Erdoğan: '2019 Başlangıç Çizgisi Olacak'
AK Parti Yozgat İl Kongresi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, '2019 yeni dönemin başlangıç çizgisi olacaktır. AK Parti olarak, önümüzdeki seçimlere, her zamankinden daha büyük bir şevkle, daha büyük bir azimle sarılmak durumundayız. Gücümüzün kaynağı, her zamanki gibi milletimizdir' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına 16 Nisan halk oylamasında yüzde 74 oy oranı ile yeni anayasaya “evet” diyen Yozgatlılara teşekkür ederek başladı. Yozgat'ın bir şehitler diyarı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 34 yılı bulan terörle mücadele döneminde şehrin 298'i asker, 31'i polis olmak üzere tam 329 şehit verdiğini ifade etti. 15 Temmuz gecesi Yozgat'ın sokağa ilk çıkan, meydanı darbecilere bırakmayacağını ilk gösteren şehirlerin başında geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, o gece Yozgat'ta darbecilerin en küçük faaliyeti olamamasına rağmen Ankara ve İstanbul'da mücadelenin ön saflarında yer alan Yozgatlıların tam 14 şehit verdiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, cesaretleri ve kahramanlıklarıyla darbecilere bu ülkeyi ele geçirmenin, bu millete diz çöktürmenin kolay olmadığını gösteren tüm şehitlere Allah'tan rahmet temennisinde bulundu.
“YOZGAT, TARİHİ BOYUNCA ÜLKESİ VE MİLLETİ İÇİN BÜYÜK FEDAKÂRLIKLAR YAPMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yozgat'ı haritadaki yeri ve tabeladaki nüfusuyla değerlendirmenin yanıltıcı olduğunu, Avrupa'da ve Türkiye'nin muhtelif şehirlerinde en az burası kadar büyük bir Yozgat'ın olduğuna dikkat çekti. Yozgat'ın nüfusunun tabelada 421 bin gözüktüğünü fakat dışarıdaki Yozgatlılarla birlikte bu rakamın çok fazla olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yüzden Yozgat'ı bu büyüklüğüne uygun bir konumda değerlendirmek gerektiğini belirtti.
Yozgat'ın tarih boyunca ülkesi ve milleti için büyük fedakârlıklar yaptığını, ama bununla mütenasip bir hizmet alamadığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kurtuluş Savaşı yıllarındaki bazı talihsizliklerin faturası Yozgatlıya kesilmiş olacak ki, uzun süre bu şehir kamu hizmeti namına ciddi bir yatırım görmemiştir” dedi. Çanakkale'de ve Kurtuluş Savaşında verilen şehitlere bakıldığı zaman, Yozgat'ın yine ön sıralarda yer aldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yozgat üzerindeki bu karabulutu dağıtmak için 15 yıldır gece gündüz çalıştıklarını söyledi.
“YOZGAT'A YAPILACAK HAVALİMANI 2020 YILINDA HİZMETE GİRECEK”
Bugüne kadar 11 milyar liralık yatırımla daha önce kimsenin aklından dahi geçmeyen hizmetleri Yozgat'a getirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Mesela bundan 20 yıl önce Yozgat'a hızlı tren hattı gelecek dense kim inanırdı? İşte inşaatı başladı, şu anda teknik sebeplerden kaynaklanan birtakım gecikmeler olmakla birlikte eninde sonunda bu proje tamamlanacak ve hizmete girecektir. Mesela Yozgat'a havalimanı yapılacak dense kim inanındı? Havalimanımızın şu anda ihalesi yapılmak üzere. İnşaatına bu yıl başlanacak ve inşallah 2020 yılında hizmete girecek. Çekerek, Aydıncık, Alaca tarafından hem havalimanınıza, hem Yozgat'a ulaşımı kolaylaştıracak yeni bir yolun inşası için de şu anda hazırlıklar başladı. Yozgat'la birlikte çevre illere de hitap edecek bu havalimanın özellikle yurt dışındaki kardeşlerimiz için çok büyük kolaylık sağlayacağına inanıyorum.”
Konuşmasının devamında Yozgat'a yapılan eğitim yatırımlarına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversitenin Yozgat'ın hayali olduğunu ama bunun gerçekleşeceğine kimsenin inanmadığını söyledi. Doğru dürüst ilkokulu, ortaokulu, lisesi olmayan bir Yozgat'ta artık, 18 bin öğrencisi ve yetişmiş akademik personeliyle bölgesinin en iddialı üniversitesine sahip olunduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kuruluşu tamamlanan hukuk fakültesine öğrenci alınmaya başlanması ve Sorgun'da inşa edilecek veterinerlik fakültesinin de devreye girmesiyle üniversitenin çok daha güçleneceği müjdesini verdi.
Üniversitenin akademik kadrolarında görev almayı daha cazip hâle getirmek için, geliştirme ödeneği konusunda şehre yapılan adaletsizliğin giderilmesinin de bizzat takipçisi olacağını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversite yanında Adalet Eğitim Merkeziyle, Diyanet Eğitim Merkeziyle, Polis Eğitim Merkeziyle Yozgat'ın adeta bir eğitim şehri hüviyetine büründüğünü söyledi.
“KİT VE BİT'LERDE ÇALIŞANLAR İÇİN DÜZENLEME YAPILACAK”
Konuşmasında gündemdeki taşeron işçi meselesi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kamu İktisadi Teşekkülü ve Belediye İktisadi Teşebbüsleri konusunda da yanlış bilgilendirmeler olduğunu belirterek, “Biz KİT'ler'de de, BİT'lerde de şu anda çalışanların durumu neyse, taşeronda olanların durumu da aynen onların durumuna dönecektir, bunu böyle biliniz. Zira bizim buradaki operasyonumuz aradaki adeta komisyoncuyu kaldırmaktır ve bunları kaldırarak nasıl ki KİT'ler şu anda mevcut elemanlarını belli bir şekilde değerlendiriyorsa, BİT'ler nasıl değerlendiriyorsa, şimdi bu taşeronda olanlar da bu şekilde yapılacak imtihanlarla birlikte oranın elemanı olacaklardır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına Yozgat'a yapılan sağlık yatırımlarını anlatarak devam etti. Yozgat'ı Türkiye standartlarının üzerine taşıyan bir başka hizmet alanı olan sağlıkta da önemli adımlar attıklarını söyleyerek, “Bundan çeyrek asır önce Türkiye'nin iftihar projesi şehir hastanelerinin ilk hizmete gireceği yer Yozgat olacak dense kim inanırdı? Peki, şimdi soruyorum, Yozgat şehir hastanemizden memnun musunuz? Hizmette anlayış nasıl, memnunsunuz değil mi? Sadece bununla kalmadık, 250 yataklı Sorgun Devlet Hastanesi başta olmak üzere ilçelerimizi de modern sağlık tesisleriyle donattık” şeklinde konuştu.
Bugüne kadar TOKİ kanalıyla inşa edilen 6 bin toplu konutu hak sahiplerine teslim ettiklerini, 641'inin de inşasının sürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti iktidara geldiğinde Yozgat'ta 44 km olan bölünmüş yol uzunluğunu 331 km ilave ile 375 km'ye çıkarttıklarını söyledi. Hâlen devam eden yol çalışmaları olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan “Tabii Yozgat'ın kara talihinin yollar konusunda da yakasını bırakmadığını biliyorum. Programa göre 2010 yılında bitirilmesi gereken asfaltlama çalışmaları hâlen tamamlanabilmiş değil. İlgili kurumlarımızdan bu aksaklığın müsebbiplerinin tespit edilerek sorumlulardan hesap sorulmasını istedik. Şimdi mesele yeni baştan ele alındı. İnşallah Yozgat'ın yollarının büyük bölümü bu yıl, tamamı da önümüzdeki yıl asfaltlanmış olacaktır” ifadelerini kullandı.
“YOZGAT'TAN, TARIM VE HAYVANCILIKTA BÜYÜK ATILIMLAR BEKLİYORUZ”
Üniversite kampüsüyle şehir merkezi arasındaki mesafenin oldukça fazla olduğunu ve bu nedenle Ulaştırma Bakanlığı'ndan hafif raylı bir sistem yapılması konusunu değerlendirmesini istediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Cemil Çiçek Barajı'yla Yozgat ve Yerköy'ün, Yenice Barajı'yla da Sorgun'un içme suyu sorununu çözüyoruz. Tarım ve hayvancılık şehri olan Yozgat'tan bu alanlarda çok daha büyük atılımlar bekliyoruz. Geçtiğimiz 15 yılda 1,6 milyar lira tarımsal destek ödemesi yaparak üreticilerimizi destekledik. Bugün Türkiye hayvancılık meselesinin çözümünü tartışıyor. Hâlbuki çözüm işte burada, Yozgat'ta, gözümüzün önünde duruyor. Yozgat'ın arazisinin niteliği de, insanın becerisi de bu sorunu çözmeye ziyadesiyle uygundur. Mesela Veterinerlik Fakültesi'nin kurulduğu Sorgun'a, burayla entegre şekilde çalışacak bir Hayvancılık İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurulması düşünülebilir. Bakanlığımız hayvancılık konusunda çok ciddi teşvikler veriyor. Şayet bu teşvikleri kullanma konusunda kendisine zorluk çıkartıldığını, kayırma yapıldığını düşünen varsa hemen valimize gitsin, milletvekillerimize gitsin, Bakanımıza gitsin, hiç olmadı bize gelsin.”
Yozgat'ın siyasi hayatı boyunca kendisine hep sahip çıkmış bir şehir olduğunu, Yozgat'ın her meselesinin çözümü için ellerinden geleni yapmanın boyunlarının borcu olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun tek taraflı olmayacağını, vatandaşların da biraz daha fazla gayret göstermesi gerektiğini ifade etti. Yozgat'ın göç başta olmak üzere ciddi sorunları, sıkıntıları konusunda hemfikir olduklarını, meselenin bunların nasıl çözüleceği olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Devlet yol yaparak, tren hattı inşa ederek, havalimanı kurarak, eğitim altyapısını oluşturarak, teşvikler vererek bu altyapının fiziki kısmını hallediyor. Yozgatlılar olarak sizlerin de ülke içinden ve dışından yatırımcıları buraya çekecek bir cazibe iklimini oluşturmanız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“2019 ÖNCESİNDE SAFLAR BELLİ OLMAYA BAŞLADI”
Sadece Yozgat olarak değil, tüm Türkiye olarak projeler üretilmesi gereken bir döneme girildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 yılının hem parti, hem de ülkemiz için önemli bir kavşak olduğunu belirtti. Geçtiğimiz dört yılda üst üste yaşanan sosyal, siyasi ekonomik, diplomatik saldırıları büyük ölçüde boşa çıkarttıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan bu süreçte her ne kadar yatırımlardan, projelerden taviz verilmese de, daha çok mevcutları bitirmeye odaklanma durumunda kaldıklarını kaydetti. Artık yeni projeler üretme, yeni yatırımlara yönelme, bunun için yeni kaynaklar bulma dönemi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan “İşte 2019 bu yeni dönemin başlangıç çizgisidir. AK Parti olarak önümüzdeki seçimlere her zamankinden daha büyük bir şevkle, daha büyük bir azimle sarılmak durumundayız. Gücümüzün kaynağı her zamanki gibi milletimizdir, bunun için çalmadık kapı, sıkmadık el, girmedik gönül bırakmayacağız” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yozgat'ın özellikle son seçimlerde ve halk oylamasında çıtayı çok yükselttiğini, bunun altına düşmenin Yozgatlılara da, kendilerine de yakışmayacağını söyleyerek, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi'nin 2019 seçimleriyle tam manasıyla hayata geçeceğinin altını çizdi. Yeni sistemin önemini kendileri kadar rakiplerinin de görüp bildiğini, aynı şekilde dış güçlerin de bu meselenin çok iyi farkında olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemde Cumhurbaşkanlığı ile Meclis, yürütmeyle yasama tamamen ayrıldığı için ittifaklara, ortak aday göstermeye uygun bir zeminin ortaya çıktığını ve şimdiden 2019'un saflarının belli olmaya başladığını vurguladı.
“SAYIN BAHÇELİ'NİN KARARI, KURULACAK TEZGÂHLARI BOZAN DİRAYETLİ BİR KARARDIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimleri için şahsımızı destekleme kararını ilan etmiş olmasından büyük bir memnuniyet duyduk. Bu önümüzdeki dönemde karşımıza çıkacak nice oyunları, kurulacak nice tezgâhları şimdiden bozan fevkalade dirayetli bir karardır. Eskiden beri pek çok kritik dönemde desteğini gördüğümüz, özellikle de 15 Temmuz'dan beri sergilediği dik duruşuyla takdirle takip etiğimiz Sayın Bahçeli'ye bu vesileyle şahsım, partim, milletim adına bir kez daha teşekkür ediyorum. Tabii gönül isterdi ki bu yerli ve millî duruşa ana muhalefet partisi de katılsın. Ancak, ana muhalefet partisi yerli ve millî duruştan pek anlamadığı için böyle bir şeyin içinde yer alması mümkün değil.”
Kamuoyunda gündem olan konular üzerinden ana muhalefetin tavrını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda dikkat ederseniz Anayasa Mahkemesi işine gelmeyen bir karar verdiğinde, oraya herhangi bir savcı işine gelmeyen bir iddianame hazırladığında, ona herhangi bir hâkim işine gelmeyen bir karar verdiğinde hep ona saldırır. Çünkü bu zatın derdi adaleti savunmak veya herhangi bir hak, hukuk müdafaası yapmak değildir. Tek derdi, ağababalarının döneminde olduğu gibi devletin tüm imkânlarının kendi partilerinin emrine verilmemiş olmasıdır. Çünkü artık devletin tüm imkânları milletin emrindedir” ifadelerini kullandı.
“DERTLERİ, ÜLKEDE GERGİNLİK ALANI OLUŞTURMAK, YENİ BİR FİTNE KAZANI KAYNATMAK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ana muhalefet partisi liderinin Nazi dönemine atıfta bulunduğu hatırlatarak “Peki, bu zat aynı dönemde tek parti CHP'sinin de Nazilerden aşağı kalmayacak işler yaptığını bilmiyor mu? Kendi partisinin yayın organının faşist İtalya'ya selam çakan manşetlerini bilmiyor mu? Öz kardeşlerimizi Boraltan Köprüsünde düşmana teslim edip de gözlerimizin önünde hepsinin katledilmesine yol açtıklarını bilmiyor mu? Milletimizin ibadet ettiği camileri satışa çıkardıklarını bilmiyor mu? İnsanlarımızı yedikleri kuru ekmeği dahi karneyle almak zorunda bıraktıklarını bilmiyor mu? Şimdi Atatürkçü geçindikleri hâlde, o dönemde paraların üzerinden Cumhuriyetimizin kurucusunun resmini kaldırıp kendi Millî Şeflerinin resmini koyduklarını bilmiyor mu? Geçmişteki tüm büyük siyasi ve ekonomik krizlerin müsebbibinin kendi iş bilmezlikleri ve hatta hıyanetleri olduğunu bilmiyor mu? Elbette biliyor” şeklinde konuştu.
Ana muhalefetin derdinin ülkede yeni bir gerginlik alanı oluşturmak, yeni bir fitne kazanı kaynatmak olduğunu ve kendi kayığına binen birilerini de yanına aldığı için bu aralar sesinin biraz daha gür çıktığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Maalesef ana muhalefet partisi ve ardından gidenlerin bu üslupları yüzünden ülkemizde hiçbir mesele kendi mecrasında tartışılmaz hâle gelmiştir. Neyse ki biz onların bu hâlini deşifre ettiğimiz için kendi işimize bakıyoruz. Arada bir de mecburen iki kelamla bile olsa kendilerine cevap vermek durumunda kalıyoruz” dedi.
Kendileri için onun, bunun ne dediğinin bir önemi olmadığını, önce Rabbimizin ne dediğine ardından da milletimiz dediğine bakacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Ateş olsalar ne yazar? Cürümleri kadar yer yakarlar. Fırat Kalkanı Harekâtı'nda ne dedik? Bir gece ansızın gelebiliriz. Şimdi Afrin'de de aynı şeyi söylüyoruz: ‘Bir gece ansızın gelebiliriz.' Zaten bunların Yozgat'ta karşılığı yok, inşallah en kısa sürede ülkemizin diğer yerlerinde de silinip giderler de yerlerini şöyle ülkesi ve milleti için çalışan bir muhalefet anlayışı alır” şeklinde konuştu. HABER-FOTO: CUMHURBAŞKANLIĞI BASIN MERKEZİ