Kayseri'de fiyatlar makul - Vatandaşın cebi yanmayacak!

Kayseri Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış yaklaşan Kurban Bayramı öncesi 2024 yılı kurbanlık tavsiye fiyatlarını açıkladı. Başkan Bağlamış fiyatların yüksek olmadığını üreticiler ve alıcı vatandaşlar tarafından makul karşılandığını söyledi. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'in bülteninde...

Kayseri Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış Kurban Bayramı'na kısa bir süre kala 2024 yılı kurbanlık fiyatlarıyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Başkan Bağlamış'ın yanı sıra, Kayseri Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Ercan Aras, Kayseri Veterinerler Odası Başkanı Akgün Ergül ve Kayseri Kasaplar Odası Başkanı Mustafa Bayırbaş da katıldı. Kurbanlık tavsiye fiyatlarının açıklandığı toplantıda kurbanlıklarla ilgili merak edilen sorular yanıt bulurken vatandaşlara önemli uyarılar yapıldı.

Başkan Bağlamış, büyükbaş hisselerinde 25 bin TL ile 30 bin TL arasında, küçükbaş hisselerinde ise 10 bin TL ile 20 bin TL arasında tavsiye fiyatları oluşturulduğunu belirtti.

Fiyatlar açıklandı!

Bağlamış açıklamasında şu ifadelerde bulundu, “Kayseri Kırmızı Et Üreticiler Birliği Başkanımız ve Kasaplar ve Besiciler Odası Başkanımız, Kayseri Veteriner Hekimler Odası Başkanımızla yapmış olduğumuz istişareler sonucunda 2024 yılı kurbanlık tavsiye fiyatlarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

KTB Başkanı Recep Bağlamış, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi açıklamalarda bulunarak, “Başkanlarımızla birlikte yapmış olduğumuz istişareler neticesinde, kurbanlık tavsiye fiyatları, 2024 yılı erkek büyükbaş canlı kilogram fiyatı 270 TL, damızlık vasfını yitirmiş dişi büyükbaş canlı kilogram fiyatı 220 TL, erkek küçükbaş canlı kilogram fiyatı 250 TL, damızlık vasfını yitirmiş küçükbaş canlı kilogram fiyatı 220 TL, büyükbaş hisse olarak 25 bin ile 30 bin TL arasında. Küçükbaş adet olarak kurbanlık 10 bin TL ile 20 bin TL arasında tavsiye fiyatları oluşmuştur.

Kesim ücretlerini de açıklayan Başkan Bağlamış, Büyükbaş kesim ücreti 5 bin TL, büyükbaş paylama ve parçalama hisse olarak 3 bin 500 TL, küçükbaş kesim ücreti olarak 1000 TL, küçükbaş paylama ve parçalama ücreti 1000 TL olarak öngörülmüştür.

Kıyma çekim ücreti kilogram başına 15 TL olarak belirlenmiştir. Tarım İl Müdürlüklerimizin belirlediği kesim alanlarında, belediyelerin belirlediği kesim alanlarında ve diğer tesislerde kurban kesim hizmeti şehrimizde verilecektir” ifadelerini kullandı.

Vatandaşlar kurbandan vazgeçmiyor!

Satışlar noktasında geçtiğimiz yılla aynı oranda satışın olacağını beklediklerini aktaran Başkan Bağlamış, “Yine tarım il müdürlüklerimizin belirlemiş olduğu kesim alanlarında belediyelerimizin belirlemiş olduğu kesim alanlarında yine özel kombinalarda ve kullanılan satışı yapılan tesislerde inşallah kurban kesim hizmeti verilecektir. Satışlar ortalama geçen yılla aynı olacak. Tabii ki fiyat artıyor ama bütün gıda ürünlerinde fiyat artışı olduğu için kurbanlık döneminde vatandaşlarımız kurbanlıktan vazgeçmiyorlar. Ortalama olarak geçen yılla aynı satış olacağını öngörüyoruz. Şehrimizde işte ortalama 3 bin 500 ile 5 bin arasından küçük ve büyükbaş satış yapılıyor. Geçen yıl bu rakamları yakaladık. İnşallah bu yıl da aynı rakamlar üzerinden satış yapılacağını öngörüyoruz” diye konuştu.

Kırmızı et fiyatları yüksek değil!

Toplantıda son günlerde ülke gündeminden düşmeyen kırmızı et fiyatlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Bağlamış, “Vatandaşlarımızın büyük ve küçükbaşlarla ilgili fiyat aralığı duyduğu zaman perakende fiyatı gibi zannediliyor. Normalde karkas kesim fiyatları kasaplara geldiğinde o fiyatların üstüne ortalama yüzde 25 ila 30 arasında bir maliyet gelerek kemikler soyutlanıyor, işçilik maliyeti giriyor haliyle karkas fiyatının yüzde 30-35 daha üzerinde sana maliyet yapıyor. Aslında şu anda Türkiye genelinde kırmızı etle ilgili fiyat aralığında bir yükseklik söz konusu değil. Sadece Süt Kurumu perakendeciler dernekleriyle anlaşma yaparak onlara temini kendileri yapma suretiyle fiyatları aşağı çekiyorlar. Onun dışında hem üretilen üretim miktarlarında bir hayvanın doğumdan sofraya gelene kadar süreci yaklaşık 2 yılda oluşuyor ve bir maliyet ortaya çıkıyor. Bunu vatandaşımız bilmediği için sadece karkas fiyatları üzerinden vatandaşa perakende satış gibi öngörüler oluyor. Aslında şu anda kırmızı et fiyatları Türkiye genelinde normal fiyatta. Devlet buna müdahale edip de Et ve Süt Kurumu aracılığıyla ilgili et temini yapar da uygun satma sözü alırsa ona tabii ki üreticilerimiz bir şey yapamaz” ifadelerini kullandı.

Yerli üretime talep çok!

Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Ercan Aras da, “Kurban için yaptığımız bu toplantıda Türkiye'mizde yaklaşık olarak 950 bin ve 1 milyon arasında büyükbaş kesimi yapılmakta. Üç milyona yakın da küçükbaş kesimi yapılmakta. Tabii kurban döneminde bu yapılan kesim normal olarak Türkiye'de bir hayvan açığı oluşturuyor. ESK bunun için bazı tedbirler aldı. Bizim geçmişe dayalı olarak da bazı yapılan yanlışlıklardan dolayı aslında hayvan sayımızda bir eksiklik var. Aşağıya doğru bir gidiş var. Geçen yıl yaklaşık olarak 850 bin tane yurt dışından hayvan temin edildi. Bu yıl da yapılan anlaşmada 650 bin tane yurt dışından şimdi üreticilerimize hayvan temini yapılacak. Bunun yanında kasaplık kesmek için yani direkt olarak et fiyatlarının yükselmemesi için ESK'nın yapacağı müdahalelerden biri de direkt olarak canlı olarak getirip bizim imalatçılara diğer tüketicilere yani nihayetinde nihai tüketiciye ulaşacak ve ucuz olarak ulaşması için yaptığı tedbirler var. Bundan dolayı da şu anda et fiyatları durağan seviyeye geçti. Bu seviyede durmakta ve Et ve Süt Kurumu devamlı müdahale etmekte. Kurbanlık fiyatları da bundan dolayı fazla yükselişe geçmedi. Tabii şu anda bizim üreticimiz, tüketicilerimizin gözünde yüksek görünüyor. Ama enflasyona baktığımız zaman geriye doğru gittiğimiz zaman Türkiye'de olan enflasyona baktığımız her şeyiyle yüzde 200-300 civarında bir artış var. Et fiyatlarında da bir yüzde 100 civarında yüzde 80 civarında bir artış var. Bu olağan bir artıştır. Tabii ki tüketicimize biraz zor geliyor. Nihayetinde geçim sıkıntısı olan insanlarımız var. Bunlara zor gelebilir ama bizim de kendi maliyetlerimiz var. Girdi fiyatlarımız var. Hayvan bulmakta sıkıntı buluyoruz. Yani çünkü yurt dışından gelen hayvanları insanlar kurbanlık olarak kesmiyor. Yerli hayvana talep çok. Yerli hayvana talep olunca da biraz daha kıymetli oluyor. Aslında bizim üretim darlığı çekmemizin en büyük sebeplerinden biri 6-7 yıl önce geriye gittiğimiz zaman şunu görüyoruz. Gıda enflasyonu yükselmesin diye o dönemki bakanlar şunu yaptılar, et fiyatları yükselmesin gıda enflasyonun yükselmesin diye dişi hayvana göz yumdu. Öbür taraftan da et de süt de para etmeyince hayvanlarını kesmeye başladı. Kese, kese, kese zaten bu işin fabrikası nedir? Anaç kaybı. Anaç hayvan kalmayınca biz de besleyecek besilik almadı. Ve süt sağacak hayvanlarımız kalmadı. Bu sefer ne yaptı? Her yıl 1 milyon tane 800 bin tane yurt dışından ithal getirmek zorundayız. Aslında bu bizim için doğru bir şey değil. Milyar dolarları oraya veriyoruz. Aslında bu para biz tüketiciden alıyoruz. Götürüyoruz. Oradaki üreticilere veriyoruz. Bizim aslında buradaki üreticinin bir kazancı yok. Sadece biz aracı görevi yapıyoruz. İşte yapılan yanlışlıklar, yapılan sistem hataları bizi bu seviyeye getirdi. İnşallah bundan sonraki tarım bakanımız, akrabalıklarımız, Havza bazlı üretim diyerek bir proje açıkladı. Bunun arkasında durulursa bu iş 10-15 seneye kadar düzelir inşallah. Biz yerli üretimi destekliyoruz, yerli üretim olması lazım” dedi.

Kasapları sınavdan geçiriyoruz!

Kayseri Kasaplar ve Besiciler Odası Başkanı ise, “Kasaplara ehliyet amaçlı bir randevu veriyoruz. Kasaplarımızı bir sınavdan geçiriyoruz. Sonrasında kimlik veriyoruz boyunlarına ki belli olsun diye. Kesimlerini ehliyeti, kimliği olmayan kişiye yaptırmak doğru değil. Türkiye'de et fiyatlarının yükselmesinin en büyük nedenlerinden biri de bundan 30-35 sene önce kırsal mahallelerde her evde 5-6 tane süt besleyen inekler vardı. Bunları belediye tarafı diyerek böyle bir şeyi kaldırdılar, yapmaz ettiler. Yani o evlerdeki ineklerin her biri hepsine diğer tane doğuracaktı. Böylece de Türkiye'de mal sıkıntısı olmayacaktı” diye konuştu.

Hastalıklarda hekim arkadaşlarımız rapor tutuyor!

Hastalığı bulunan hayvanların tespit edildiğini ve kurbanlık olarak kesiminin önlendiğini söyleyen Kayseri Veteriner Hekimler Odası Başkanı Akgün Ergül de, “Risk oluşturabilecek hastalıklarla ilgili görev veteriner hekim arkadaşlarımız raporlarını tutuyor ve gerekli gömme işlemleri yapılıyor. Bunların hepsi çevreye veya toplum sağlığına zarar vermeyecek bir şekilde oluyor. Ama tabii kırsalda evinin önünde falan olunca oraya müdahale etme şansınız olmayabiliyor. Burada biraz daha aslında vatandaşlarımızın duyarlı olması lazım. Atılabilecek kısımlar veya et kesim sonrasında herhangi bir hastalıklı bir durum olduğu zaman işte bir veteriner hekime danışarak oradaki hastalıklı durumu yabani hayvanların açamayacağı bir şekilde kireçleyerekten uygun bir şekilde gömülmesi lazım. Onun için yani merkezde bu durumun hiçbir risk teşkil etmesi söz konusu değildir” dedi.

ÖZEL HABER

Bakmadan Geçme