Uluslararası Ceza Mahkemesi belgeleri yollamadı
İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, Mavi Marmara saldırısıyla ilgili Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Türkiye'den istediği belgeleri bazı bürokratların Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a rağmen göndermediğini söyledi.
İlim Yayma Cemiyeti Kayseri Şubesi tarafından düzenlenen 'Adanmış Gençlik ve Şehit Furkan Doğan' programına İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, Mavi Marmara şehidi Furkan Doğan'ın babası Ahmet Doğan ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda konuşan İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, 'Dikkat ederseniz her Mavi Marmara'nın yıl dönümünde gençler olarak meydanları doldurun diyoruz. İsrail anlık takip ediyor. Çünkü Türkiye'yi kaybetmek istemiyorlar. Türkiye'yi bugüne kadar kendi arka bahçesi olarak gördü. Türkiye'yi kendi çalışma alanı olarak gördü ama Mavi Marmara ve diğer çalışmalarla birlikte Türkiye'yi kaybettiğini fark etti. 4 yıldır öyle atraksiyonlar yaptı ki Türkiye ile İsrail ilişkilerini tekrar kurgulamak istedi. İsrail'in içerisinde Yahudi olan ve siyonizme karşı olan boykot grupları var. Bu gruplar kültürel anlamda yapılan tüm çalışmaları da boykot ediyor. Kayseri'de bir boykot ettik diye aleyhimize dava açıldı. Yani bu aleyhimize dava açan zihniyet İsrail'in işgal edilmiş Filistin topraklarındaki sözde örgüt İsrail'in içindeki Siyonist karşıtı Yahudiler kadar bile duyarlı olamadı. Allah'a şükür burada beraat ettirme zorunda kaldılar. Çünkü kalabalık şekilde bu meydanları doldurduk' diye konuştu.Yıldırım ayrıca, 'Şimdi İsrail başka bir heves peşinde. 'Anlaşma yapalım' diyor. Nasıl anlaşma yapalım? 'Biz sizden özür diledik. İşte 3 kuruş tazminatta vereceğiz. Bu arada doğalgazımız var. Doğu Akdeniz'de çıkıyor. Onu da sizin üzerinizden göndereceğiz ama anlaşma yapalım' diyor. Amerika ne diyor? 'Ortadoğu'daki en büyük problem Türkiye-İsrail ilişkilerinin olmamasıdır' Yani Amerika İsrail'e 'Türkiye ile aranızdaki anlaşmayı yapın. Biran önce doğalgazı çıkartalım. Bu doğalgazı dünyaya satalım' diyor. Tamam da Mescid-i Aksa'da Kur'an-ı Kerimi yere kim attı? Bu kadar Filistinliyi öldürenlerin gelip Türkiye'de eli kolu sallayarak gezmesine razı mısınız? İsrail zannediyor ki biz sessiz kalacağız. Şuanda ne yazık ki bu anlaşmayı yapmak için kendine uygun 3-5 bürokrat bulmuş' şeklinde konuştu.'Mavi Marmara'dan sonra milyonlarca gencimiz yetişti' diyen Yıldırım, 'Dünyanın neresine giderseniz gidin Gazze limanına ulaşamayan Mavi Marmara dünyanın bütün limanlarına ulaşmış. Hepsi Siyonist karşıtı olarak ulaşmış ve herkes İsrail'in ne olduğunu çok iyi biliyor. Şunda Amerika'da dahil halkın yüzde 30'u siyonizme karşı hareket haline geçti. Avrupa'da yine öyle. Hiç tereddüt etmeyin Allah nasip ederse çok kısa bir süre içerisinde biz gerçekten Mescid-i Aksa'da özgürce namaz kılacağız. Buna tüm yüreğimle inanıyorum. Allah biz yaşarken bunu göstersin diye dua ediyorum' ifadelerini kullandı.Sözlerini sürdüren Yıldırım, 'Uluslararası Ceza Mahkemesi şu kararı verdi; 1-Burada bir savaş suçu işlenmiştir. 2- Kasten adam öldürmüştür. Bunu kabul ettiler. 3- Kasten yaralama var. Bunu kabul ettiler. 4- İşkence yaptılar. Bu da kabul edildi fakat sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a rağmen görevli bazı bürokratlar Uluslararası Ceza Mahkemesinin Türkiye'den istediği bazı belgeleri göndermediler. Sayın Cumhurbaşkanı devamlı Uluslararası Ceza Mahkemesine 'biz takipçisiyiz' diyor. Sayın Başbakan'da diyor. Peki kendini sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan, halktan ve adaletten üstün gören bu bürokratlar kim? Bu bilgi ve belgeleri neden göndermediler? Bu bilgi ve belgeleri göndermemelerinin sebebi çok önemli. Çünkü Uluslararası Ceza Mahkemesi oraya yazmış, 'Türkiye bu bilgi ve belgeler göndermedi' diyor. O yüzden 'işin yoğunluğu oluşmadığı için bizim yargılama alanımıza girmiyor' diyor. İsrail'i ilk defa avcumuzun içine almıştık. İnşallah bunların hepsi deşifre olacak. Mavi Marmara Siyonistlerin ve Siyonist yandaşlarının deşifre olma alanıdır. Her tarafta deşifre olacaklar. Bizde bunun takipçisi olacağız' diye konuştu.Yapılan konuşmanın ardından Mavi Marmara şehidi Furkan Doğan için yazılan şiirler slayt eşliğinde seslendirilirken, Furkan Doğan'ın babası Ahmet Doğan gözyaşlarına engel olamadı.