ABD'DEN, RAHİP İÇİN TÜRKİYE'YE YAPTIRIM

ABD, Türkiye'ye yönelik sert yaptırım açıklamalarında bulundu.

ABD'DEN, RAHİP İÇİN TÜRKİYE'YE YAPTIRIM

T24 Haber Merkezi'ndeki haberde şu detaylara yer verildi; "ABD ve Türkiye arasında son dönemde yaşanan gerginliğin en büyük unsurlarından biri olan Papaz Andrew Craig Brunson’ın cezaevinden tahliye edilerek ev hapsine alınması, beklentilerin aksine tansiyonu artırdı.
 
Brunson’ın ev hapsine alınmasının ardından perşembe günü Beyaz Saray düzeyinde ardı ardına yaptırım açıklamaları gelirken; Türkiye ise Washington’dan gelen tepkiyi ‘yargının bağımsızlığı’na müdahale olarak yorumladı.
 
ABD Senatosu Dış ilişkiler Komisyonu ise Brunson’ın durumuna dikkat çekerek, Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayan bir yasa tasarısını kabul etti.
 
Ekim 2016'da ‘gizli tanığın ifadesi doğrultusunda’ Gülen yapılanmasına üye olmak suçlamasıyla tutuklanan Brunson, son duruşmasına çarşamba günü çıkmış ve tahliye talebi reddedilmişti. Bir gün sonra gelen kararda ise 50 yaşındaki Brunson hakkında ev hapsi kararı alındı ve yurtdışına çıkış yasağı kondu.
 
Türkiye, Brunson’ın tutukluluğu ve daha sonrasında da ev hapsine alınmasıyla ilgili süreçte düzenli olarak ‘hukukun bağımsızlığı’ ilkesine vurgu yaparken; ABD cenahı bu açıklamayı yeterli görmedi.
 
23 yıldır Türkiye’de yaşan papazın ev hapsine alınmasının ardından ilk açıklama ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’dan geldi. Pompeo, ev hapsiyle ilgili olarak, "Yeterli değil. Brunson aleyhinde güvenilir bir kanıt görmedik" yorumunda bulundu.
 
Yaptırım açıklamaları ise bir gün sonra geldi. İlk olarak ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Brunson’ın serbest bırakılmaması halinde Türkiye’ye yönelik yaptırımların devreye gireceğini söyledi. ABD Başkanı Donald Trump ise el artırdı ve Brunson’ın ‘uzun tutukluluk süresi’ne dikkat çekerek, "Amerika Birleşik Devletleri, çok iyi bir Hristiyan, aile adamı ve harika bir insan olan pastör Andrew Brunson'ın uzun süreli tutukluluğundan ötürü Türkiye'ye büyük yaptırımlar uygulayacak” dedi.
 
Reuters, bakanlık kaynaklarına dayandırdığı ancak resmi olarak teyit edilmeyen haberinde Ankara ve Washington arasında dışişleri bakanları arasında telefonda bir görüşme gerçekleştirdiğini kaydederken; ABD’nin ‘yaptırım’ açıklamaların Türkiye’den sert tepkiler verildi.
 
İlk açıklama ABD’li mevkidaşı Pompeo ile görüştüğü belirtilen Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan geldi.  ‘ABD’yi bugüne kadar sürdürülen yapıcı diyalog çerçevesine’ dönmeye davet eden Çavuşoğlu, ”ABD Yönetimini bir an önce bu yanlış söylemi bir kenara bırakarak bırakmalı” ifadesini kullandı.
 
Bakanlıktan yapılan açıklamada da, Türkiye’nin ‘hukuk devleti’ olduğuna vurgu yapılarak, “Türkiye’ye kimse emir veremez ve tehdit edemez. Türkiye’ye karşı tehditkar bir dil kullanılması kabul edilemez” dendi.
 
BRICS zirvesi için gittiği Güney Afrika’da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kamuya açık yaptığı konuşmalarda ABD’ye yönelik doğrudan ifadeler kullanmazken; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Ucuz tehditlere tahammülümüz yok”, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da  "ABD yönetiminin açıklamalarının, bir NATO müttefiki olan ülkemize yönelik kullanılan tehditkar dilin kabul edilmesi mümkün değildir" açıklamasında bulundu.
 
Öte yandan, ABD ile Türkiye arasında bir kez daha Brunson gerilimi yaşanan sıralarda, ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonu da Türkiye’nin uluslararası kuruluşlardan kredi almasını kısıtlayan 'Türkiye Uluslararası Finansal Kurumlar Yasası'nı kabul etti. Tasarı, IMF dahil diğer tüm uluslararası mali kuruluşların ABD icra direktörlerini de, diğer kilit ülkelerle birlikte çalışarak, Türk hükümetiyle gelecekteki temaslar ve kredi sağlama konusunda, ülkedeki insan haklarını geliştirecek şekilde uyumlu bir politika yaklaşımı geliştirmekle görevlendiriyor.
 
Ne olmuştu?
 
İzmir'deki Protestan cemaatine ait Diriliş Kilisesi'nin ABD'li Papazı Andrew Craig Brunson, 2016’nın ekim ayında eşiyle birlikte ifadeye çağrılmış, ifadelerinin ardından gözaltına alınmışlardı. Eşi Norine Brunson, 13 gün sonra serbest bırakıldı; ancak Papaz Brunson FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla tutuklandı.
 
İzmir F Tipi Cezaevi’nde yatmaktayken "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasi veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" ve "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamaları da Brunson’ın davasına eklendi. Papaz, Ağustos 2017’de çıktığı ilk duruşmada suçlamaları reddettiğini dile getirdi. 
 
Brunson hakkındaki iddianamenin hazırlanması 1.5 yıl sürdü. İddianamede Brunson’ın hem FETÖ hem PKK adına suç işlediği öne sürüldü. Brunson hakkında "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği" gerekçesiyle 15, "devletin gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek" suçlamasından 20, toplamda 35 yıla kadar hapis cezası istendi.
 
ABD’li Papazın durumu, ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2017’nin mayıs ayında yaptıkları görüşmede gündeme geldi. Görüşmenin ardından Beyaz Saray tarafından "Başkan Trump, Papaz Andrew Brunson'ın tutukluluğu konusunu da gündeme getirdi ve Türk Hükümeti'nden kendisini hızlı bir şekilde ABD'ye iade etmesini istedi” denilen açıklama yayınlandı. Brunson’ın avukatlarıyla görüştürülmediği iddiası da öne sürüldü. Bunları takiben ABD’li Papaz’ın avukatları ve ABD Büyükelçiliği ile görüşmesine izin verildi. 
 
Brunson davası, süreç içerisinde sık sık ABD Kongre’sinin gündemine getirildi. 
 
Erdoğan, 2017 yılının eylülünde yaptığı bir konuşmada, Brunson'ın serbest bırakılmasını Fethullah Gülen'in ABD'den iadesiyle bağdaştıran ifadeler kullandı:
 
"Pensilvanya'daki nasipsiz adamın arkasından giden profesörler de var. Sen nasıl profesörsün? Sen profesör olsan ne yazar? 'Papazı verin' diyorlar. Bir papaz da sizde var, bize verin, yargılayalım, biz de onu size verelim. 'Onu karıştırma' diyorlar.” ABD ise olası bir takası reddetti.
 
18 Temmuz 2018 tarihinde İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi Papaz Brunson’ın ev hapsi ve yurtdışına çıkış yasağı ile tahliye edilmesine karar verdi." KAYNAK: T24