Anadolu Haber Mikrofon Uzattı: Kayserilinin ticaretteki başarısının sırrı ne?

Kayseri ve ticaret birbiri ile özdeşleşmiştir. Kayseri ili şelaleleri, yemekleri ve tarihiyle ön plana çıkıyor. Ayrıca, Kayserililer Türkiye genelinde ticarette en iyi şehir olarak biliniyor. Bunun sebebinin ise Kayseri insanının uyanık ve zeki olduğu söyleniyor. Biz de Anadolu'da Z Raporu olarak, vatandaşlara Kayserililerin ticarette nasıl bu kadar başarılı olduklarını sorduk.

Bir hanımefendi, Kayseri esnafının ticaretinin iyi ve olumsuz bir tarafının olmadığını ve Kayserililerin zekâsına da değinerek, ‘Kayserililerle akıl yarıştırılmıyor' dedi.

Gözü açık olarak bilinirler

Yaşlı bir amca, Kayserililerin çalışkan olduklarını, bu yüzden ticarette başarılı ve gözü açık olarak bilindiklerini söyledi.

Bir beyefendi, Kayserililerin ticarette başarılı olmasını şu sözlerle ifade etti; ‘Kafaları ticarete çalıştıkları için… Benim bildiğim aileler vardı bir zamanlar, ben Kayseri'ye geldiğimde şunu sormuştum, ‘neden çocuklarını ayrı ayrı yerlerde okutuyorsunuz'. Bana şöyle bir cevap vermişlerdi: Onların okuması önemli değil. Benim işlerim takip edilsin.'

‘Zeki ve kurnaz olduğumuz doğrudur'

Kayserililerin ticarette başarılı olmasını, küçük yaşta alınan eğitimle alakalı olduğunu vurgulayan bir vatandaş; ‘Kayserimiz ticaret bakımından zengin bir şehirdir. Birde pazarlık yapmayı seviyoruz tabii… Bir nevi zeki ve kurnaz olduğumuz doğrudur. Bunun sebebi ise çocukluktan almış olduğumuz eğitimlerle alakalı, mesela üniversitelere gidilmesi. Annelerin ve babaların zekiliği çocuklarına yansıyor. Onların da zeki olması ve eğitim şartlarının yüksek durumda olmasındandır diye düşünüyorum.' diye konuştu.

Başka bir vatandaş, ise Kayserililerin çocukluktan beri ticaretle uğraştığını belirterek şunları kaydetti; ‘Küçüklükten beri ilkokul çağlarında okuldan çıktıktan sonra babasının yanına gelip ticaretle uğraşıyorlar. Daha o yaşlardan başlıyor. Çekirdekten yetişmiş oluyor.'

Emekli öğretmen olduğunu söyleyen bir beyefendi ise Kayserililerin ticaretle özdeşleşmesini şöyle aktardı; ‘Bir taraftan okula gider, diplomasını alır. Bir de hayat tecrübesi birleşince, doğuştan gelen zekiliği de ekleyince hepsi birleşince uyanık olarak tabir ederler ama bu zekiliktir. bir de bunu çalışkanlıkla pekiştirirsen bambaşka olur.'