Başkan Gülsoy: 'Rusya - Ukrayna gerginliği Türkiye'yi de turizm açısından olumsuz etkileyebilir'

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Şubat Ayı Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmasında, 'Rusya-Ukrayna gerginliği Türkiye'yi de turizm açısından olumsuz etkileyebilir' dedi.

KTO Konferans Salonunda düzenlenen meclis toplantısına KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Yunus İmamoğlu ve üyeler katıldı. Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliğin tüm dünya ile birlikte Türkiye'de de turizm sıkıntısına yol açacağını söyleyen Başkan Gülsoy, “Küresel ekonomide en büyük temel risk hala Covid-19 kaynaklı riskler devam ediyor. Birtakım kısıtlamaların kalkmasıyla dünya ticaretinin ivme kazanacağına inanıyorum. Şuanda dünyada enerji fiyatları artmaya devam ediyor. Arzda kesintiler ve kısıtlamalar gündemde. Son günlerde Rusya - Ukrayna gerginliğine bağlı inanılmaz bir süreç yaşanıyor. Bu kontrolsüz süreç, küresel ekonomi için büyük bir sorun. Dün gece Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ayrılıkçı Luhansk ve Donetsk bölgelerinin bağımsızlığını tanıması Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün bozulmasına yol açıyor. Geceden bu saate kadar çeşitli açıklamalar geliyor. Yaptırımlar konuşuluyor. Dilerim bu gerginlik biran önce son bulur. Bizler de Ukrayna ile Rusya gerginliğini yakından takip ediyoruz. Bu hem dünya hem de Türkiye için önemli bir problem. Küresel bir riske dönüşmeden çözülür diye ümit ediyoruz. Türk turizmi açısından da çok önemli. Dünya ekonomisinde birtakım aksaklıklar oluşacak gibi gözüküyor. Biran önce bu krizin çözülmesini umut ediyorum. Savaş iyi bir şey değildir. Biz her zaman barıştan yanayız. Sayın Cumhurbaşkanımız da bu süreçte müthiş bir gayret gösteriyor. Diploması ve diyalogla çözülmeli. Ukrayna'nın toprak bütünlüğü korunmalıdır” dedi.

“Yenilenebilir enerji potansiyeli devreye alınmalı”
Başkan Gülsoy, tedarikte enerji sıkıntısının yaşanmaması için yenilenebilir enerji potansiyelinin devreye girmesi gerektiğini söyleyerek, “Dünya bir değişimin ve dönüşümün eşiğinde. Bu değişim ve dönüşümün de bir maliyeti var. Ekonomik programlar değişebiliyor. Tüm dünyanın sorunu olan enflasyonla mücadele kapsamında devletler ve merkez bankaları çeşitli politikalar üretiyorlar. Bugün için merkez bankalarının ABD'nin, AB'nin enflasyonla mücadelede faiz artırımını düşünürken bir savaşın gözükmesiyle bir takım tedbirlerin alınması ve faiz artırımlarının ertelenmesi gibi birtakım önceden kurgulanan ekonomik programları değiştirebiliyor. Bu değişiminde maliyeti yüksek olacaktır. Tedarikte yaşanan sıkıntıları önümüzdeki günlerde daha net göreceğiz. Bizimde en önemli konumuz olan sanayide, üretimde, yaşamda ihtiyacımız olan enerji üzerine yoğunlaşmamız gerekir. Bu yüzden yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmemiz şart. Yenilenebilir enerji potansiyelimizi azami şekilde devreye almalıyız. Bu konuda desteklerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Enerji tüketim verimliliğini teşvik etmeli, arz güvenliğine ve alt yapısını güçlendirmeliyiz. Enerjiye kesintisiz erişimin ekonomimiz üzerindeki etkisini geçen haftalarda tecrübe ettik. Enerji tüketiminde faturalar üzerinde kademeli tarifeye geçilmesi önemli. Bu tüm sektörlere uygulanmalı. Sayın Cumhurbaşkanımız, yüksek tarife rakamlarının vatandaşların lehine yeniden değerlendirileceğini, küçük esnaf ve sanatkarı koruyacak şekilde benzer kademelerin yapılacağını, STK'larda, derneklerde ve vakıflarda kullanılan elektriğin konut statüsüne çevrileceğini söyledi. Elektrikte işletmelerde eşit koşullar sağlanmalı. Esnaf, tacir ayırmaksızın tüm işletmeleri kapsayacak şekilde uygulanmalı. Bir KGF paketi açıklandı biliyorsunuz. 60 milyar liralık. Bu açıklanan çokta piyasanın beklentilerini karşılamasa da önemli bir rakam. Piyasaya dikkatli verilmesi halinde bunun dalga dalga 2-3 bu para defa el değiştirdiği zaman, ciddi bir destek vereceğini öngörüyoruz ama buna rağmen bu dönemde finansmana erişimi her girişimci ve her sanayici için artıracak ülke ekonomisinde üretim, yatırım, istihdam ve ihracatı teşvik edecek bir finans paketinin daha etkin bir şekilde hayata geçirilmesi konusunda beklentilerimizi de ifade etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

“KDV indirimi ekonomik çarkı döndürdü”
Gıda ürünlerinde KDV oranının düşürülmesinin ekonomik çarkların daha hızlı dönmesini sağladığını söyleyen Gülsoy, sözlerine şu şekilde devam etti;
“Hepinizin bildiği gibi Enflasyonla mücadele kapsamında Cumhurbaşkanımız tarafından gıda ürünlerinde KDV oranı yüzde 8'den yüzde 1'e indirildi. Buradan Cumhurbaşkanımıza da şükranlarımızı iletiyoruz. Gıda başta olmak üzere türevleriyle birçok işletmeye olumlu yansımaları olan yüzde 1 KDV kararının çok yerinde ve doğru bir karar olduğunu belirtmek isterim. Ekonomik çarkların daha hızlı dönmesine vesile olmuştur. Vatandaşlarımızın alım gücünü de artıracağı için kısa vadede enflasyonunu da stabil hale getireceğine inanıyorum. Buradan birde esnaf ve iş insanlarına çağrıda bulunmak istiyorum. Enflasyon ile mücadele kapsamında yüzde 7 devlet indirdi, yüzde 7'de bizim arkadaşlarımız indirirse yüzde 14 oranında bir indirime kavuşuruz. Bizim insanımız, Kayserili iş insanlarımız devletinin yanında olmak adına bu tür desteklere yatkındır. Böylelikle hem devlete, hem insanlarımıza hem de alınan kararların yürütülebilmesi için her türlü desteği veririler. Yansımaları da ekonomiye olumlu olarak döner diye düşünüyorum.”

İHA

Bakmadan Geçme