Sağlık çalışanlarından iş bırakma eylemi: 'Haklarımızı verin'
Türk Sağlık-Sen sağlık çalışanlarına ek zam talebinde bulunarak bir günlük iş bırakma eylemi düzenledi. Kayseri Şehir Hastanesi'nde düzenlenen eylemde konuşan Türk Sağlık-Sen Kayseri Şube Başkanı Kamil Ünal, 'Kimsenin aldığı zamma bir şey demiyoruz fakat bir zam yapılacaksa bu zam hepimizi kapsamalıdır. Çalışanların hakkını verin.' dedi.
Türk Sağlık-Sen Türkiye genelinde aldığı kararla bir günlük iş bırakma eylemi düzenleyeceğini duyurmuştu. Kayseri Şehir Hastanesi'nde düzenlenen eyleme katılan sağlıkçılar burada taleplerini dile getirirken, 1 gün boyunca acil sağlık hizmetleri dışında sağlık hizmeti vermediler.
“Bizi bölmeye kimsenin gücü yetmez”
Verilen zamlardan tüm sağlık çalışanlarınının yararlanması gerektiğini vurgulayan Türk Sağlık-Sen Kayseri Şube Başkanı Kamil Ünal, “Hepinizin bildiği gibi 2 Aralık perşembe günü sağlık çalışanlarına yapılan ayrımcılığı kınamak için Türk Sağlık-Sen Genel Merkezi tarafından 3 Aralık cuma günü işe geç başlama eylemi 6 Aralık pazartesi günü ise işe gelmeme eylemi kararı alınmıştı. Sizlerin de çok kıymetli katkılarıyla 3 Aralık cumartesi günü Kayseri Şehir Hastanesi Başhekimliği önünde sabah saatlerinde toplanarak bir saatlik işe geç gelme eylemini gerçekleştirdik. Bugün de 6 Aralık günü tüm Türkiye genelinde olduğu gibi tüm sağlık kurum, kuruluşlarında acil servisler acil ameliyathaneler, yoğun bakımlar ve 112 acil ambulans hizmetleri hariç olmak üzere tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında Türkiye genelinde bir günlük iş bırakma eylemi yapıyoruz. Bu eylemde biz ne istiyoruz? Bunu buradan bir defa daha ifade etmek istiyoruz. Sağlık bir ekip işidir. Doktorundan, hemşiresine, yardımcı hizmetleri sınıfına, memurundan, tüm çalışanlarına sağlık, büyük bir ailedir. Bu ailenin içerisine nifak sokmak isteyenlerin çabaları beyhude çabalardır. Doktorlar da bu zamdan yararlansın. Hemşire kardeşlerimiz de yararlansın. Hizmetler sınıfındaki de yararlansın. Sağlık hizmetleri sınıfındaki de yararlansın. Memur kardeşlerimiz de yararlansın. Şoför kardeşlerimiz de yaralansın. Yardım hizmetli kardeşlerimiz de yararlansın. Biz bir bütünüz ayrılamayız. Bölmeye, parçalamaya, ayrıştırmaya kimsenin gücü yetmez. İnşallah yetmeyecektir diyorum. Bu vesileyle buradan bir kez daha ifade ediyoruz. Sağlık bir bütündür, ayrılmıştır olamaz. Zam yapılacaksa tüm sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde zam yapılmalıdır.” dedi.
“Doktorlarımızın zammına kimse bir şey diyemez”
Açıklanan enflasyon rakamlarında tutarsızlık olduğunun altını çizen Başkan Ünal, “Verdiğiniz zam zaten açıklanan enflasyon oranlarıyla artık üçe hiç sayılamaz bir hal aldı. TÜİK'in açıkladığı enflasyon yüzde yirmi ama maalesef mutfakta yangın yeri, yangın başını almış gidiyor. Ama ne hikmetse enflasyon oranı yüzde yirmi gibi bir komik hal alıyor. Bakın bunu açıklanan yeniden değerleme oranı bile kendi kendini hiçe sayıyor. TÜİK yüzde yirmi bir enflasyon diyor ama yeniden değerleme oranı. Yani vergilere, harçlara her türlü vergiye, her türlü trafik cezasına yapılan zam oranı yüzde otuz altı, enflasyon yüzde yirmi bir ama memura reva görülen zam oranı iki bin yirmi iki için yedi artı beş. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Şimdi bir günde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde alelacele yasallaştırıp bize ayrımcılığa iten düzenlemeyi buradan bir kez daha kınıyoruz.” diye konuştu.
“Haklarımızı verin”
Sağlık çalışanlarının haklarının verilmesi konusunda mücadeleyi bırakmayacaklarını söyleyen Ünal, “Doktorlar sağlık çalışanlarının ayrılmaz bir parçasıdır. Doktorlarımızın aldığı zamma kimsenin ne bir söz söylemeye ne de bir ifade kullanmaya kesinlikle hakkı yoktur. Ama bunun yanında bir zam yapılacaksa sağlıktaki hemşire arkadaşlarımızı, ebe arkadaşlarımızı laboratuvar röntgen teknisyenlerine anestezi teknisyenlerini şoförlerimizi, idareli çalışan memur arkadaşlarımızı yardımcı hizmetli arkadaşlarımızı unutmak neyin nesi? Bir zam yapılacaksa hepimize zam kapsamalıdır. Bu manada buradan yirmi Aralık sonrasına bütçe görüşmelerinin sonrasına bırakılan zam tartışmalarında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne, gazi meclisimizdeki milletvekillerimize sesleniyoruz. Yaklaşık yirmi dört aydır Mart iki bin yirmiden beri kovidle savaşan, cephede en önde mücadele eden sağlık çalışanlarının verin. Haklarını verin, haklarını verin. Türk Sağlık-Sen olarak sağlık çalışanları bir bütündür. Sağlık hizmetleri bir ekip işidir. Biz de sağlığa bir bütün olarak bakarız. Çalışanlarımıza da bir bütün olarak bakarız. Ne ayrımcılığı kabul ederiz ne de ekonomik kayıplarını görmezden geliriz. Çünkü Biz Türk Sağlık Sen'iz, Türk Sağlık Sen açısından sağlık çalışanlarının hepsi bizim için ayrı birer değerdir.” ifadelerini kullandı.
“Biz alanlardayız, siz neredesiniz”
Araya nifak sokmaya çalışanların çabasının beyhude olduğunu aktaran Türk Sağlık-Sen Kayseri Şube Başkanı Kamil Ünal, “Bu manada birileri nifak sokmaya çalışıyorlar. Çabaları beyhudedir. Bakın 3 Aralık Cuma günü Ankara'da Gazi Üniversitesi önündeki yapılan eylemde sağlık çalışanlarının ateşi ateşle alkışla söndürülemez bir mizanseni yaptık. Ama tüm sağlık çalışanlarını temsil ettiğini söyleyen sözde bir sendika maalesef bu yanan ateşe yanan ateşine Antalya'da eğlenirken yakalandılar. Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali oradaki sağlık çalışanı, yanan sağlık çalışanının maketini başka yönlere sokup kendi yanlışlarını da algı yönetimiyle başka tarafa sokmaya çalıştılar. Ama yalancının mumu yatsıya kadar yanar misali oradaki yaptıkları eğlenceler uçak dolusu kişilerle katıldığı toplantılar gün yüzüne çıkınca ne yapacaklarını şaşırdılar. Efendime söyleyeyim sosyal medyada yayınlanan bu bildirilerin kendi kendileriyle ilişkisi olmadığını ifade etmeye çalıştılar. Ama yalan gün yüzü gibi ortaya çıktı. Bakın sendikaların er meydanları alanlardır dedik. Alanlarda da yüreği yetenlerle ilerledik. Ve işte alanlara yüreği yeten koca yürekli Türk Sağlık Sen üyeleri indi. Biz alanlardayız. Ey sarı sendika! Siz neredesiniz? Tabii ki Alanya'da, Antalya'da beş yıldızlı otellerde güya bulunduğunuz yerde sağlık çalışanlarının haklarını savunmaya çalışıyorsunuz. Yok öyle bir şey. Sağlık çalışanlarını kandıramazsınız. Gücünüz yetiyor, yüreğiniz yetiyorsa sizleri alanlara bekliyoruz. Öyle beş yıldızlı otel köşelerinde ahkam kesmekle bu iş olmuyor. Yüreğiniz varsa, cesaretiniz varsa ağa babalarımızdan izin alabiliyorsanız alanlara çıkın da görelim. Türk Sağlık Sen geçmişte alanlardaydı. Şimdi de alanlarda, gelecekte de alanlarda olacak inşallah. Alanlar er meydanıdır. Er meydanına Türk Sağlık Senliler gibi yüreği yetenler iner. Yüreği yetemeyenler de beş yıldızlı otel köşelerinde ahkam keserler.” diye konuştu.
>>Selma Kösedağ