Cumhuriyet Meydanı'nda Sesler Yükseldi!
Özel bir lisenin okul müdürü İbrahim Oktugan'ın, okuldan atılan yabancı uyruklu bir öğrenci tarafından öldürülmesi sonrası Türk Eğitim-Sen Kayseri Şube başkanı ve sendika temsilcileri, Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklaması yaparak sert eleştirilerde bulundu. Detaylar haberimizde…
İstanbul'da bulunan bir özel lisenin okul müdürü İbrahim Oktugan'ın, okuldan atılan yabancı uyruklu bir öğrenci tarafından öldürülmesi, eğitim camiasını derinden sarsarken, Türk Eğitim-Sen Kayseri Şube Başkanı Sedat Ünsal ve sendika temsilcileri, Cumhuriyet Meydanı'nda hükümete karşı sert eleştirilerde bulundu.
Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen basın açıklamasında, Türk Eğitim-Sen temsilcileri, eğitim çalışanlarının güvenliğini sağlamak adına hükümetin daha etkili önlemler alması gerektiğini vurguladılar. Basın açıklamasının ardından okullarda bir günlüğüne iş bırakan öğretmenler oturma eylemi gerçekleştirdi.
‘Eğitim emekçileri itibarsızlaştırıldı'
Sedat Ünsal, Milli Eğitim Bakanlığı ve siyasi iktidarın eğitim emekçilerine yönelik söylem ve yaklaşımlarıyla, öğretmenlik meslek kanunu üzerinden eğitim emekçilerinin değersizleştirilip itibarsızlaştırıldığını belirtti.
Ünsal, şiddetin, cinayetin tek bir faili olmadığını ifade ederek, eğitimde yaşanan olumsuzlukların sorumlusunun öğretmenlerin değil, eğitim sistemini yönetenlerin tutumları olduğunu vurguladı. Öğretmenlere yapılan her türlü saldırının, tüm toplum ve ülkenin geleceğine yapılmış bir saldırı olduğunu dile getiren Ünsal, ‘Bir toplumun uygarlık düzeyi, öğretmene verdiği değerle ölçülür' ifadelerini kullandı.
‘Eğitim emekçisinin can vermesi mi gerekiyor?'
Öğretmenlerin toplumun temel taşlarını döşeyen, gelecek nesilleri yetiştiren ve aydınlık bir geleceğe rehberlik eden mimarlar olduğunu belirten Ünsal, eğitimsiz bir toplumun karanlığa mahkum olduğunu hatırlattı. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması ve eğitim emekçilerinin güvenliğinin sağlanması için yetkililerin daha etkili önlemler alması gerektiğini vurgulayarak, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e şu sözlerle çağrıda bulundu; ‘Okulda şiddeti önlemek için daha kaç eğitim emekçisinin can vermesi gerekiyor? İktidarın ve MEB'in plansızlığı nedeniyle okullarımız güvenlik açısından ciddi risk altındadır. Okullarımızdaki güvenlik açığının faturasını canımızla mı ödeyeceğiz?' dedi.
Ünsal, eğitim emekçilerinin güvenliğinin sağlanmadığını ve yaşanan şiddet olaylarının kökenlerinin araştırılması gerektiğini söyledi. Ayrıca, eğitimde şiddetin önlenmesi için acil eylem planları hazırlanması ve cezalandırma politikalarının güçlendirilmesi gerektiğini savundu. Eğitim kurumlarının güvenliğinin sağlanmasının önemine vurgu yapan Ünsal, RTÜK'ün medyadaki şiddet içeren içerikleri denetlemesi gerektiğini ve müfredatın şiddetin yanlışlığını öğreten derslerle zenginleştirilmesi gerektiğini dile getirdi.