ONLİNE MI YÜZ YÜZE Mİ ?
Danışmanım.Org Rehber Öğretmen ve Ölçme Değerlendirme Uzmanı Tamer Öztürk, eğitim yazılarında bu hafta eğitimin online yada yüz yüze mi olması gerektiği konusunu ele aldı.
İşte, Tamer Öztürk'ün online yada yüz yüze eğitim konusundaki yazısı:
“Pandemi ile eğitime yepyeni bir olgu girdi “online eğitim” buna her ne kadar yeni desek de aslında uzaktan eğitim şeklinde geçmişi oldukça eskidir; İlk olarak 1830'lu yıllarda mektupla öğrenim şeklinde başlamıştır. Mektupla uzaktan eğitim, bir okul tarafından posta yoluyla yürütülen öğretim yöntemidir. Mektupla eğitim sisteminden genellikle fiziksel engelleri nedeniyle eve bağlı olanlar yararlanmıştır. O yıllarda dernekler, aktif çalışanlar, silahlı kuvvetler mektupla eğitim sisteminden sertifika almak için yararlanmışlardır. Mektubun yerini e-postanın aldığı bir çağda tabi ki uzaktan eğitim de teknolojiye ayak uydurarak mektupla öğretim yerine online eğitime dönüştü. Online eğitim ile ilgili pek çok internet sitesi her geçen gün sayıları artarak hizmet vermeye başladı. İşin aslı öğrenciler de bundan yani online eğitimden bir hayli memnun! Bir çok üniversite sınavına hazırlanan öğrencimden şunu duydum “hocam dershaneye gitmiyorum, evde online hazırlanıyorum (internet siteleri, youtube, …)” Peki yüz yüze eğitim ile online eğitim gerek öğretmen gerek öğrenci için aynı mı, aynı ortam ve aynı sonucu sağlıyor mu,…? Bu soruyu sorunca aklıma Hababam Sınıfı Aldırma Gönül'den bir replik geldi şöyle diyordu replikte “okul dört tarafı kapalı üstünde damı olan yer değildir okul her yerdir. Önemli olan öğrenmek, öğretmek, beraber olmak ve bir gaye için savaşmaktır…” acaba her yerden kasıt online eğitim de olabilir mi ??
Üniversitelerde pedogojik formasyon derslerinin içerisinde sınıf yönetimi adında bir ders vardır. Bu derste sınıfı nasıl kontrol edebileceğiniz, sınıfta olabilecek öğrenci modelleri ve bu öğrenci modellerine karşı nasıl davranılması gerektiği anlatılır. Üniversitede yüksek lisans yaptığım dönemde öğretmenimin bize söylediği bir cümleyi hiç unutmam. Hocamız demişti ki “arkadaşlar temas insan oğlu için doğumdan itibaren çok önemlidir, ama bu göz teması olur ama bu bir öğrencinin başını okşamak olur…Hocamız doğumdan itibaren temasın insan için çok önemli olduğunu deyip Dr. Güllüelli'nin “Ten-Tene Temas Uygulanan Yeni Doğan, Bebeklik Döneminde 12 Kat Daha Az Ağlıyor” araştırma sonucunu söylemişti. Temasın ne denli önemli olduğunu ebeveynler de iyi bilir, bir çok ebeveyn aslında çocuğuyla bakarak anlaşır. Örneğin anne veya babanın bakışından çocuk hareketlerine çeki düzen vermesi gerektiğini veya davranışında doğru yolda olduğunu algılar. Özellikle göz teması sözsüz iletişimdir. Peki online eğitimde öğrenciler ile eğitmenler aransında bu iletişim sağlanabiliyor mu? Online eğitimde bir çok öğretmen arkadaşımın şu serzenişte bulunduğuna şahit oldum “hocam gerek zoom gerek farklı platformlardan yapılan online derslerde ders hakimiyetini sağlamakta çocukların dikkatini çekmekte çok zorlanıyoruz”. Acaba bu zorlanmanın nedeni sözsüz iletişimin kurulamaması olabilir mi??
Peki ya sadece online platformda eğitim veren internet siteleri veya uygulamalar yüz yüze eğitimin öğretim ayağını karşılayabiliyor mu? Şimdi sizden bir öğrenci düşünmenizi istiyorum. Bu öğrenci p.tesi günü sabah dershaneye-kursa gitmek için sabah saat 7 de uyansın ve 8:30 dersine yetişsin ve 5 saat derse girsin. Öğrenci bunu bir sorumluluk ve planlılık olarak adlettiği için istese de istemese de bu programa uyar ve derslerine girer, belki 1 belki 1000 yeni bilgi öğrenir ama öğrenir. Şimdi aynı öğrenciyi düşünelim yine. Öğrenci eğitimin online olmasının bir “nimetinden” oldukça haberdardır. Bu dersi tekrar dinleyebilir veya izleyebilir. Bu ihtimalin beyin de nasıl algılanabileceğini sizin takdirlerinize bırakıyorum. Ortadaki şu gerçeği de ihmal edemeyeceğimizi hatırlatmak istiyorum. Kaç öğrenci gerek internetteki eğitim siteleri gerek youtube üzerinden olan eğitimler için sabah saat 7 de kalkıp düzenli olarak 5 saat başında durur ve farklı uyarıcılara rağmen pür dikkat dersi dinler ??? Ben bu sayının oldukça az olduğunu müşahede ettim. Online bir ağacı kaliteli bir mermeri işlemek ne kadar zor ise beyni işlemek-eğitmek de o kadar zordur. Pandemi döneminde, çocuklara online eğitim-ders verilmesine rağmen yüz yüze eğitime geçildiğinde öğrencilerin çok geride kaldığını gördüm. Madem online eğitim ile öğretim mümkün neden öğrenciler pandemi döneminin bitiminde okula döndüklerinde o kadar çok eksikle döndüler ?? Bu sorunun cevabı bizlere online mı yüz yüze eğitim mi sorusunun cevabını vermemizi sağlayacaktır. “