ASGD'den Kayserispor'a ziyaret

Ziyarette Dernek Başkanı Yavuz Navruz tarafından kulüp başkanı Erol Bedir'e ASGD rozeti takılarak fahri üye yapıldı. Başkan Bedir, buradaki açıklamasında Süper Lig kulüplerinin kurtuluş reçetesini açıklayarak; “Borç batağından kurtulmanın tek yolu Süper Lig Birliği'nin kurulması” dedi. Anadolu Spor Gazetecileri Derneği (ASGD) Kayseri Şubesi yönetim kurulu üyeleri Başkan Yavuz Navruz nezaretinde Kayserispor'u ziyaret ederek Başkan Erol Bedir ile görüştü. Mehmet Fatih Kaymaz, Celal Kösedağ, Hüseyin Göktaş, Ramazan Karakuş'un da hazır bulunduğu ziyarette Türk sporunun gelişimi aşamasında neler yapılabileceği konusunda fikir alış verişinde bulunuldu. “Amacımız Türk sporuna hizmet etmek” Kayserispor Başkanı Erol Bedir, dernek yönetimini makamında ağırlarken, ASGD Kayseri Şube Başkanı Yavuz Navruz, ziyarette yaptığı konuşmasında dernek faaliyetlerinden bahsetti. Amaçlarının birileriyle rekabet etmek olmadığını, spor ve sporcuya destek olma konusunda çözüm üretici faaliyetlerde bulunmak olduğunu belirten Başkan Navruz; “Maçlarda giriş çıkışlarda gazeteci arkadaşlarımızın daha refah bir ortamda görevlerini yapmalarına ortam hazırlamaya çalışıyoruz. Kulüpler arasındaki diyaloğu sağlayabilmeye yardımcı olma konusunda elimizi taşın altına koymaya gayret ediyoruz. . Bunun yanı sıra Türk sporuna hizmet edenlerle işbirliği içerisinde olarak spor ve sporcunun gelişmesine katkı sağlamak için uğraş veriyoruz” şeklinde konuştu. “Tek kurtuluşumuz ‘Süper Lig Birliği'nin kurulması” Kayserispor'daki Kulüp Başkanlığı görevinin yanı sıra Kulüpler Birliği Vakfı'nda da Başkan Vekili olan Erol Bedir, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bu tür derneklerin olması gerektiğine vurgu yaptı. Başkan Erol Bedir, Türk futbol kulüplerinin yıllardır borç batağında olduğuna dikkat çektiği konuşmasında kurtuluşun reçetesini açıkladı. Futbol kulüplerinin ileriye daha umutla bakabilmesi adına mutlak suretle ‘Süper Lig Birliği'nin kurulması gerektiğini belirten Başkan Bedir; “Şu anda yapılması gereken tek şey Süper Lig A.Ş.'nin kurulması. Finansal Fair-Play ve diğer kuralların UEFA stantlarına getirilmesi şart. UEFA bizi neden almıyor zaman zaman organizasyonlara? ‘Sen yalan söylüyorsun. Benin Federasyonu'na da güvenmiyorum. Ben inceledim olmuyor' diyor. Biz kendi kendimizi denetleyememişiz. Hep geçiştirilmişiz. Bütün bunların bir çatı altında toplanacağı Süper Lig Birliği acilen kurulmalı. Bu birliğin yasa tasarısını hazırladık ve Bakanımıza sunduk. Bunun yanı sıra Sporda şiddet ve medya ilişkileri, Süper Lig Birliği kurulması, kurulduktan sonra da talimatnamesinin kabulü. Hem finansla hem de normal Fair Play kurallarının mümkün olduğu kadar uygulamaya konması gibi tasarıları da sunduk. Üzerinde bakanlık ta bizde çalışıyoruz. Süper Lig Birliği'nin sadece kurulması değil, yetkilendirilmesi, inisiyatif verilmesi ve acı reçetenin herkes tarafından kabul edilmesi gerekiyor. Acı reçete nedir? UEFA'nın koymuş olduğu kuralları alıp getireceğiz. Süper Lig Birliği'nin tepesine koyacağız. Başka çare yok. Şu anda Süper Lig takımlarının hepsi batakta. Eğer istediğimiz yasalar çıkarsa Süper Lig takımları birbirine kefil olacak. Naklen yayın gelirlerimizin 5 yıllığını, uygun bir yerlerden fon bulup kredilendireceğiz. Herkes belli bir oranda buradan para alacak. Borçlarımızı sıfırlayacağız. Ondan sonra da ayağımızı yorganımıza göre uzatarak işimize bakacağız. Bizim Kayserispor olarak şu anda 150 milyon civarında borcumuz var. Ortalama gelirimiz ise yıllık 85 milyon civarında. Bizim hesabımıza göre borçlu kulübün biraz üzerindeyiz. Bu bizim için kanser değil. Tabi bahsettiğimiz sistem kurulursa. Sistem kurulmazsa hiçbir şekilde kurtuluşumuz olmaz. Bütün kulüpler için bu durum maalesef böyle.” şeklinde konuştu. “Ödenen ücret başarı ile orantılı olmalıdır ” A milli futbol takımında teknik direktöre ödenen ücretin fazlalığından dem vuran Başkan Bedir, şunları söyledi: “Ödenen ücret başarı ile orantılı olmalıdır. Dünyada bütün ülkelerde her konuda olduğu gibi futbolda da problem var. Her ülkenin problemi kendine ait. UEFA sıralamasında şuanda Türk milli takımı 38. sırada. Kulüplerimize geldiğimiz de saman alevi gibi dönemsel başarıların dışında önemi bir şey yok. Buna rağmen futbol ekonomimiz, futbolda harcadığımız para zannediyorum ülkeler bazında ilk 10'un içerisinde. Türkiye'nin bir ekonomik durumu var. Türk futbolu 38. sırada olmasına rağmen milli takım teknik direktörüne yılık 4-5 milyon Euro civarında para ödüyoruz. Eğer biz 38. sıradaysak ona göre para ödememiz lazım. Orada görev yapan hoca 5 milyonluk olabilir, saygı duyarız. Ama bu kadar çok para alan birisi 38. sıradaki takımın başında olmamalıdır. Milli takım teknik direktörünün maaşı gelir dengemize ve başarımıza göre yıllık bazda maksimum 500 bin Euro olmazı lazım. Bunun üzerindeki para fazladır. Bunun üzerinde fazla para eden hocalar da bize lükstür. Olaya böyle bakmamız lazım. Takımlara gelecek olursak, Kayserispor'a, Beşiktaş'a, Fenerbahçe'ye veya başka takımlara bakın. Bizde oynayan oyuncaların tamamına Katar ve Çin'den sonra en fazla parayı veriyoruz. Bizden ayrıldıkları zaman Avrupa'ya giden oyuncular 5'te 1'i eline geçen oyuncular büyük oyuncular. Hollanda veya Almanya'da bir Türk oyuncusu 200 bin Euroya oynuyor. Yüzde 54 vergi var. Dolayısıyla bunu çıkınca 10 bin Euroya falan oynuyor. Biz ‘Gel buraya bizde oyna' dedik, ‘650 bin Euro isterim vergiler size' dedi. Burayı köprüden sonraki son çıkış olarak görüyorlar. Para kazanmak istiyorsan ya Çin ya Katar, Ya da Türkiye. 35 yaşındaki oyuncalara 5 milyon Euro imza parası, 5 milyon Euro maaş veren kulüpler var. Sonuçta futbol öyle bir yere geliyor ki futbol olmaktan çıkıyor. 80 milyona hitap eden bir spor dalı olmaktan çıkıyor bir takım ekonomik oyunlar, ekonomik kazançlar, gelinin gidenin burayı kar pazarı olarak gördüğü bir ortama dönüşüyor. Buna kim müsaade ediyor? Şu anki sistem tabi ki. Şuan Süper Lig kulüplerimizin borcu 2 buçuk milyar dolar. Bu borçların yüzde 84.5'i şampiyonluk yaşamış Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Medipol Başakşehir, Bursaspor kulüplerine ait. Bunların suçu ne? Şampiyonluk yaşamak mı? Halbuki borcun şampiyon olamayan kulüplerde olması lazım. Ama böylesine ilginç bir durum söz konusu. En ucuz kadro Kayserispor'da kuruldu. 13 milyon Euro'ya kurulan bir takım. Ligin 6.sıyız. Bu takım Almanya'da bir takım olsun ödenecek tutar 4 milyon Euro'dur. Peki biz çok mu zengin bir ülkeyiz, değiliz. Ama artık deniz bitti ve kral çıplak. Birilerini artık bunu dillendirmesi gerekiyor. “ Ziyaretin sonunda dernek yönetimi tarafından Başkan Bedir'e Kayserispor logosunun yer aldığı tablo ve derneğin flaması hediye edildi. Antrenmanı izlediler Başkan Bedir ve dernek yönetimi takımın Gençlerbirliği ile yapacağı maç öncesindeki antrenmanını izleyerek teknik heyet ve futbolculara başarı temennisinde bulundu. HABER-FOTO: İHA