Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Şahin:

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, düzenlediği basın toplantısında, okul müdürlerinin tüccar gibi davranmak zorunda bırakıldığını söyledi. Tüketiciler Birliği Binası'nda düzenlediği basın toplantısında konuşan Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin “Eğitim kimsenin görmezden gelip arkasını döneceği bir konu değildir. Sadece bakanlık ve sendikaları değil a'dan z'ye bütün vatandaşları ilgilendiren, bağlayan ve etkileyen bu konuda tek karar verici mekanizma bakanlık olamaz. Davul okul müdürleri ve velilerin boynunda ama tokmak ve düdük bakanlığın elinde bulunuyor. Milyonlarca veli çocuğunu devlet okullarına gönderiyor. Peki, bu okulların fiziki şartları ve eğitim durumları yeterli mi? Elbette, Hayır. Milli Eğitimin müfettişleri gelip okuldaki eksiklikleri inceliyor ve bunları tamamlayın diyerek gidiyor. Okul müdürlerinin istediği ödenek bakanlık tarafından veriliyor mu? Hayır. Adeta, başınızın çaresine bakın deniliyor. Okul müdürü başının çaresine nasıl bakacak? Cami önlerine mendil mi serecek. Okulun duvarlarına reklam mı alacak? Ne yapacak? Yükleniyor velilere. Kayıt parası, aidat parası gibi" ifadelerini kullandı. 'Bakanlık kayıt parası almak yasak dediği için veliler vermeye yanaşmıyor' diyen Şahin, konuşmasını şöyle tamamladı: "Sınıfta kayıt parası ya da aidat veremeyen çocukların psikolojisini bir düşünsenize. Veliler şikayetçi oluyor müfettiş tekrar geliyor. Şimdi bir kıyafet pazarlığı çıktı da okullar biraz nefes alma şansını yakaladı. Mesela, okulun kıyafetlerini yapmak üzere bir firma ile anlaşılıp, sen yap ama bizi de gör denebilir. Deniyor demiyorum bakın denebilir diyorum. Hele bir de öğrenci sayısı çoksa pazarlık kozunuz da artar. İyi pazarlık yapmışsanız satış fiyatına karışamazsınız. İstediği fiyata satıp bedelini veliye ödetirsiniz. Kayıt parası yasak ama fazlasıyla yine velinin cebinden çıkacak. Fiyatı çok yüksek çekemeyen mağazalar kaliteden kısacaklar ve öğrencinin kıyafeti ilk dönemle beraber kullanılamaz hale gelip tekrar alınacak. Bu reva mı şimdi? Milli Eğitim Bakanı çocuğunu devlet okuluna göndermiş olsaydı bu sorunları bilirdi. Milletvekillerinin çocukları devlet okulunda okusalar bu sorunlar çözülürdü. Onları geçtik İl Milli Eğitim Müdürlerinin kaç tanesinin çocuğu devlet okullarına gidiyor? Çocuğu özel okullara giden müdürlerin kaç tanesi ücret ödüyor? Sayın Bakan lütfen okul müdürlerini eğitimle ilgilenecek noktaya taşıyın, ticaretle değil."