PROFESYONEL KAYAKÇILAR DAHA ÇOK YARALANIYOR

Kayseri Acıbadem Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Özgün Erçeltik, sanılanın aksine, profesyonel olarak kayak sporu ile uğraşanların, amatörlere göre daha fazla yaralanmaya maruz kaldıklarını söyledi.

Kayseri Acıbadem Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Özgün Erçeltik, sanılanın aksine, profesyonel olarak kayak sporu ile uğraşanların, amatörlere göre daha fazla yaralanmaya maruz kaldıklarını söyledi.
Profesyonel kayak sporcularının, sınırlarını daha fazla zorlamaları nedeniyle amatörlere oranla daha fazla yaralanma ile karşı karşıya kaldığını belirten Dr. Özgün Erçeltik, “Kayak yaralanmaları daha çok 20 ile 40 yaş arasında görülüyor. Çünkü kayak yaparken de board yaparken de kendi sınırlarını en çok zorlayan insanlar bu yaş grubundakiler. Amatör ya da daha ileriki yaşlarda da yaralanmalar görülüyor ama bunlar daha çok sınırlarını zorlamaya bağlı olarak bu işi profesyonel yapan insanlarda görülüyor” dedi.

“Kayak yaparken diz yaralanmalarına daha sık rastlanıyor”
Kayak yaparken en çok ön çapraz bağ, board da el bileği yaralanmaları görüldüğünü ifade eden Dr. Erçeltik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kayak botları ayak bileği ve üzerine kadar bizi koruduğu için ilk olarak açıkta kalan ve korumasız kalan yer dizlerimiz oluyor. Kayarken ki dönmeler ya da birtakım ekipmana bağlı problemler yaşadığımızda ön çapraz bağ yaralanmaları yaşanabiliyor. Ön çapraz bağlar kendi kendini tamir edemiyor. Bu nedenle mutlaka ameliyat gerektiriyor ve ciddi bir iş gücü kaybı ve maliyeti de beraberinde getiriyor.

Board da en çok el bileği yaralanmaları görülüyor
Board yaparken iki dizimizi birlikte hareket ettirdiğimiz için çok problem görmüyoruz. Düşerken ellerimizi kullandığımız için el bileği kırıkları görünüyor. Bunlar da bir ya da bir buçuk ay süren askı ya da ameliyat ile tedavi ediliyor. Dolayısıyla kayak yaparken dizlikler, boardda da el bileklerini koruyan aparatlar olmazsa olmazımız.”

İlk müdahale soğuk uygulama olmalı”
Herhangi bir yaralanmada ilk olarak soğuk uygulama yapılmasını öneren Dr. Özgün Erçeltik,
“Elinde bir el bilekliği varsa ve ona rağmen yaralanma yaşandıysa el bilekliği hafif gevşetilmeli ve üzerine buz konulmalı. Elimize karın içerisine sokarak da oranın soğuk olması sağlanabilir. Elimizde el bilekliği yok ve şişme fark ettik hemen yine üzerine kar koyacağız ve herhangi bir malzeme ile sabitleyip en yakın sağlık hizmeti veren yere yetişeceğiz, daha sonrasında da bir ortopedi hekimine başvuracağız. Sabitleme ve soğuk uygulaması standart uygulamalarımız. Diz için de geçerli. Dizin üzerine basmamamız gerekiyor, çevremizdeki insanlardan destek alarak yaralanmayan dizin üzerinde yürümemiz gerekiyor ve bir ambulans çağırıp en yakın sağlık merkezine başvurmamız gerekiyor” diyerek sözlerini tamamladı. İHA

Bakmadan Geçme