Uzman çavuşlar neden kırgın? Başkan sebeplerini bir bir sıraladı…

Tüm Uzmanlar ve Emekliler Derneği (TUZED) Genel Başkanı Ömer Doğan, uzman çavuşların sıkıntılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Uzman çavuşların her türlü fedakârlığı yapmasına rağmen değer görmediğini kaydeden Doğan, acilen mesleki güvence altına alınmaları gerektiğini söyledi. Başkan Doğan konuyla doğrudan ilgili 1 milyon insanın mağdur olduğunu belirtti. Uzman çavuşların kırgın olduğunu söyleyen Doğan, sebeplerini tek tek sıraladı… Detaylar Kayseri Anadolu Haber'de…

1 milyon civarında insan mağdur!

En büyük isteklerinin mesleki bir güvence olduğunu aktaran Tüm Uzmanlar ve Emekliler Derneği (TUZED) Genel Başkanı Ömer Doğan, “Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev yapan 215 bin civarı arkadaşımız var. Emekli olmuş personel sayısı da 35 bin. Baktığınız zaman 250 bin gibi bir rakam var. Bunlar ailesiyle, çocuklarıyla derken 1 milyon civarında bir insanı biz anlatmaya çalışıyoruz. Özlük hakları iyileştirilsin diye uğraşıyoruz. Bunların da en başında mesleki güvence geliyor. Düşünebiliyor musunuz vatan müdafaası için savaşan, şehit olan, gazi olan insanları siz sözleşmeli çalıştırıyorsunuz. Kadrolu şehit oluyorlar. Biz istiyoruz ki uzman çavuşlarımız muvazzaf statüye geçirilsin, mesleki güvenceye sahip olsunlar. Tek amacımız ve gayemiz bu. Biz Türkiye Cumhuriyeti devletinin bu talebi yaptığımız zaman herhangi bir maddi beklentimiz veya maddi bir çıkarımız yok. Yine aynı maaşı almaya devam edecekler. Yine aynı şekilde görevine devam edecekler. Sadece burada siz insana diyorsunuz ki kardeşim git Afrin'e, İdlib'e orada nöbet tut, ay yıldızlı bayrak dalgalansın diye mücadele et fakat kafanın bir tarafında da 'benim sözleşmemi uzatmazlarsa ben ailem ve çocuklarımın nasıl geçimini sağlayacağım. Nasıl bir gelecek hazırlayacağım' düşünceye sahip oluyorlar. Biz istiyoruz ki uzman çavuşlar çalışsınlar, görevlerini yapsınlar vatan müdafaası için her türlü fedakârlığı yapsınlar ama kafaları burada kalmasın. Yani mesleki bir güvenceleri olsun istiyoruz. En büyük isteğimiz, mağduriyetimiz bu yönde” diye konuştu.

Atama yönetmeliği yok!

Uzman çavuşların bir atama yönetmeliğinin olmadığını belirten Doğan, “Bunun dışında yine atama yönetmeliği yok bu arkadaşlarımızın. Düşünebiliyor musunuz siz bir uzman çavuşla evleniyorsunuz, adamı gördüğünüz yok. Yılda 30 gün görürseniz görüyorsunuz. Onun haricinde yıllarca adamı görmüyorsunuz. Çocuğunuz oluyor çocuk baba şefkati ve sevgisinden mahrum büyüyor. Biz istiyoruz ki zaten anayasamızın 41. maddesinde açık hükümleri aile birlikteliği, aile bütünlüğü çok önemli. Bu bütünlüğün sağlanması için de uzman çavuşların bir atama yönetmeliği yazılarak yani tabi ki de görevlerini yapsınlar ama bunlarda insan oldukları için ailesiyle sevdikleriyle vakit geçirip stres atsınlar, dinlensinler. Sonra tekrar görevlerine gittiği zaman başarılı bir şekilde mücadele etsinler istiyoruz” dedi.

Eğitim süreleri çok kısa!

Uzman çavuşların eğitim sürelerine de değinen Başkan Doğan, “Bunun dışında yine uzman çavuşlar çalışıyorlar. Eğitim süreleri çok kısa yani 4 ila 6 aylık bir eğitimle göreve başlıyorlar. Biz istiyoruz ki ülkemizin ve dünyanın gelmiş olduğu bugünkü şartlarda eğitim seviyeleri çok yükseldi. Uzman çavuşların da büyük çoğunluğu lisans, ön lisans mezunu. Bu arkadaşlarımızın biz hem astsubay statüsüne geçirilirken hem de okulda aldıkları eğitimin iki yıla yükseltilmesini, bir meslek yüksekokulu adı altında milli savunma üniversitesi bünyesinde böyle bir okulda eğitim görerek göreve başlamalarını istiyoruz. Bu şekilde olursa hem Türk Silahlı Kuvvetleri daha nitelikli, daha yetişmiş, daha donanımlı personellere sahip olacak, hem de uzman çavuşlar görevlerinde daha başarılı olacaklar. En büyük sıkıntılarımızdan biri de bu” ifadelerini kullandı.

Astsubaylığa geçirilme süresi çok düşük!

Uzman çavuşluktan astsubaylığa geçirilme sürelerinin çok düşük olduğunu aktaran Doğan, “Biz bu sürenin yükseltilmesini istiyoruz. Şuanda yüzde 4lerde yüzde 5lerde. Sizin elinizde bir sürü nitelikli yetişmiş personel var. Bunların bir çoğu ön lisans ve lisans mezunu. Hain darbe girişiminden sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nde 30 bin civarında astsubay ihraç edildi. Bu açı siz bünyenizde bulunan yetişmiş personelden karşılayabilirsiniz. Ama devletimiz dış kaynaktan alım yapıyor. Bu da kışla içerisindeki personeli olumsuz yönde de etkiliyor. Çünkü ben yetiştim diyor. Ben bu donanıma sahibim ama devletim beni görmüyor diyor. Yani böyle olduğu zaman hem siz personelinizi küstürmemiş olursunuz. Hem de nitelikli bir astsubay almış olursunuz. Yani mesleği bilen 4 yıldır, 5 yıldır sizin emrinizde olan araziyi bilen coğrafi şartları bilen, silahı kullanmasını bilen askerliği bilen, yetişmiş personeliniz sizin elinizin altına hazır olmuş olur” diye konuştu.

Sözleşme belası mobbing olarak dönüyor!

Başkan Doğan sözlerine şu şekilde devam etti, “Bir de 7 yıl hizmeti tamamlayan uzman çavuşlara devletimiz devlet memuru olabilme hakkı tanımıştı çok önceden. İşte belediyelerde çalışabiliyorlar. Valiliklerde çeşitli devlet kurum ve kuruluşlarında 7 yılını tamamlayan arkadaşlarımızın büyük çoğunluğu da şimdi mesleğe bırakıp, oraya geçiş yapmaya çalışıyor. Sınavsız bir şekilde. Bu da ne yapıyor? 7 yılda zaten bir insan mesleğin zirvesine ulaşıyor. Siz zirveye ulaşmış bir personelinizi kaybediyorsunuz. Bunların önüne geçmek için bizleri muvazzaf statüye alırlar ise bunun için de çeşitli kriterler koyabilirler. Nasıl ki astsubay olabilmek için dört hizmet yılını tamamlamak gerekiyorsa nasıl ki uzman jandarmalarda ve sözleşmeli subay ve astsubaylarda 9 yılını tamamladıktan sonra bir sınava tabi tutup başarılı olan personelin muazzam statüye geçiriyorlarsa uzman çavuşlara da böyle bir kriter koyabilirler. Bunu yaptıkları zaman ne olur? Uzman çavuşların bir hayali ve hedefi olur. Siz hayali bir hedefi olmayan bir insanı bıraktığınız zaman ne kadar verim alabilirsiniz? Ama üst düzey bir performans bekliyor iseniz ve bu insanlardan verim almak istiyorsanız bu insanlara bir hedef sunmalısınız. Yine 4 yıllık personel tamamlayan personel astsubay olamaz ise muvazzaf statüye geçmek için bir sınava tabi tutulup başarılı olanlar muvazzaf statüye geçirirse bu defa yeni başlayanlar ve başlayacak olanlar ne yapacaklar? Kendilerini biraz daha motive edecekler. Görevlerinde daha başarılı olacaklar. Kendilerini yetiştirecekleri eğitim seviyesini yükseltecekler. Bu da hem uzman çavuş camiasına hem de Türk Silahlı Kuvvetleri'ne değer katacaktır. Yani uzman çavuşların ayrılmalarındaki en büyük sebeplerden bir tanesi atama yönetmeliğinin olmayışı. Sözleşme belası, amir baskısı bu da baskı ve mobbing olarak personele geri dönüyor. Bunlar uzman çavuşların Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ayrılmasına sebebiyet veriyor” dedi.

>>Selma Kan- Hilal Tekeoğlu