Gördüğümüz rüyaları neden unuturuz?

Aslında bir rüyanın sona erme aşaması uyanmamızla birlikte gerçekleşirse hatırlama oranımız, uyanmadan önce sona eren rüyalara oranla çok daha yüksek. Çünkü beyin, uzun süreli hafızaların oluşturulması esnasında uyanık olmak zorunda. Uyku anında ise bu durum tam tersi. Dolayısıyla bir rüyayı hatırlama oranımız, uyandığımız süreyle rüyayı gördüğümüz zamanın arasındaki süreyle doğru orantılı. Rüyaların hatırlanma oranı, içerdiği duygusal karamlar ve mantıksal tutarlılıklarla birlikte doğru orantılı şekilde artıyor. Yapılan araştırmalar, gerçek hayatta olma ihtimali zayıf durumlarla ilgili görülen rüyaların daha az hatırlandığı yönünde.

Rüyaları unutmamızın iki sebebi var

Bilim insanlarına göre rüyalarımızı unutmamızın iki sebebi var. Bir bilgi filtreleme sistemimizin kuvvetli olması. Yani herhangi bir şeyi hatırlama zorunluluğumuz yoksa ya da söz konusu bilgi ilgimizi çekmiyorsa veri filtreme sistemimize takılıyor ve onu hatırlamıyoruz. Diğer sebep ise uykudan yeni kalktığımız veya uykuya geçiş anımızda ortaya çıkan alfa dalgaları.

Beyin dalgaları deney de incelendi

Bu konu üzerine incelemelerini sürdüren bilim insanları rüyalarını hatırlayan ve hatırlamayan bireylerin katıldığı bir deneyde beyin dalgalarını inceledi. Gönüllüler uyanıkken kulaklarına düzensiz aralıklarla rastgele isimler söylendi ve bu sırada alfa dalgalarının salınımları kaydedildi Haftada dört rüya hatırlayan gönüllülerin alfa dalgaları, ayda iki rüya hatırlayanlara kıyasla daha fazla düşüş gösterdi. Yani rüyalarını hatırlamayanların, hatırlayanlardan daha derin uyudukları görüldü. Araştırmalara göre ise bazılarımız haftada en az iki rüyasını anlatabilecek kadar hatırlarken bazılarımızda bu sayı ayda bir iki arasında değişiyor.

En çok hatırladığımız rüyalar nelerdir?

En çok hatırladığımız rüya çeşitleri ise kabuslar. Bu tarz rüyalar beynin ve vücudun pasif durumdan kurtulmasını sağlar ve uyanmamıza sebep olur.