DEAŞ sanığı: Ben değil, diğer kardeşim öldürdü

Kayseri Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekipleri, 8 Kasım'da DEAŞ terör örgütü üyelerine yönelik yaptığı operasyonda, Abdulkhaleq Abdulqader Ali, Yusuf Mustafa, Şehab el Bekir, Raad Elbekir, Mohanad İbrahim Yaseen Albake, Mahmud Şiholiyye, Abdulrahman Yakup, Mohammed İbrahim Yaseen Y, Mohammed K. ve Sabir K'yi gözaltına aldı. Gözaltına alınan zanlılardan Abdulkhaleq Abdulqader Ali'nin, 2016 yılında, DEAŞ terör örgütünün emirlerinden aldığı talimatla, örgüte muhalif olan öz kardeşi Abdulkadir Abdurrahman'ı kafasına silahla ateş ederek öldürdüğü ve bu infaz görüntüleri örgütün propagandası amacıyla sosyal medyadan yaydığını belirledi. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye gönderilen zanlılardan Abdulkhaleq Abdulqader Ali ile birlikte Yusuf Mustafa, Şehab el Bekir, Raad Elbekir, Mohanad İbrahim Yaseen Albake, Mahmud Şiholiyye ve Abdulrahman Yakup tutuklanarak cezaevine gönderilirken, şüpheliler Mohammed İbrahim Yaseen Y., Mohammed K. ve Sabir K. ise tutuksuz yargılanmak üzere salıverildi. 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuklu sanıklar Abdulkhaleq Abdulqader Ali, Yusuf Mustafa, Şehab el Bekir, Raad Elbekir, Mohanad İbrahim Yaseen Albake, örgütte polis olarak görev yaptığı iddia edilen Mahmud Şiholiyye ve örgütün aşçısı olduğu iddia edilen Abdulrahman Yakup ile tutuksuz sanıklar Mohammed İbrahim Yaseen Y, Mohammed K ve Sabir K. hazır bulundu. Haklarında yapılan suçlamaları kabul etmeyen sanıklar beraatlarini istedi. 'KARDEŞİMİ BEN ÖLDÜRMEDİM' Tercüman eşliğinde ifadesi Arapça alınan ve Irak'ta öğretmenlik yaptığını ifade eden Abdulkhaleq Abdulqader Ali, "2014 yılında ameliyat için Türkiye'ye geldim. DEAŞ ile hiçbir alakam yok. DEAŞ yüzünden, Irak'tan Suriye'ye kaçtım, örgüt üyesi nasıl olayım? 2 kardeşimi DEAŞ öldürünce memleketim olan Irak'tan ayrılmak zorunda kaldım. Kardeşimi öldürüp, sosyal medyada paylaşıp örgüt propagandası yaptığım söyleniyor. İddiaları kabul etmiyorum. Fotoğraflardaki kişi de ben değilim. Fotoğrafta gösterilen kişi, DEAŞ'lı kardeşim Abdulali, sağ taraftaki ise polis olan ve ölen kardeşim Abdurrahman'dır. Polis olan kardeşimi öldüren de kardeşim olur. O, 76 yaşında ben ise 69 yaşındayım. Ailemin yerini bildiği için, Yusuf Mustafa'nın telefon numarasını aldım ve Kırşehir'e geldim. Türkiye'ye geldikten 1 hafta sonra da Kayseri'de gözaltına alındım. Suçsuzum" diye konuştu. 'DEAŞ'TAN İLAÇ PARASI ALDIM' DEAŞ'tan aldığı paranın ilaç için olduğunu iddia eden tutuksuz sanık Mohammed İbrahim Yaseen Y. ise "Musul'da yaşıyorum. DEAŞ üyesi değilim. DEAŞ'tan sadece para aldım. O da ilaç parasıydı. Musul'daki hastanelerde ilaç kalmadığı için DEAŞ bize para verdi. O parayla da kanser ilacı aldım. Gücüm, kuvvetim yok, 2 kiloyu dahi kaldıramıyorum, örgüt saflarında nasıl savaşayım" dedi. Örgütün aşçısı olduğu iddia edilen Irak Türkmeni Abdulrahman Yakup da hakkında yapılan suçlamaları kabul etmeyerek, "2017 Haziran ayında İdlib üzerinden Türkiye'ye geldim. Aşçı olduğum söyleniyor. Güzel yemek yapmayı bir kenara bırakın, evde çay dahi yapmayı bilmiyorum" ifadelerini kullandı. Mahkeme heyeti, yaptığı yargılama sonucu tutuklu sanıklardan Şehab el Bekir, Raad Elbekir, Mohanad İbrahim Yaseen Albake, örgütte polis olarak görev yaptığı iddia edilen Mahmud Şiholiyye ve örgütün aşçısı olduğu iddia edilen Abdulrahman Yakup'u, yurt dışına çıkış yasağı şartıyla tahliye etti. Kardeşini öldürüp sosyal medyada görüntülerini paylaştığı iddia edilen DEAŞ'lı Abdulkhaleq Abdulqader Ali ve Yusuf Mustafa'nın ise tutukluluk durumlarının devamına karar verildi. Mahkeme heyeti, Abdulkhaleq Abdulqader Ali'nin kamera görüntüleri ve fotoğraflarının uzman bir ekip tarafından incelenmesi talimatı verdi, gelecek rapor doğrultusunda karar vermek üzere duruşmayı 3 Mayıs'a erteledi. HABER-FOTO: DHA