu?
Bugünkü şartlarda bana uzak bir ihtimal gelmiyor.

2026’ya kadar döviz ve altın borçlanmamak iyi bir karar olur."