AGD Kayseri Şube Başkanı Kip: 'İsrail ile anlaşma yapmanın hiçbir gerekçesi bulunamaz'
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Kayseri Şube Başkanı Vacit Kip, İsrail ile yapılan anlaşmayı Türk milletinin vicdanının kabul etmediğini söyleyerek, 'İsrail ile anlaşma yapmanın hiçbir gerekçesi bulunamaz' dedi.
AGD Kayseri Şube Başkanı Vacit Kip, şube binasında basın toplantısı düzenleyerek, İsrail ile yapılan anlaşmayı değerlendirdi. Kip, 'Mübarek bir zaman dilimindeyiz. İnsanlara bir hidayet rehberi olan Kur'an-ı Kerim'in indirilmeye başlandığı Ramazan ayındayız. Dünyanın her yerinde, varlıklı ya da yoksul, mazereti olmayan tüm Müslümanların oruç tuttuğu, akşam ezanı ile birlikte iftar ettiği günlerdeyiz. Doğuda Endonezya'dan, batıda Fas'a kadar uzanan İslam coğrafyasında besmele ile oturulan iftar ve sahur sofraları kuruluyor, teravihler kılınıyor, Ramazan bereketi yaşanıyor. Diğer taraftan İslam coğrafyasının birçok bölgesinde çatışmalar, patlamalar, karmaşa ve belirsizlik son bulmuş değil. İftar ve sahurlarını sokaklarda, çadırlarda bir lokma ekmek ve bir bardak su ile yapan kardeşlerimiz var. Efendimiz, müjdecimiz, kurtarıcımız Hazreti Muhammed (SAS), 'Müslüman Müslüman'ın kardeşidir. O'na zulmetmez ve O'nu zalime teslim etmez. Kim kardeşinin yardımında bulunursa Allah da ona yardım eder. Kim bir Müslüman'ın sıkıntısını giderirse Allah da onun kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir' buyurmuştur. Biz Müslümanlar hangi renkten, ırktan ve dilden olursak olalım bir kardeşler topluluğuyuz. Bir binanın duvarlarındaki iç içe geçmiş taşlar gibi sarsılmaz bağlar oluşturmak inancımızın gereğidir. Bizim için İstanbul, Edirne, Bursa, Konya, Diyarbakır, Urfa ne ise Bağdat, Şam, Beyrut, Tahran, Kahire de odur. Bizim için Mekke ve Medine nasıl mukaddes beldelerse aynı şekilde Filistin toprakları ve Kudüs de mukaddes beldelerdir. Efendimiz, ilk kıblemiz olan ve işgal altındaki Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa için hepimize bir mükellefiyet yüklemiştir ve 'Mescid-i Aksa'ya gidin ve içinde namaz kılın. Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamaz iseniz kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin'' buyurmuşlardır' ifadelerini kullandı.
Kip, 'Bugün Kudüs ve Filistin işgal altındadır. İsrail'in işgali altındadır. Emperyalizmin hesabına çalışan tüm yayın organları ve merkezler Müslümanlardan bu işgali unutmalarını istemektedirler. Bizden Filistin ve Kudüs davamızdan vazgeçmemizi istemektedirler. Bizden Mescidi-i Aksa'ya kandillerinde yakılmak üzere zeytinyağı göndermemizden vazgeçmemizi istemektedirler. Bizden ilk kıblemize sahip çıkmaktan vazgeçmemizi istemektedirler. Bizden Batı Şeria'da ve Gazze'de İsrail namlularının ucunda yaşayan Filistinli kardeşlerimizden vazgeçmemizi istemektedirler ve bizden İsrail'in Mavi Marmara saldırısını, dokuz şehidimizi ve İsrail'in şehit ettiği on binlerce Müslüman'ı unutmamızı istemektedirler. Biz Müslüman'ız, bir kardeşler topluluğuyuz ve üzerimize düşen uyarı vazifesini yapıyoruz. Bugün Irak'ı karıştıran, Suriye'yi karıştıran, ırkçılık ve mezhepçiliği kışkırtan, İslam coğrafyasındaki kardeş kavgasını körükleyen güç Siyonizm'dir. İsrail ile anlaşma yapmanın hiçbir gerekçesi olamaz.
Ankara, bu coğrafyada barışın tesisi için elbette Şam ile Bağdat ile Tahran ile Kahire ile Beyrut ile bir masa etrafında oturup anlaşmalıdır. Ancak birbiriyle komşu her Müslüman ülkeyi birbirine düşüren İsrail ile anlaşılacak bir husus yoktur. Bu milletin ne vicdanı, ne inancı, ne de kimliği böyle bir anlaşmayı kabul edemez. Biz, huzur ve barışı getirecek adımları, İsrail ile bir ve beraber olmakta değil, İslam ülkeleri ve ezilen diğer ülkelerle birlikte olmakta görüyoruz. Allah şahittir ki şehitlerimizin kemiklerini sızlatmamak için, üzerimize düşen uyarı vazifesini yaptık' şeklinde konuştu.
Kip, 'Bugün Kudüs ve Filistin işgal altındadır. İsrail'in işgali altındadır. Emperyalizmin hesabına çalışan tüm yayın organları ve merkezler Müslümanlardan bu işgali unutmalarını istemektedirler. Bizden Filistin ve Kudüs davamızdan vazgeçmemizi istemektedirler. Bizden Mescidi-i Aksa'ya kandillerinde yakılmak üzere zeytinyağı göndermemizden vazgeçmemizi istemektedirler. Bizden ilk kıblemize sahip çıkmaktan vazgeçmemizi istemektedirler. Bizden Batı Şeria'da ve Gazze'de İsrail namlularının ucunda yaşayan Filistinli kardeşlerimizden vazgeçmemizi istemektedirler ve bizden İsrail'in Mavi Marmara saldırısını, dokuz şehidimizi ve İsrail'in şehit ettiği on binlerce Müslüman'ı unutmamızı istemektedirler. Biz Müslüman'ız, bir kardeşler topluluğuyuz ve üzerimize düşen uyarı vazifesini yapıyoruz. Bugün Irak'ı karıştıran, Suriye'yi karıştıran, ırkçılık ve mezhepçiliği kışkırtan, İslam coğrafyasındaki kardeş kavgasını körükleyen güç Siyonizm'dir. İsrail ile anlaşma yapmanın hiçbir gerekçesi olamaz.
Ankara, bu coğrafyada barışın tesisi için elbette Şam ile Bağdat ile Tahran ile Kahire ile Beyrut ile bir masa etrafında oturup anlaşmalıdır. Ancak birbiriyle komşu her Müslüman ülkeyi birbirine düşüren İsrail ile anlaşılacak bir husus yoktur. Bu milletin ne vicdanı, ne inancı, ne de kimliği böyle bir anlaşmayı kabul edemez. Biz, huzur ve barışı getirecek adımları, İsrail ile bir ve beraber olmakta değil, İslam ülkeleri ve ezilen diğer ülkelerle birlikte olmakta görüyoruz. Allah şahittir ki şehitlerimizin kemiklerini sızlatmamak için, üzerimize düşen uyarı vazifesini yaptık' şeklinde konuştu.