12 bebeğin ölümüne neden olan çete: 'Bugün parayı alalım, alem yaparız'
Türkiye'de sağlık skandallarının en korkuncu olarak nitelendirilen yenidoğan çetesi, özel hastanelerde gerçekleştirdikleri organize suçlarla gündeme geldi. Detaylar haberimizde...
Türkiye'de sağlık skandallarının en korkuncu olarak nitelendirilen yenidoğan çetesi, özel hastanelerde gerçekleştirdikleri organize suçlarla gündeme geldi. İki doktorun liderliğinde faaliyet gösteren bu çetenin, bebekleri yoğun bakımda gereksiz yere tutarak SGK'dan haksız kazanç elde ettikleri ve 12 bebeğin ölümüne sebep oldukları belirlendi. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan 725 sayfalık fezlekede çarpıcı detaylar ortaya çıktı.
Fezlekeye göre, 22'si tutuklu 47 şüpheli, 112 Acil Çağrı Merkezi ile iş birliği yaparak hasta bebekleri anlaşmalı özel hastanelere sevk etti. Ancak bu hastanelerin yeterli donanıma sahip olup olmadığı gözetilmedi. Bebeklerin, tedavi süreçleri uzatılarak ve tedavi edilmeden yoğun bakımda tutulmasıyla devletten yüksek miktarda gelir elde edildi. Ayrıca ‘Curosurf' isimli solunum ilaçları kullanılmış gibi gösterilip üçüncü şahıslara satıldı.
Örgüt üyelerinin, yabancı uyruklu ailelerden fahiş tedavi ücretleri talep ettiği de tespit edildi. Bazı ambulans şoförleri ise kendilerini doktor olarak tanıtarak bebekleri hastanelere kabul ettirdi. Fezlekede, yoğun bakım ünitelerinde uzman personel bulundurulmaması sebebiyle 12 bebeğin öldüğü belirtildi.
Savcıya Ölüm Tehditleri
Soruşturmayı yürüten savcı Y.E.'nin, şüphelilerden bazılarını serbest bırakmaması durumunda suikasta uğrayacağı tehdidi aldığı ortaya çıktı. Avukat A.A., savcıya ailesinin yaşadığı yerleri bildiklerini söyleyerek tehditleri yoğunlaştırdı. Bu tehditlerin ardından savcının odasına gizli dinleme cihazları yerleştirilerek ikinci bir gözdağı anı kayda alındı. Kendini eski İçişleri Bakanlığı müsteşarı olarak tanıtan Mustafa Kemal Zengin, savcıyı ölümle tehdit ederken 500 kişilik sokak gruplarını devreye sokacağını söyledi.
Ağır Suçlamalar ve Talep Edilen Cezalar
Fezlekede çete liderleri F.S. ve İ.G.'nin, 10 kez ‘kasten öldürme', ‘örgüt kurma' ve ‘dolandırıcılık' gibi suçlardan 180 ila 273 yıl arasında hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Ayrıca, çeteyle bağlantılı hastanelerin mal varlıklarına el konulması ve şirketlerin kapatılması da istendi. Bebeklerin gerçek ölüm saatlerinin gizlenmeye çalışıldığı ve bazı personelin, sahte belgelerle tedavi süreçlerini uzatarak yüksek kazanç elde ettiği belirlendi.
Pasif Ötenazi Uygulaması
Çete üyelerinin, bazı bebeklerin iyileşmelerine rağmen gereksiz yere yoğun bakımda tutulduğu ve pasif ötenazi uygulandığı tespit edildi. Türkiye'de yasak olan bu uygulama, bebeklerin tıbbi desteği kesilerek yaşamlarının sonlandırılmasını içeriyor.
Hastaneler ve Şirketler de Sorumlu Tutulacak
Fezlekede adı geçen hastaneler ve sağlık şirketleri de suçun sonuçlarından sorumlu tutulacak. Fezlekeye göre, hastane yönetimleri ve başhekimler doğrudan örgüt hiyerarşisine katılmasa da iş birliği yaparak kazanç sağladı.
Bu büyük sağlık skandalı, sağlık sektöründe reform ihtiyacını bir kez daha gözler önüne sererken, soruşturmanın sonuçları kamuoyunda merakla bekleniyor.
Bu korkunç olay, yenidoğan bebek çetesi olarak anılan bir grubun insan hayatını hiçe sayarak para için işlediği suçları gözler önüne seriyor. Çetenin, hastanede doğan bebekleri ticari bir araç olarak gördüğü ve sağlık çalışanlarının etik kurallarını çiğnediği dehşet verici diyaloglar ortaya çıktı. İşte kan donduran konuşmaların detayları:
Hasan G.: ‘Mehtap, çocuğu öldür, 50 satürasyonlu çocuk mu olur?'
Hemşire Mehtap S.: ‘Öldüreceğim de öldürsem de bir dert biliyorsun yani.'
Hakan Doğukan T.: ‘Sevk olacak hastayla ilgili bilgi var mı?'
Hasan G.: ‘Kanka ben onu halledeceğim. Bugün bizim para yatsın, en azından onu bir kurtaralım. Ondan sonra aile ile ameliyat için konuşacağım. 150 bin fiyat çekeceğim. Uygun mu?'
Doğukan T.: ‘Tamam ama hasta çok dayanmaz, haberin olsun, akciğerleri boydan boya kapanmış.'
Hasan G.: ‘O çocuk ölecek, rüyamda gördüm.'
Doğukan T.: ‘Satürasyonu ona kadar düşmüş, yani çok dayanmaz. Sevkini hızlıca yapmamız lazım, ölürse başımıza da sıkıntı olacak.'
Hasan G.: ‘Doğukan, sen çocuğu bugün yaşat tamam mı? Gidip babayla, anneyle görüşeceğim; bugün parayı alacağım. Bugün bir alem yaparız, o parayı bir kurtarayım.'