50 milyon lira dolandırıcılıkla yargılanan eski kaymakam kendini savundu!

Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen depremzedeler için olmayan ihaleleri varmış gibi göstererek çok sayıda firmadan 'teminat' adı altında, şahsi hesabına para yatırtarak yaklaşık 50 milyon lira dolandırıcılık yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılanan Adana'nın merkez Yüreğir ilçesi eski kaymakamı Mustafa Kılıç, kendini savundu. Detaylar haberimizde...

Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen depremzedeler için olmayan ihaleleri varmış gibi göstererek çok sayıda firmadan 'teminat' adı altında, şahsi hesabına para yatırtarak yaklaşık 50 milyon lira dolandırıcılık yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılanan Adana'nın merkez Yüreğir ilçesi eski kaymakamı Mustafa Kılıç, "Tahliye edilirsem zararları karşılayacağım" dedi.

Merkez Yüreğir ilçesi eski kaymakamı Mustafa Kılıç ile kendisini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın danışmanı olarak tanıtan Özgür Akgül ile tutuksuz Paşa Yaşar'ın yargılanmasına devam edildi. Adana 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 4. Celse duruşmaya Sakarya 3 Nolu L Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan ve 160 yıla kadar hapsi istenen Mustafa Kılıç, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. 90 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık Özgür Akgül duruşmaya gelirken, tutuksuz sanık Paşa Yaşar ise katılmadı.

Tarafların avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada mahkeme başkanı, sanık eski kaymakam Kılıç'ın celse arasında mahkeme başkanı ve heyetin reddi şeklinde dilekçe gönderdiğini bu hususla ilgili talebin değerlendirilmek üzere Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiğini ve mahkemenin talebin reddine karar verdiğini söyledi.

Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıklar eski Kaymakam Mustafa Kılıç ile Özgür Akgül'ün tutukluluğunun devamına, tutuksuz sanık Paşa Yaşar'ın adli kontrolünün devamı yönündeki talebi üzerine duruşmaya devam edildi.

Cumhuriyet Savcısının tutuklamanın devamı ile ilgili talebi üzerine sanıklara söz verildi. Yüreğir eski Kaymakamı Mustafa Kılıç, kendisine isnat edilen suçların görevi ile bağlantılı suçlar olduğunu tekrarladı, “4483 Sayılı yasanın kaymakamların soruşturulması ilişkin usulü açıktır. Yargıtay 19. Ceza Dairesi'nde emsal karar mevcuttur. Hakkımda düzenlenen iddianame Yargıtay kararları dikkate alındığında yok hükmündedir, dolandırıcılık suçu CMK'da sayılan katalog suçlardan değildir, bana isnat edilen suçlamalar görevimle bağlantılı suçlardır. Bu nedenle illiyet bağı vardır ve 4483 Sayılı Yasa uygulanmalıdır” dedi.

"Ben kimseyi dolandırmadım"

Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakkında görevle ilgili olarak suçtan elde edilen mal varlığını akladığı gerekçesiyle dava açıldığını belirten sanık Kılıç, herhangi bir suç işlemediğini, tarif edilen suç beyanlarına bakıldığında irtikap suçu ile uyuştuğunu söyledi. MASAK raporunda 19 milyon lirayı iade etmediğinin yazıldığını ifade eden sanık Kılıç, “Ben tutuklandığım için bu parayı iade edemedim, zararı gidereceğimi belirtmiştim. 16 aydır tutukluyum. Ben zaten herkesin alacağı karşılığında senet de verdim, herkes beni icraya da verdi, bu nedenle herkesin benim nazarımda zararları giderilmiştir. Herkesten mühlet talep ettim ancak mühlet dolmadan bu soruşturma başlatıldı. Tutuklu olduğum için zararları karşılayamıyorum. Tahliye edilirsem bu zararları gidereceğim. Menfaat temin etmedim. Ben kimseyi dolandırmadım. Silahlı terör örgütü üyeliğinden 10 yıl hapis cezası alanlar dışarıda geziyor, bu şekilde bir çok kişi dışarıda gezmektedir. 4 çocuğum var, eşim ve çocuklarım mağdurdur, uygun görülecek şekilde tahliyemi istiyorum” diye konuştu.

Diğer sanık Özgür Akgül de, suçlamaları kabul etmeyerek kendisini şöyle savundu:

“Ben danışman firma olarak kaymakamlığa gittim. Kurumsal olarak en uygun ürünleri devletime yardım etmek amacıyla bu işin içine girdim. Ben sadece kaymakam beyi o dönem alım yapılacak güvenli firmalarla tanıştırdım. Başka bir şeye karışmadım. Ben ortalama 74 milyonluk teklif ettirdim, kaymakam beyin tutuklandığı gün bile yanına yüksek meblağlarla yatırım yapmak amacıyla kişiler gelmişti. Tahliyemi istiyorum.”

Sanık Akgül'ün savunmasının ardından söz alan eski kaymakam Kılıç, sanık Özgür Akgül'ün kendisi ile alakasının olmadığını sadece firmalarla görüşmesinde aracılık ettiğini, para alış verişlerinin olmadığını söyledi. Kılıç, “Bana yapacağımız ihalelerin iptal edileceğini söyleyen kişi dönemin Vali Yardımcısı Huriye Küpeli Kan'dır, tanık olarak dinlenilmesini talep ediyorum” dedi.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Yüreğir eski Kaymakamı Mustafa Kılıç ile Özgür Akgül'ün adli kontrol tedbiri ile beklenen faydaların sağlanamayacağı ve kaçma şüphelerinin bulunması nedeniyle tutukluluk halleri ile tutuksuz sanık Paşa Yaşar'ın adli kontrolünün devamına karar verdi. Heyet, sanığın savunmalarında ısrarla bahsettiği siyasi komplolarla ilgili olarak dönemin Vali Yardımcısı Nazilli Kaymakamı Huriye Küpeli Kan'ın tanık olarak dinlenmesi kararlaştırılarak duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için ileri bir tarihe erteledi.

Bakmadan Geçme