Öğretmenlikten Optisyenliğe Başarı Öyküsü…

Kayseri Anadolu Haber olarak hayatının bir kısmında öğretmenlik yapmış, eğitimden uzaklaşmak istemeyen ve koçluk eğitimleri ile birlikte kendi optik dükkânını işleten başarılı iş kadını Feray Koçak ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Detaylar haberimizde...

Youtube Kanalı
Abone Ol
TAKİP ET

Feray Koçak Optik'in sahibi Feray Hanım ile göz sağlığı ve gözlük seçiminin yanı sıra aldığı koçluk eğitimini optisyenlikle nasıl bir araya getirdiğini konuştuk.

Kendinizden bahsedebilir misiniz?

Ben Feray Koçak. Kayseri'de doğdum ve burada ilköğretim, ortaokul ve liseyi bitirdim. Yükseköğrenimimi Niğde Eğitim Fakültesi'nde tamamladım. Daha sonra kısa bir süre öğretmenlik yaptım. Ancak evlendikten sonra öğretmenliğe bir süre ara verdim. Çocuklarımın doğumu, büyümesi ve ailemizde yaşanan bazı sağlık sorunları nedeniyle bu süreçte onlara destek oldum. Eğitim ve öğretim alanı beni hep ilgilendirdi. Kendimi geliştirmek için sürekli bir şeyler öğrenmeye çalıştım. Çocuklarım büyüdükten sonra koçluk eğitimleri almaya başladım. Hem onlara yardımcı olmak hem de insanların kendi hayatlarında değişim ve dönüşüm sağlamalarına katkıda bulunmak istedim.

Etrafıma da çok faydalı olacağımı düşündüğüm için birçok eğitimlere katıldım. Bu da bana yetmedi. Sonra aklıma yıllar önce kurduğum bir optik okuma hayalim geldi. Oğlumun üniversite sınavına hazırlandığı dönemde ben de çalışmaya başladım. Hem ona örnek olmak hem de ben de hayalimi gerçekleştirmek istedim.
Oda oğlum için ciddi bir örnek olacaktı. Ve sınavlara girdim. İstediğim bölümü kazandım. Burslu da okudum. Hem anne hem de öğrenci olmanın zevkine vardım. İkinci kez öğrenci olmanın daha önemli, daha farklı açılardan insanı geliştirdiğini gördüm. O kadar güzel bir şeydi ki. Yeni arkadaşlar, gençlerle yeni paylaşımlar, bana çok faydalı oldu.
Okuduğum ikinci üniversitemin. Sonrasında zaten biter bitmez de iş yerimi açtık. Gayet güzel gidiyor. İstediğim işi yapıyorum. Artı öğretmenlik sahamdan da hiç uzaklaşmadım. Buraya gelen genellikle çocuklar oluyor, yaşlılar oluyor. Onların da bir çocuk olduğunu düşünürseniz, hakikaten öğretmenlik her alanda hala devam ediyor. Çocukların müşterim olması benim için aynı şey. Yani öğretmenlikle eş anlamda bir işteyim şu anda.
Eğitim hayatımızın her yerinde.

Hayalini kurarak bu işe başladınız diyebilir miyiz?

Evet istediğim bir şeydi. Yıllar önce aklımda kurmuştum. Çünkü öğretmenlik yapamadığım dönemde başka ne yapabilirdim? Şehir dışına çıkmam mümkün değildi. Eşim serbest meslek sahibi. Başka ne yapabilirdim? Sanırım yapabileceğim en iyi iş buydu. Bunu da çok istedim ki hayalimi gerçekleştirebildim.


Hayalinizi gerçekleştirmiş olmanız çok gurur verici benim açımdanda.

Peki mesleğinizin kolay ve zor yanları nelerdir?

Aslında çok keyifli bir meslek bizimki. Ama insan iletişimi her yerde kolay bir şey değil. Yeter ki dinlemeyi, anlamayı bilelim. Dinleyen, anlayan insansanız sorun yaşamazsınız. Ve gelen kişinin isteğinin aslında ne olduğunu, içinde almak istediği şeyin cam değil de kendisini ifade eden bir şey olduğunu anladığınızda daha kolay çözersiniz.
Bütçesine uygun seçenekler sunuyorsunuz. Zevkine, statüsüne, her şeyine hitap etmek için önce anlamak gerekiyor. Dinliyoruz öncelikle, gözlükle bir gönül bağı kuranlar var. Çok zor vazgeçirdiğimiz müşterilerimiz var. Yine aynı model seçmek istiyor.

Peki vatandaş gözlük seçiminde maddiyatı mı daha çok düşünüyor? Yoksa sağlık açısından en güzeli olsun mu istiyor?

İşte son zamanlarda tabii ki insanlar bütçesini de düşünüyor. Ama güzel olması, estetik olması da her kişinin bence hakkı. Olabildiği kadar, bütçesi kadar.

Güneş gözlüğü çoğunlukla aksesuar olarak da kullanılıyor.
Yani korumanın yanı sıra aksesuar olarak da kullanılıyor gözlük kullanımında özellikle güneş gözlüğü seçiminde neye dikkat edilmeli?


Camın kalitesi tabii ki oldukça önemli. Piyasada bu tip ürünlerin markaların ikinci plan üretimleri de var. Kişiler bunları uygun fiyata diye alıyorlar ama aslında gözlerine ne kadar zarar verdiklerini yıllar sonra anlayacaklar. Bunu anlatmaya çalışıyoruz insanlara. Öncelik bütçe değil, sağlık olmalı. Verdiğiniz paranın size geri döndüğü alan sağlığınız oluyor.
Güneş gözlüğü sadece bir zevk değil. Giyim kuşama uyum sağlayan bir aksesuar olduğu için özellikle hanımlar burada çok ilgili. Artık kışın da güneş gözlüğü takmanın gerektiğini çok vurguluyoruz. Güneş sadece yazın var değil. Biz cennet bir ülkede yaşıyoruz. Güneşin her mevsim olduğu bir ülkedeyiz. O yüzden kışın da güneş gözlüğü takılmalı.

Bunun yanı sıra bir de son zamanlarda ekrana yani hepimiz özellikle çocuklarda çok fazla ekran bağımlılığı söz konusu. Bununla ilgili çocukların gözlük kullanımında çoğalma gözlemliyor musunuz?

Çocuk yaşında oldukça aşağıya indi bu rakam. Çünkü pandemi sürecinde insanlar evde vakit geçirmek adına dijital ortamlarda zaman geçirdi. Ekran bağımlılığı had safhada. Buna önüne geçilemeyecek bir durumda diyoruz. Artık hiç değilse burada cam özelliklerini kalite olarak yükselterek çocukları bu konuda korumaya çalışıyoruz.
Bir numara başladıysa zaten çocukta mümkünse onu düzenli kullanılmasından yanayız. Doktorlarımız bunun için özel camlar da öneriyorlar. Mümkünse onları da uyguluyoruz. Bunun faydaları da var. Anlatıyoruz müşterilerimize. Tabii ki rakam olarak diğer camlardan farklı olabiliyor ama insanlar sağlık söz konusu olduğunda hiçbir zaman bunları reddetmiyor. Çünkü bu bizim önceliğimiz.

Peki hem yetişkinler için hem de çocuklar için, göz sağlığını korumaları için ne tavsiye edersiniz?

Ekran sürelerini kısaltmak gerektiğine inanıyorum. Televizyon dahil, olabildiğince az zaman harcamak daha sağlıklı olacaktır. Gün içinde dışarıda bulunduğumuz zamanlarda da göz sağlığımızı korumayı ihmal etmeyelim. Güneş gözlüğü sadece bir aksesuar değil, aynı zamanda bir sağlık önlemidir. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak için kaliteli ve uygun bir güneş gözlüğü kullanmalıyız.
Göz muayenesi de çok önemlidir. Çocuklarımızın okula başlamadan önce mutlaka göz doktoruna götürmeliyiz. Göz numarası fark edilmeden ilerleyebilir ve çocuğun öğrenme performansını olumsuz etkileyebilir. Öğretmenler bu durumu fark edebilir, ancak erken teşhis ve tedavi ile çocuğun göz sağlığı korunabilir.

Peki bir kadın olarak sektördesiniz. Sektörün kadınlara bir zorluğu ya da avantajı var mıdır?

Bir zorluğu olduğunu düşünmüyorum. Kadınların olduğu her yerde bir düzen oluyor. Daha çok anlayış oluyor. Bu yanlış anlaşılmak istenmez ama annelik içgüdüsü, kadınların düzen şeyi hakim oluyor. Bence bu sektörde zor olacak hiçbir şey yok.

Koçluk eğitimi aldınız, bu aldığınız koçluk eğitiminin size bir faydası oldu mu?

Kesinlikle öyle. Ben özünde bir öğretmenlik hayatından sonra şunu söyleyebilirim. Öğretmenlerin sürekli "dinleyin, dinleyin" diye susturdukları çocukların aslında dinlenmediklerini, dinlenilmediğiniz bir evden çıktığınızı, dinlenmenin ne kadar önemli olduğunu öğreten bir meslek aslında koçluk.
Bir meslekten de öte, sizi değişime ve dönüşüme yönlendiren, sizin kendi karakterinizi ve özelinizi değiştirmeden, sizin istediğiniz gibi size yön vermeye yönelik bir branş koçluk. Bu konuda bana oldukça katkısı olan Fatih Elibol Hocamın eğitimlerinin inanılmaz faydasını gördüm mesleğimde. İnsanlar geldiğinde onları dinlediğimi fark ediyorlar ve hatta o kadar güzel sohbetler gelişiyor ki, biz gözlük sunarken onlar bizi hayatlarını anlatıyorlar.
Ve bu gerçekten bana hiçbir şey sormadan beni burada anlatan bir belge yok, bir ifade yok. Benim o alandaki bilgimi bilmeyen bir insan bana konuşmaya başlıyor. Ve ben orada ona anlatmam gerekeni, söylemem gerekeni söylüyorum ve gerçekten fayda sağlıyorum. Benim işim de oldukça faydalı bir meslek olan koçluk. Şu anda da koçluk için çok yararlı olacak işlerle meşgulüm. Gelecek Bugün Başlar Derneği'nin üyesiyim.
Oraya ait eğitimler ve Kurumsal destekler de her zaman varım.

Başka değinmek istediğiniz bir şey var mı?

Ne diyebilirim ki, kadınların her yerde olmasını istiyorum. İyi ki siz bir kadınsınız. Yani şu anda bir erkek olsaydı ne olurdu? Hiçbir şey değişmezdi belki ama bir kadınla sohbet etmek çok daha kıymetli benim için. Çok memnun oldum.

>>Gülşen Büyükçekiç

ÖZEL HABER

Bakmadan Geçme