Sivas'tan Kayseri'ye Geldi – Kadın Döner Ustası Oldu

Kayseri'de Hunat Mahallesi'nde bulunan bir dönercide, döner ustası olan Metine Göktürk, iki yıl önce başladığı işinde, azmi ile kısa sürede ustalığa kadar yükseldiğini belirterek; Çabaladım ve başardım. Kendi ayaklarımın üstünde durdum' dedi.

‘Çabaladım ve başardım'

Göktürk, ne iş yapacağını bilmeden başladığını ve zamanla ustalaştığını belirterek; ‘İş arıyordum ve bir tanıdığımın yönlendirmesiyle buraya geldim. Ne iş yapacağımı bilmeden başladım ve şimdi iki yıldır burada çalışıyorum. Bu işi severek yapıyorum. İlk başlarda ustam döner bıçağını elime vermedi, ama ben kendim aldım ve yapmaya çalıştım. Çabaladım ve başardım. Kendi ayaklarımın üstünde durdum' ifadelerini kullandı.

‘Ustam en büyük destekçim oldu'

Göktürk, en büyük destekçisinin ustası olduğunu belirterek; ‘Beni ezdirmedi, her zaman savundu. Burada yabancıydım ama şimdi kardeş gibi olduk' dedi. Başlarda zorlandığını, birkaç kez çalışırken kolunun yandığını anlatan Göktürk; ‘Döneri ilk keserken yapamayacağımı düşündüm ama sonra kendime güvendim. Gerçekten işime âşık oldum. İşe başladıktan 3 ay sonra döner ustası oldum. Beni de burada çok sevdiler ve buradan çıkmak istemedim' diye ekledi.

‘Erkekten oluyor da bayanlar niye olmasın?'

İnsanların kendisini gördüğünde kadın döner ustası olmasına şaşırdığını söyleyen Göktürk şu ifadelere yer verdi; ‘İlk başta insanlar bayan döner ustası olur mu diye karşıladılar. Dedim ki, erkekten oluyor da bayanlar niye olmasın? Kendime güvendim ve bayan ustası oldum. Şimdi ise çok seviyorlar beni, özellikle öğrenciler… Kayseri insanı tuhaf, bayanım diye beni ters karşıladılar, Ama gayet güzel de oluyor.'

‘Kadınlar işine daha sadık'

Metine Göktürk'ün çalıştığı iş yerinin sahibi olan Yavuz Kürşat, 8 yıl önce Hatay'dan Kayseri'ye gelip baba mesleğini devam ettirdiğini belirtti. Kürşat, işletmesinde kadın çalışanları tercih ettiğini vurguladı ve şu ifadeleri kullandı; Benim başka yerlerde de şubem var ve hepsinde kadın çalıştırırım. Çünkü kadınlar işine daha sadık. Gelen müşteriye daha saygılılar. Agresif davranışları olmuyor. Erkekler en ufak bir şeyde müşteriye ya da işverene söylenmeye başlıyor. İşlerin tam yoğun olduğu, para kazandığımız dönemde ise çocuk hasta, karım hasta, ben hastayım, başım ağrıyor gibi bahanelerle iş arayışına giriyorlar. 10 lira fazla para verseler başka bir yerde iş bulsalar, 'Artık ben gelmeyeceğim' diyorlar. Ama bayanlarda o yok. Bayanlar işini sevdi mi, çalıştığı yerde huzur ve mutluluğu buldu mu, 10 lira, 20 lira fazla da verseler gitmez, tenezzül etmez.'

‘Kadınlar daha özverili'

Kürşat, kadın çalışanların iş yerine ve işlerine olan bu özverili tutumunu önemsediğini ve her kadının kendi ayakları üzerinde durması gerektiğini vurgulayarak; ‘bir bayan rahatsız da olsa iş yerindeki işi yapacak kimse yoksa, işi aksamasın diye muhakkak iş yerine uğrar. Elinden geleni yapmaya çalışır. Yapamıyorsa zaten ben gerekirse hastaneye götürüyorum veya evine yolluyorum. Ama yani bu bir özveridir. Bayanlarda özveri var. Her bayan kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Hiçbir zaman bir erkeğe muhtaç olarak yaşamamalı. Şimdi bayanları herkes takdir ediyoruz der. Ama aslında takdir etmezler. Ben genelde bayanlarla çalışmayı bayanlarla Arkadaş olmayı daha çok seviyorum. Çünkü arkadaşlıkları da ve çalışma hayatlarındaki prensipleride daha mertçe oluyor...' dedi.