Problem işçisizlik

Pandemi sürecinde sanayiciler ve iş insanlarının yaşadığı sorunları değerlendiren İhracatçı Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Tuncay Sabuncu, 'Kayseri Organizesi olarak işsizlik problemimiz yok, işçisizlik problemimiz var.' dedi.

İhracatçı Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Tuncay Sabuncu, pandemi sürecinde ihracatın durumu ile sanayici ve iş insanlarının karşılaştıkları sorunlara dair Anadolu Haber'e açıklamalarda bulundu.

SEKTÖRE ÖZEL DÜZENLEMELERE İHTİYAÇ VAR

Yetkililerin bu süreçte ellerinden geldiği kadar gerek üretimi, gerek ihracatı, gerekse de istihdamı kollayıp kollayacak paketler açıkladıklarını belirten Sabuncu, sektörlere özel bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğunu ifade etti. Örneğin; istihdamla ilgili olarak alınan, 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca 17 Eylül'de başlatılan işten çıkarma yasağının bazı işçiler tarafından suistimal edildiğine dikkat çeken Sabuncu, "İşçi, çıkarılmasının kanunen mümkün olmadığını bildiği için ya lakayt biçimde işe gelmiyor ya üretimi gerektiği kadar yapmıyor ya da çok sıkışınca halsizim deyip karantinaya giriyor. Bunun bir şekilde ya esnetilmesi ya da revize edilmesi lazım. Ne işten çıkarabiliyoruz ne de istediğimiz verimi alabiliyoruz; ortada kalmış bir vaziyetteyiz." dedi.

HER İKİ FABRİKADAN BİRİ İŞÇİ ARIYOR

Hem söz konusu düzenleme hem de genel ara eleman sıkıntısından dolayı Kayseri Organize Sanayiinde işçi bulma sıkıntısı yaşadıklarının altını çizen Sabuncu, "Kayseri özelinde bizim işsizlik problemimiz yok. Kayseri Organizesi olarak işçisizlik problemimiz var. Biz işçi bulamıyoruz. Bir firma belki bu süreçte üretimini daralttı ama işçisini çıkaramıyor, bir başka arkadaşımız ihracatını artırdı ama o da işçi bulamıyor. Organizeyi gezdiğinizde her iki fabrikadan birinde işçi alınacak ilanı görürsünüz ama maalesef şu anda işçi bulmakta zorlanıyoruz." diye konuştu.

İHRACATIMIZ ARTTI

Pandeminin yeni başladığı süreçte sıkıntılar yaşansa da, gelinen noktada özellikle mobilya sektöründe ihracatın arttığını kaydeden Sabuncu, özellikle Amerika'ya yapılan ihracatta beklenmedik bir artış sağlandığını ifade etti. Sabuncu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Pandemiden ilk zarar gören ülke Çin'di malum. Bu süreçte Çin'in yanı sıra Amerika ile ihracat ilişkilerimiz oluşmaya başladı. Bugüne kadar Amerika'ya mal satmak için biz talepte bulunuyorduk ama şimdi işler tersine çevrildi. Sadece Amerika değil, Kuzey Amerika ülkeleri, İngiltere başta olmak üzere Avrupa ülkelerinden ciddi talepler var. Önceden gittiğimizde muhatap bulamadığımız firmalar şimdi mal almak için kendileri bizimler irtibata geçiyor. Şu anda özellikle Amerika bizim için en fazla hareketliliğinin sağlandığı ülke."

HAMMADDE İHRACATINDA DÜZENLEMEYE İHTİYAÇ VAR

İhracatta mobilya sektörünü, beyaz eşya ve demir ürünlerinin izlediğini söyleyen Sabuncu, Kayseri özelinde son zamanlarda çelik kapıda da hareketlilik oluşmaya başladığını dile getirdi. Bundan sonrasında önemli olanının söz konusu artışı devam ettirebilmek olduğunu vurgulayan Sabuncu, özellikle hammadde ihracatı konusunda bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğuna işaret etti. Sabuncu, şunları söyledi: "Bugünlerde Türkiye'de; ilki hammaddeyi bulamamaktan, ikincisi de buna bağlı olarak fiyatların yükselmesinden dolayı hammadde sorunu yaşıyoruz. Serbest piyasa ekonomisinde devlet sektörü zapturapt altına alamayacaktır elbette ama en azından iç piyasadaki üreticiyi kollayıcı mahiyette bir takım iyileştirmeler yapabilir. Örneğin, ithalatı zorlaştırdıkları gibi bazı ürün kalemlerinde ihracatı da zorlaştırabilir ve bu şekilde üretimin yönünü iç piyasaya çevirebilirler. Çünkü hammaddeyi sattığınızda sağlayacağı değerle, mamul hale gelip üretime döndükten sonraki karşılığı ister istemez birbirinden farklı olacaktır. Biz, hammadde bazlı malları yurt dışına satalım diye çabalarken, imalatçı kendi üretimini devam ettirebilmek ve hayatını idame ettirebilmek için ithalata yöneliyor. Dolayısıyla şu andaki genel görüntüye baktığımızda, bizim yaşadığımız bu sıkıntının hammaddenin ihraç edilmesinden kaynaklandığı görülüyor. Türkiye'nin tamamında özellikle demir çelik ürünlerinde, suntada, süngerde sıkıntı var. İhracatımızı sadece bitmiş ürün olarak düşünmememiz lazım. Hammaddeciler de ihracat yapıyor. Hammaddeciler yönlerini yurt dışına çevirince hem fiyatlar suni olarak artmaya başladı hem de talep olduğunda iç piyasaya verilecek mal da bulunamıyor. Dolayısıyla yetkililerin bir an önce konuyu iyi irdelemesi hem hammaddeyi ihraç edenleri mağdur etmeyecek hem de üreticiyi sıkıntıya sokmayacak bir orta yol bulması lazım."

PASAPORT VE VİZE KONUSUNDA SIKINTI YAŞIYORUZ

İş insanları ve sanayicilerin, yurt dışı çıkışlarında konsolosluklarda sorun yaşadığını da belirten Sabuncu, "Bazı sanayicilerimiz pandemi süreci başlamadan önce yurt dışına çıkış için bazı başvurularda bulundu ancak süreç başlayınca hem yurt dışına çıkamadılar hem de evrakları konsolosluklarda kaldığı için işlem yapamadılar. Vizeyi alsalar alamıyorlar, pasaportları orada kaldı. Bir çözüm bulunması lazım ki; vize alınacaksa vize işlemlerimizi yapıp yurt dışına gitmeliyiz, alınmayacaksa evraklarımızı geri alabilmeliyiz. Örneğin, pasaportunuz var X konsolosluğa vermişsiniz; o konsolosluk vizeyi vermiyor, pasaportu da vermiyor. Öte yandan başka bir ülkeye gitme ihtimaliniz varken pasaportunuz olmadığı için oraya gidemiyorsunuz bu defa." şeklinde konuştu.

YEŞİL PASAPORT SAYISI ARTIRILMALI

Öte yandan, yeşil pasaport hakkının 1'den 2'ye çıkarılması gerektiğine de dikkat çeken Sabuncu, "İşyeri sahibisiniz, yurt dışına yanınızda pazarlamacınız yahut dış ticaret biriminden bir ekip arkadaşınızla gideceksiniz ancak bir yeşil pasaport hakkınız var. Yeşil pasaportu patron alsa elemanı bekliyor ve bir takım mevzuatlardan geçiyor, yahut elemana verseniz işveren olarak siz ayrı ayrı mevzuatlara takılıyorsunuz. Keşke, kriterlere uyan firmalara bir değil de, iki yeşil passaport hakkı verilse." ifadelerini kullandı.

Selma Kara - Muhammed Kösedağ

Bakmadan Geçme