Canikli: Hem müttefiklik hem teröre destek bir arada olamaz
HAVA Kuvvetleri Komutanlığı envanterine yakın zamanda giren yeni nesil ulaştırma uçağı A 400M uçaklarının bakımı, ilk kez Kayseri 2'nci Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü'nde Airbus Türkiye'nin desteği ile yapıldı.
Bakımların Türkiye'de yapılmasıyla daha önce yurt dışına ödenen uçak başına ortalama 900 bin euronun milli bütçede kalmasının sağlandığı belirtildi. Kayseri 2'nci Hava İkmal Bakım Merkezi Fasbat tesislerindeki törene Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de katıldı. Törende, terör örgütlerine destek olan ülkeleri eleştiren Bakan Canikli, "Hem müttefiklik hem de teröre destek vermek bir arada olamaz. Kim gelirse gelsin bu tehlike bertaraf edilecektir. Doğrudan veya dolaylı olarak hiçbir ülkenin terör örgütüne destek vermemesi lazım. Destek verse bile hiçbir şey değişmeyecektir" dedi.
Türkiye'nin ilk stratejik amaçlı A400M Atlas Stratejik Ulaştırma uçağının bakımı Kayseri'de yapılarak milli ekonomiye katkı sağlandı. Ulaştırma, eğitim ve destek uçaklarının fabrika seviyesi bakım, onarım, modifikasyon ve modernizasyon faaliyetlerini yapan Kayseri 2'nci Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü bir ilke ev sahipliği yaptı. 1926 yılından bugüne faaliyetlerini sürdüren müdürlük, Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterine yakın zamanda giren yeni nesil ulaştırma uçağı A 400M uçaklarının bakımını ilk kez 2'nci Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü'nün imkânlarının yanı sıra Airbus Türkiye'nin destekleri ile gerçekleştirdi.
UÇAK BAŞI 900 BİN EURO BÜTÇEDE KALACAK
Buna göre, daha önce yurt dışında yapılan uçakların bakımı Türkiye'de de yapılabilecek ve aynı zamanda yurt dışına ödenen uçak başına ortalama 900 bin euro da milli bütçede kalacak. Bu çalışma ile yurt dışında ortalama 6 ay süren bakımın 2 aydan daha kısa sürede tamamlanarak uçakların harekât etkinliğine katkı sağlandığı ifade edildi. 2'nci Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü'nün bu başarısı ile bundan sonraki süreçte üretimi tamamlanmış uçakların konfigürasyonunun güncellenmesi kabiliyetinin de kazanılabileceği ve bu konuda Airbus firması ile ortak çalışma yapılması konusunda da görüş alışverişinde bulunulup, bazı incelemelerin de yapıldığı kaydedildi.
Bu kapsamda, 2'inci Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü'nün 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı Fasbat tesislerinde 'A 400M C-L Seviyesi Bakım Tamamlanma Töreni' yapıldı. Törene Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Vali Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, Kayseri Garnizon ve 2'nci Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanı Hava Tuğgeneral Hv. Plt. Ercan Teke, yüksek rütbeli subaylar, Milli Savunma Bakanlığı'nın üst düzey yöneticileri ve Airbus firması yöneticileri ile Kayseri protokolü katıldı.
'BU COĞRAFYA ZAYIF DEVLET KALDIRMIYOR'
Törende konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Bugün yine Hava Kuvvetlerimizin gücüne güç katıldı. Her gün yeni bir başarıya şahit oluyoruz. A400M uçağının bakımlarını yaparak bu hale getiren yetkililere teşekkür ediyorum. Üzerinde yaşadığımız bu Anadolu coğrafyası en eski yerleşim yerlerinden birisidir. Bu coğrafya son dönemde mazlumların sığınma bölgesi olmuştur. Ne kadar mazlum insan varsa bu coğrafyaya gelmiş, burada birlikte güçlü olmuşuz. Hayatımızı devam ettiriyoruz. Bu coğrafya zayıf devlet kaldırmıyor. Gençliğimizde okuduğumuz kitaplarda ağabeylerimiz bize, 3 tarafımız denizlerle 4 tarafımız da düşmanlarla çevrilidir. Görüyoruz ki 4 tarafı çevrili düşmanlar bile az geliyor. Çok uzak coğrafyalardan bile geliyorlar. Şimdi ülkemizin güneyinde kilometrelerce öteden gelen ülkeler var. Niye buradasınız? Sanki orada aklımızla alay eder gibi birtakım cevaplar veriliyor. İşte orada IŞİD vardı onun için geldik diyorlar, sanki biz de inandık. Bunlar gittikleri hiçbir yere huzur getirmediler. Kan, gözyaşı ve ayırımcılık getirdiler" diye konuştu. Bakan Özhaseki konuşmasının devamında şöyle dedi:
"Bize kendi yandaşlarıyla birlikte 'Siz karışmayın, içinize dönün' diyorlar. Bırakın ülkeleri şehirleri, mahalleleri bölmek istiyorlar. Son 3 yıl içinde PKK belası 40 yıldır vardı. IŞİD diye bir bela da vardı. Ona karşı da en büyük mücadeleyi Türk Silahlı Kuvvetleri vermiştir. Bilmiyorum ki dünyada bizim gibi bu belalarla uğraşan başka bir ülke var mı? Hiçbir Batı ülkesi bu belaya dayanamazdı. Çok şükür bu belaların üstesinden geliyoruz. Afrin'de dünyaya hayretler verecek şekilde harekâtımız devam ediyor. Oradaki kardeşlerimize Allah yardımcı olsun. Allah bize şehit haberi aldırmasın. Orada dostlarımıza güven, düşmanımıza korku veriyoruz."
'SAVUNMA İÇİN ALTYAPIYA SAHİP OLMAMIZ ÖNEMLİ'
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ise törende yaptığı konuşmada projede emeği geçenlere teşekkür etti. Bakan Canikli, şunları kaydetti:
"Bu uçağın kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Gerçekten çok önemli bir kazanım. Askeri fabrikalarımıza başka tasarımların yapılmasının önünü açacaktır. Bir ülkeye helikopter simülatör açılışı için ziyaretimizde, kullanıcılar, bu helikopter Türkiye üretimi değil ama bu simülatör Türkiye'nin üretimi. Biz bu simülatörü kullanmadan önce helikopterin yüzde 50 özelliklerini kullandığımızı öğrendik. Bu bize aktarıldığında gurur duyduk. Özellikle vatan topraklarının savunulması için en azından asgari seviyede ihtiyaç duyulan silah sistemlerinin yerli ve milli imkânlarla üretilebiliyor olması gerekiyor. Böyle bir imkân yoksa ülkenin egemenliğinin korunması kolay değildir. Çünkü Türkiye bunu sayısız kereler yaşadı ve karşı karşıya kaldı. İhtiyacımız olduğu zaman bile dost olduğumuzu ülkeler bile peşin parayla bile bunu sağlamaya tereddüt edebiliyorlar. Resmi olarak değil ama hayati önem taşıyan yedek parçaları kolaylıkla sağladığımız dönemler vardı ama şimdi bunu almakta güçlük çekiyor. Eğer bu operasyonda kullandığımız mühimmatları yerli olarak kullanmamış olsaydık yedek parça temininde güçlük yaşayacaktık. O nedenle bu toprakların savunulabilmesi için altyapıya sahip olmamız çok önemli. Son 15 yılda ülkemiz çok önemli adımlar attı."
'ZEYTİN DALI'NIN AMACI, AHLAKSIZ OPERASYONU ENGELLEMEK'
Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın yeniden şekillendirilmeye çalışıldığını belirten Canikli, şunları söyledi:
"Şu anda içinde bulunduğumuz dönem çok kritik bir dönem. Nedeni ne olursa olsun bu coğrafya yeniden şekillendirilmeye çalışılıyor. Bu şekillendirmeden Türkiye'den başka bir organizasyona aktarılması isteniyor. Ahlaksızca Türkiye'nin toprakları başka bir yapıya aktarılmaya çalışılıyor. Bugün Zeytin Dalı operasyonun amacı aslında bu ahlaksız operasyonu engellemek. Çok önemli aşamadayız. Türkiye üzere planladıkları operasyonu yapamayacaklar. El Bab operasyonu Türkiye'ye yönelik operasyonda başarılı olamayacaklarının en önemli örneğidir. Zeytin Dalı operasyonu da onun takibi anlamına geliyor. Bu terör örgütlerinin Türkiye için oluşturduğu tehlikenin bertaraf edilmesidir. O nedenle bugün Afrin'de YPG-PYD'den ibaret olan bir terör örgütünün bertaraf edilmesidir. Herkesin olayı bu şekilde değerlendirmesi gerekir. Bu Amerika Birleşik Devleri için de geçerlidir. YPG-PYD bir terör örgütüdür. YPG ya da PYD'nin bir şekilde meşrulaştırmaya çalışması beyhude bir çalışmadır. Akıl ve mantıkla bağdaştırılması mümkün olmayan bir çabadır. Dolaysıyla müttefiklerimizin terör örgütleri ile o fotoğrafların ortadan kaldırılması karşısında başka bir seçenek yoktur."
'HEM MÜTTEFİKLİK HEM TERÖRE DESTEK OLAMAZ'
Canikli, sorunun Türkiye'nin dostlarının terör örgütleri ile görüntü vermesi olduğunu ifade edip, şöyle konuştu:
"Buradaki sorun dostlarımızın terör örgütleri ile görüntü vermesidir. Bunun sürdürülebilir olmadığını ifade etmek istiyorum. Terör örgütü olan bir yapıyla ne amaçla olursa olsun ittifak edemezsiniz. En temel insan haklarını, değerlerini bu yola ihlal ediyorsunuz. Beklentimiz bütün dünyadan ve müttefiklerimizin bugüne kadar terör örgütlerine verdikleri desteği sonlandırmaları, ortaklığı bitirmeleri, silah ve mühimmatları da toplamalarıdır. Onun dışında bir çözüm mümkün değildir. Türkiye toprak bütünlüğü için bedeli ne olura olsun güvenliği tehlikeye düşüren yapıları bertaraf etmek için mücadele edecektir. O terörist yapıları ortadan kaldırmak zorundayız. Terör örgütleri ile iş tutanlar da mazlum milletleri karşısına almış olur. Artık müttefiklerimizin bu terör örgütlerinden kurtulma durumuna gelmesi gerekir. Bu konuda Türkiye elinden ne geliyorsa yapacaktır. Bu konuda hamle yapmada güçlük çekiliyorsa bu konuda o adımları biz atmada yardımcı oluruz. Hem müttefiklik hem de teröre destek vermek bir arada olamaz. Kim gelirse gelsin bu tehlike bertaraf edilecektir. Doğrudan veya dolaylı olarak hiçbir ülkenin terör örgütüne destek vermemesi lazım. Destek verse bile hiçbir şey değişmeyecektir. Suriye rejiminin Afrin'e girdiği ile ilgili iddialar var. Suriye rejiminin sonucu değiştirme kapasitesi yoktur. Terörün yanında kim olursa o da bizim hedefimiz olacaktır. Sorumlu aranacaksa senin teröristin yanında ne işi vardı dememiz gerekir. Teröre destek veren gruplar bizim hedefimiz haline gelecektir." HABER-FOTO: DHA