'Sürpriz etkisi oluşturacak silahlarımız olmalı'

Savunma Sanayii Başkanlığı Başkan Yardımcısı Serdar Demirel, dünyanın nüfusunun gittikçe çoğaldığını ve kaynakların tükenebildiğini söyleyerek, “Geçenlerde baktım dünya nüfusu acaba nerelerde diye. 8 milyara yaklaşmış görünüyor şu anda. 80'li yılların iki katını da geçmişiz ve artıyor. Dünyanın kaynakları nereden nereye gelmiş diye baktığımız zaman kaynaklarda artı yönde bir değişme yok. Tarımsal araziler, belki yeni tarım teknolojileri biraz daha artabilir. Enerji ciddi bir sıkıntı, orada da bir değişiklik yok. Bu bizi şuraya götürüyor, eğer ki kaynaklar sınırlıysa ve nüfus da sürekli artıyorsa artık orası çok güvenli bir yer değildir. Daha güvensiz hale geliyordur ki dünyadan bahsediyoruz. Bunu biz bir müddet sübvanse edebildik. Varşova Paktı ve NATO vardı. Bu ikisi arasında savaş çıkması kıyamet kopması demekti. Filmler yapıldı, çalışmalar yapıldı nükleer savaş nereye gidebilir, insanlık yeryüzünden silinebilir diye. Sonuçların bu kadar ağır olması da yıllardır dünyada böyle bir savaş çıkmasını da önledi aslında. Yıllarca bir silahlanma yarışı vardı, herkes silahlandı ve bir tarafa yığdı. Fakat hiçbir zaman kullanmayı aklından bile geçirmedi” dedi.

Demirel, dünyanın artık güvensiz bir yer haline gelmeye başladığını ve savaşa hazır olunması gerektiğini söyleyerek, “1990'ların sonunda Berlin Duvarı yıkıldı, bambaşka bir dünya düzenine geçtik. Hepimiz çok sevindik artık dünya daha güvenli bir yer, nükleer savaş tehlikesi yok dedik. Hatta uzun müddet hep silahlanmaya ne gerek var sorusu soruldu. Uzun müddet biz de bunun sorgulamasını yaptık aslında, gerek yok mu diye. Fakat maalesef son yaşadığımız 5-10 yıl bize aslında dünyanın çok daha tehlikeli bir hale geldiğini gösterdi. Bugün eğer ki azalan kaynaklar içerisinde yeterli gücünüz yoksa ciddi bir tehlike altındasınız. İsmini vermeyelim, bir ülke yakın zamanda topraklarının önemli bir kısmını tek kurşun dahi sıkmadan veriyor. Fakat geçen zaman süresinde edinilen dersler şu anda dünyanın en büyük süper güçlerinden bir tanesine ciddi bir direniş gösteriyor. Bu da şunu gösteriyor, eğer ki güçlüyseniz o zaman güvendesiniz. ‘Hazır olacaksın cenge, istiyorsan sulhu salah' sözü var. Bu açıdan birilerinin de savunma sanayii alanında çalışması gerekiyor. Özellikle gençlerin ve bilim dünyamızın. Farklı insansız hava araçları, deniz araçları geliştirelim. Robotlara çalışalım, robotik çalışalım. Çünkü dünya artık çok daha güvensiz bir yer ve eğer ki hayatta kalmak istiyorsak ki Türkiye çevresine bakınca ateş çemberi ile çevrili olduğunu görüyoruz. Çatışma olmayan tek bir sınırımız dahi yok. Bizim mutlaka savaşa hazır olmamız gerekiyor. Sürpriz etkisi oluşturacak silahlarımız olması gerekiyor. Bunu da el birliği ile bir milli mesele haline getirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.