'BEN DEĞİL, BİZ ADAYIZ'

10-11 Ekim ayında yapılacak olan Kayseri Barosu seçimleri için aday olan Avukat Ali Köse, “Çok fazla ben kelimesini kullanan bir anlayışla karşı karşıyayız. O nedenle ben aday değilim, bir büyük bize adayız” dedi.

Kayseri Life TV'de katıldığı Bağzı Konular programında Selma Kara'nın konuğu olan Avukat Ali Köse, mevcut baro yönetiminde ‘ben' anlayışının hakim olduğunu öne sürerek, “Sadece bir kişinin iradesiyle şekillenen bir baronun veya o kişinin gayretleriyle yapılabilecek hizmetlerin sınırlı olduğunu görüyoruz. O nedenle biz diyoruz ve ekip olarak ortak aklı hakim kılmak amacıyla aday olduk” diye konuştu. Üçüncü kez Kayseri baro başkanlığı için aday olduğunu hatırlatan Köse, söz konusu anlayıştan dolayı Baro'da komisyonların beklenen ölçüde verimli çalışmadığını ifade etti.

“KOMİSYONLAR VERİMLİ ÇALIŞMIYOR”

Köse, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz büyük bir baroyuz artık. Hukuk sorunları çok fazla ve bunları tek bir kişinin çözme imkanı olmadığını görüyoruz. Sadece bir kişinin iradesiyle şekillenen bir baronun veya o kişinin gayretleriyle yapılabilecek hizmetlerin sınırlı olduğunu görüyoruz. O nedenle biz diyoruz ve ekip olarak ortak aklı hakim kılmak amacıyla aday olduk. O nedenle ben aday değilim, bir büyük bize adayız. Çok fazla ben kelimesini kullanan bir anlayışla karşı karşıyayız. Baromuzun kurulları olduğu gibi çeşitli konularla ilgili; kadın hakları, avukat hakları, çocuk hakları komisyonları gibi komisyonları var. Komisyonlarımızın çalışmadığını, bir şey üretmediğini veya çok zor çalıştıklarını gördük. Kurullarda da bir kişinin çok fazla ön planda olduğunu ve baro dediğimizde sadece bir kişinin anıldığını gördük. Biz hukukçu, avukat kimliğimizle bunun doğru olmadığını düşünüyoruz. Bu süreçte benim aday olmamı isteyen çok sayıda meslektaşım oldu. Biz hareketinin, yeni bir anlayışın Baro'da egemen olması için, aday olmamız gerektiğini söylediler. Biz de hep beraber bu anlayış temelinde adaylığımızı koyduk” diye konuştu.

“ANKARA'YA TEK BİR KİŞİ DEĞİL 2 BİN AVUKATLA YÜRÜYEBİLSEYDİK”

Çoklu Baro tartışmaları sürecinde, mevcut başkan aday Cavit Dursun'un tek başına Ankara'ya yürümesini de eleştiren Köse, “Çoklu Baro'ya biz de karşıyız. Keşke Ankara'ya tek bir kişi değil de, 2 bin avukat birlikte yürüyebilseydik. Birçok baronun uygulaması çok farklı oldu. Yönetim kuruluyla birlikte Ankara'ya giden oldu, toplu bir açıklama yapıldıktan sonra yürüyüşe başlayan oldu, meslektaşlarımızdan gidenler oldu. Her baronun değişik uygulamaları oldu. Ama burada tek bir kişinin yürümesi gibi bir olay oldu. Türkiye'deki meslektaşlarımızın büyük çoğunluğunun bu kavrama karşı olduğunu biliyorum. Mevcutta zaten çok zor kuruluyor bu barolar; 50 bin üyeye sahip İstanbul Baro'sunda bile 2 bin kişiyi bulamıyorlar. Bu, meslektaşlarımızın bu konudaki duyarlılığını gösteriyor. Elbette taraftar olanlar olabilir ama meslektaşlarımızın büyük çoğunluğu bu kanuna tamamen karşı durmuşlardır. Çoklu Baro'ya şahsım olarak ben, ekibim olarak biz karşıyız. Bundan sonra da bu mücadelenin devam etmesi gerektiği inancındayız. Yasama organından bu kanunun derhal değiştirilmesi için taleplerimizi bıkmadan, usanmadan iletmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“PANDEMİ SÜRECİNDE YARDIM KAMPANYASI DÜZENLENEMEZ MİYDİ”

Mevcut yönetimin pandemi sürecinde gerekli hassasiyeti göstermediğini savunan Köse, “Pandemi Ocak ayında dünya gündemine düştü. 5 Nisan Avukatlar Günü'nde Kayseri Baro'muzun çekmiş olduğu bir video var. O videoda iki cümle pandemi ile ilgili meslektaşlarımızın yaşadığı sorunlarla ilgili cümle bekledik. Pandemi sürecinde bir meslektaşımızı ekonomik problemleri nedeniyle kaybettik. Pandemi sürecinde çok sayıda meslektaşımız iş alamadı ama büro giderleri devam etti. En azından bir yardım kampanyası düzenlenemez miydi Burada ben eksiklik görüyorum” dedi.

Köse, son olarak, kendi yönetimlerinde yapılacak olan çalışmaları şu şekilde sıraladı Meslek içi eğitimler, kesintisiz atölye çalışmaları, oy kullanma hakkı olmayan avukatlar için danışma kurulu komisyonu, sosyal tesis, genç avukatlar komisyonu, e-kitap, e yayın, haksız rekabet, iş takipçileri, arzuhalciler, hasar şirketlerine yönelik mücadele.