Yıldırım: '21. yüzyılı Türkiye'nin yüzyılı yapacağız'
Gittikleri her yerde coşkuyla, muhabbetle, sevgiyle karşılandıklarını ifade eden Başbakan Binali Yıldırım, meydanların 'Evet, evet' diye bağırdığını söyledi ve 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile 21. yüzyılı Türkiye'nin yüzyılı yapacağız' dedi.
Güçlü Türkiye, istikrar ve istikbal için var olduklarının altını çizen Yıldırım, "Sinop kararını çoktan vermiş. Sinop hayırcılara zaten diyeceğini demiş. Sinoplu Diyojen, 'Gölge etme başka ihsan etmem.' diyor. Biz de 'Muhalefet partileri, gölge etmeyin sizden başka ihsan istemiyoruz.' diyoruz." ifadelerini kullandı.
Sabahattin Ali'nin Sinop Cezaevi'ndeyken yazdığı "Hapishane" şiirinden dizeler okuyan Yıldırım, hiçbir lafa aldırış etmeyeceklerini, işlerine güçlerine bakacaklarını dile getirdi.
Yıldırım, omuzlarındaki sorumluluğun farkında olduklarını, gece gündüz, yakın uzak, sıcak soğuk demeden iş ve hizmet ürettiklerini, bugüne kadar girdikleri her seçimde vatandaştan güç alarak iktidara geldiklerini ifade etti.
Alandakilerin "Recep Tayyip Erdoğan" sloganları üzerine Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın selamını meydandaki vatandaşlara iletti.
Geride kalan 15 yılda Türkiye'ye çok büyük eserler kazandırdıklarını anımsatan Yıldırım, Marmaray, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, hızlı tren, tünel ve köprü projelerinden örnekler verdi.
Samsun'dan Sinop'a önceden 4 saatte gelindiğini, şimdi bu yolun bir saatte alındığını anlatan Yıldırım, "Onlar konuşur, AK Parti yapar. Yine konuşmaya devam ediyorlar. Bunlar istemezük tayfasından. Bunlar nerede hayırlı bir iş varsa dilleri alışmış 'Hayır' diyorlar. Köprü, tünel, havalimanı yapacaksın 'Hayır', şehir hastanesi, bölünmüş yol yapacaksın 'Hayır' diyorlar. Size bir kopya vereyim. O köprüler, o tüneller yapılınca bu hayırcılar herkesten önce geçer. Bunu da unutmayın. Yapıncaya kadar 'Hayır, hayır hayır'. Ondan sonra bir bakmışsın herkesin önüne geçmiş. Varsın onlar da geçsinler." ifadelerini kullandı.
Yıldırım, esnafı, çiftçiyi, işçiyi, memuru, bütün çalışanları düşündüklerini, hepsine hizmet getirdiklerini aktardı. Sanayiciyi, işvereni, yatırımcıyı, girişimciyi de düşündüklerini vurgulayan Yıldırım, onlar için istikrarı muhafaza ettiklerini dile getirdi.
Her mezhepten, her etnik gruptan, her inançtan insana eşit mesafede durduklarına, özgürlükleri genişlettiklerine, dış politikada dik duruş sergilediklerine dikkat çeken Yıldırım, "Teröre karşı asla taviz vermedik, mücadele yürüttük. Ne yaptıysak milletimiz için, sizin için yaptık. Çocuklarımızın, kadınlarımızın geleceği için yaptık. Sorunları torunlara havale etmedik." ifadelerini kullandı.
Yıldırım, Türkiye'ye büyük bir dönüşüm kazandırmak istediklerini, bunun da isminin "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" olduğunu söyledi.
Sistemi neden değiştirmek istediklerini anlatan Yıldırım, Adnan Menderes'in milletin seçtiği ve takdir ettiği bir başbakan olduğunu, Türkiye'nin seçilmiş başbakanının idam sehpasına çekildiğini, iki bakanın da katledildiğini ifade etti.
Yıldırım, CHP zihniyetinin 27 Mayıs darbesinden sonra Türkiye'deki yönetim sistemini değiştirdiğini dile getirdi.
"Milletin yetki verdiği Meclisin yetkilerini budadılar, hükümetin yetkisini kısıtladılar, milli iradenin sesini susturmak istediler" diyen Yıldırım, Menderes'ten sonra gelen bütün hükümetlerin bunun zorluğunu çektiğini kaydetti.
Yıldırım, Türkiye'nin var olan sistemde zaman kaybettiğini belirterek, "Şimdi biz, sizin oylarınızla 2007'de cumhurbaşkanı seçimini halkın yapması şeklinde bir halk oylaması yaptık. Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Baykal diyor ki, 'Anayasa değişikliği öyle iki partinin anlaşmasıyla olmaz'. Bütün partiler anlaşacakmış, öyle olacakmış. Biz de istedik ve dedik ki, 'Buyurun gelin anlaşalım'. Ama nerede bunlarda böyle bir memleket sevdalısı? Her şeye olmaz, her şeye yokuş. Gelmediler, biz de dedik ki 'O halde biz MHP ile bir araya geliriz, bu değişikliği yaparız, Mecliste kararı alırız ve bunu 80 milyonun onayına sunarız'. Şimdi söz milletin, karar milletin. Kararımız evet." diye konuştu.
"Zaten güçlüsünüz, neden sistemi değiştiriyorsunuz, bırakın olduğu gibi kalsın?" şeklinde eleştirileri aktaran Başbakan Yıldırım, "Biz kendimiz için değil, Erdoğan için değil, her doğan için değiştiriyoruz. Biz gelecek nesiller için değiştiriyoruz." dedi.
"GEÇMİŞTEN ALDIĞIMIZ TECRÜBELER VAR"
Yıldırım, AK Parti'nin iktidar olduğu dönemde cumhurbaşkanı ile başbakan arasında bir sorun olmadığını fakat geçmişte sorunlar yaşandığını hatırlattı. Geçmişte yaşanan sorunlardan dolayı çıkan krizlere vurgu yapan Yıldırım, "Bugün sorun yok ama geçmişten aldığımız tecrübeler var." dedi.
Mevcut sistemin iki başlılığı getirdiğini anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
"İki başlı sistem yürümez, çatal kazık toprağa gitmez burada mutlaka milletten iradesini alan tek bir irade olması lazım. Sandıkta şimdi gideceğiz, inşallah evet oylarını vereceğiz, Türkiye'nin 2023 hedeflerine giden aydınlık yolda en önemli kararı vermiş olacağız. Tek adam teranesi tutturmuş, gidiyorlar. Buzluk, Gökırmak, Altınkaya Mahallesi'nde iki tane muhtar mı var? Bir tane muhtar seçiyorsunuz değil mi? Bunlar istiyor ki, bir tane yetmez, iki tane, iki tane yetmez, üç tane muhtar seçin.
Sinop'ta bir tane belediye başkanı var, 'Bu yetmez' diyorlar, 'İki tane olsun' hatta 'Üç tane seçelim' diyorlar. Bunlar bu ara HDP ile çok sıkı fıkılar, eş başkanlığa kafayı takmışlar, onlarda 'Hayır' grubundan, HDP de 'Hayır' grubundan, bunlardan hayır gelmez, memlekete bunlardan zerre kadar hayır gelmez. İstiyorsanız eş başkan seçiniz, Kılıçdaroğlu madem başa çıkamıyor, 7 seçime girmiş, 7'sini de kaybetmiş, yerinde durmaya devam ediyor, yorulduysa yanına bir yedek genel başkan daha seçsin. Bizim bir itirazımız olur mu? Olmaz. Vatandaş kime yetkiyi verdiyse onu tanır."
Yıldırım, mevcut sistemde vatandaşların sadece Meclisi seçebildiğini, hükümeti seçemediğini aktararak, yeni sistemde hükümeti milletin seçeceğini, seçilen hükümetin iki dönem görev yapacağını kaydetti.
Yeni sistemin rejim değişikliği olmadığına dikkati çeken Yıldırım, "Bunun rejim değişikliği olduğunu söyleyen, alçakça, adice bir yalan söylüyor. Bizim rejimimizin adı konmuş. Ne zaman? 1923'te. Cumhuriyet ilan edilmiş, 'Türkiye'nin rejimi Cumhuriyet'tir' denmiş." ifadelerini kullandı.
Rejimi değiştirmek, parlamentoyu, Meclisi lağvetmek, hükümeti alaşağı etmek isteyenlerin, cumhurbaşkanını öldürmek isteyenlerin 15 Temmuz gecesi derslerini aldıklarını vurgulayan Yıldırım, bu süreçte memleketin menfaati, ülkenin geleceği için "Önce memleketim ve milletim" diyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve MHP'li milletvekillerine teşekkür etti.
Yıldırım, "Bizim bu sistemle yaptığımız sadece hükümet sistemini değiştirmektir, daha hızlı işleyen, daha kaliteli bir sistemi hayata geçirmek istiyoruz. Bu yeni sistemle Türkiye'nin ekonomisi daha da fazla büyüyecek, refah daha fazla artacak, yeni fabrikalar, yeni yollar, yeni hastaneler, yeni iş alanları açılacak." dedi.
Yıldırım, bütün kesimlere büyük faydalar sağlayacak cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine PKK'nın, DEAŞ'ın ve FETÖ'nün karşı çıktığını ifade etti. Bu örgütlerin, "Aman ha hayır verin, evet çıkarsa biz bittik" dediklerini dile getiren Yıldırım, "Bunlar, bitecekler. Ne yaparsa yapsınlar, bu memleketten çekip gidecekler. Bu ülkenin güvenliğini, geleceğini karartmaya güçleri yetmeyecek. Yeni sistem ile en çok da bizim terörle mücadelemiz güç kazanacak. Kurumlarımız arasında güçlü işbirliği olacak. Askerimiz, polisimiz, korucumuz için de daha uyumlu bir çalışma olacak." değerlendirmesini yaptı.
Terörle mücadelede işin sonuna geldiklerine işaret eden Yıldırım, "FETÖ'nün inine girdik, hiç müsamaha göstermeden, göz açtırmadan mücadelemiz devam edecek. Terörist başı FETÖ, gelecek hesap verecek. Bölücü örgütle de mücadelemiz aynı şekilde devam edecek." dedi.
Başbakan Yıldırım, bu sistemle ilgili muhalefet partilerinin zihinleri bulandırmak için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını, "Cumhurbaşkanı istediği zaman Meclisi feshedecek" dediklerini aktararak, bunun kocaman bir yalan olduğunu söyledi.
Yıldırım, şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanının Meclisi feshetme yetkisi yok. Cumhurbaşkanı veya Meclis, kendi kendine seçim kararı alabilir. Böyle bir hakkı var. Seçim yenileme hakkı var. Fesih kararı yok. Meclisi feshetme yetkisi bu değişiklik ile gelmiyor. Ne geliyor? Sadece Meclis isterse seçimleri yenileyebiliyor, cumhurbaşkanı da isterse seçime gidebiliyor. Peki, nasıl olacak? Cumhurbaşkanı seçim kararı alırsa Meclis de beraber gidiyor. Meclis karar alırsa cumhurbaşkanı da beraber gidiyor. Çünkü seçim aynı gün yapılıyor. Peki, durup dururken niye seçim kararı alsın? Almazlar. Ne yapacaklar? Oturup anlaşacaklar. Mecburen uzlaşacaklar, kriz varsa çözecekler. Bu sistemin en güzel yanı krizleri ortadan kaldırmıştır. Krizleri ortadan kaldıracak, siyasette uzlaşmayı geri getirecek. Bu sistem ile 21. yüzyılı evelallah Türkiye'nin yüzyılı yapacağız. Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine ulaştıracağız ve bu güzel ülkemizi parmakla gösterilen ülkeler arasına sokacağız."
Meydanda bulunanlara "16 Nisan'a hazır mısınız? Türkiye'yi büyütmeye, Sinop'u büyütmeye var mısınız? Türkiye'yi şaha kaldırmaya hazır mısınız? Türkiye'yi dünyanın 10 büyük ülkesi arasına sokmaya hazır mısınız? Öyleyse ne diyoruz?" diye soran Yıldırım, "Evet" yanıtını aldı.
SİNOP'A 10 MİLYARLIK YATIRIM
Başbakan Yıldırım, Sinop'a 14 yılda 10 milyar liralık yatırımın yaptıklarını, okulları yenilediklerini, bunun üzerine de 444 yeni derslik yaptıklarını anlattı. Sinop'a üniversite kurduklarını, şehre doğalgaz getirdiklerini aktaran Yıldırım, 240 olan yurt kapasitesinin bin 655'e çıktığını, toplam 29 spor tesisi kazandırıldığını, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca 14 yılda ildeki ihtiyaç sahiplerine 350 milyon lira destek sağlandığını, bu sürede sağlıkta bir devrimi Sinop'ta gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Hizmetin milletin ayağına gitmesi, vatandaşların sağlık hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanması için devlet hastaneleri yaptıklarını aktaran Yıldırım, yatırımların devam ettiğini söyledi.
Sinop Atatürk Devlet Hastanesine 250 yatak yeni kapasite ilave ettiklerini bildiren Yıldırım, hastanenin bu şekilde büyütüleceğini, ayrıca Boyabat ve Durağan devlet hastanelerinin yapımının da devam ettiğini anlattı.
SİNOP'TA 14 YILDA 113 KİLOMETRE BÖLÜNMÜŞ YOL YAPTIK
Başbakan Yıldırım, Erfelek ilçesine de yeni bir hastane yapılmasına da karar verdiklerini belirterek, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) ile 14 yılda 90 milyar kaynak ayırarak, Türkiye'nin her köşesini modern konutlarla donattıklarını anlattı. Sinop ve diğer 80 ildeki her vatandaşın ev sahibi olmasını sağladıklarını vurgulayan Yıldırım, ulaştırma alanında iddialarını, somut olarak her ile yapılan büyük eserlerle ortaya koyduklarını söyledi. Yıldırım, 14 yılda ulaştırma alanında Sinop'a en büyük yatırımı yaptıklarına dikkati çekerek, "2002 yılında Sinop'ta bölünmüş yol nedir bilen yoktu, Sinop'ta 14 yılda 113 kilometre bölünmüş yol yaptık. Yolları böldük; hayatları, milleti, gönülleri birleştirdik." diye konuştu.
Karayollarındaki iddialarının havayollarında da geçerli olduğunu ifade eden Yıldırım, 14 yılda 26 olan havalimanı sayısını, 55'e çıkardıklarını ve mevcut havalimanlarını büyüttüklerini ve yenilediklerini vurguladı.
Sinop Havalimanı'nda da 2008'de iniş-kalkış yapan uçak sayısının bir yılda 205, yolcu sayısının da 14 bin olduğunu aktaran Binali Yıldırım, söz konusu rakamların 2015 sonunda bin 72 uçak, 92 bin yolcuya ulaştığını, Sinop nüfusunun yarısını bulduğunu kaydetti.
Denizcilikte de önemli işler yaptıklarının altını çizen Yıldırım, Gerze, Helaldı, Demirciköy balıkçı barınaklarını Sinop'a kazandırdıklarını anımsattı.
Orman ve su işleri alanında 1,1 milyar lira yatırımla büyük eserler yaptıklarını da anlatan Yıldırım, şunları söyledi:
"Sinop'un içme ve kullanma suyunu karşılayan Erfelek Barajını, Saraydüzü Barajını, Dodurga, Karaca, Kurusaray sulamalarını 25 adet taşkın koruma tesislerini hizmete sunduk. Sinoplu çiftçi kardeşlerimize toplam 139 milyon nakit tarımsal destek verdik. Bunlar, Sinop'a kazandırdığımız eserlerin, hizmetlerin sadece birkaçı.
Biz durmayacağız, yavaşlamayacağız, hızımızı kesmeyeceğiz, ülkemiz için, milletimiz için, Sinop için çalışmaya devam, tamam mı? 16 Nisan'dan sonra hızımıza hız katacak, Türkiye'yi birçok alanda yeni eserlerle buluşturacağız. Bunun için çok çalışacağız."
Yıldırım, alanda bulunanlara "Sinop'ta kapı kapı dolaşmaya var mısınız? Sinop güçlü bir şekilde 'Evet' demeye var mı? Sinop, Karadeniz gibi coşacak mı? Sinop Erfelek Şelalesi gibi coşacak mı? Güçlü Türkiye'yi kurmaya hazır mısınız? 16 Nisan'da sandıkları doldurmaya var mısınız?" sorularını yönelterek, "Evet" yanıtını aldı. HABER-FOTO: BAŞBAKANLIK BASIN MERKEZİ