Yorgunluk fizyolojik mi, psikolojik mi?
Baharın gelmesiyle kendini hissettiren yorgunluk ve bunalım hali insanlar üzerinde olumsuz etki bırakırken Uzman Psikolog Sosyolog Efser Selâmet Çelik konu ile ilgili, 'Bahar, keskin bir bıçak gibi geliyorum demez, etkisini yavaş yavaş hissettirir' dedi.
Çelik, 'Bahar tam olarak gelmese de etkisini yavaş yavaş hissettiriyor. Aslında yaşanılan şeyler klasikleşmiş. Baharın gelmesiyle havalar ısındı, insanlar kışlık kıyafetler yerine daha serin tutacak kıyafetler tercih ediyor fakat bahar kış ve yaz arasında bir geçiş süreci olduğu için havalarda ara ara bozulmalar meydana geliyor. Özellikle nisan ayında baş gösteren 'Nisan Yağmurları' örnek olarak gösterilebilir' şeklinde konuştu. 'Tabiri caizse insanlar kurulmuş saat gibiler yaz da olsa kış da olsa sürekli şikayet ediyorlar' diyen Çelik, insanları memnun etmenin zor olduğunu vurguladı.
BAHAR YENİDEN BİR DİRİLİŞE GEBEDİR
Konuşmalarına; 'İlkbaharda vücutta bir diriliş bir uyanma meydana gelir, bahar yeniden bir dirilişe gebedir' diyerek devam eden Çelik, 'Ancak bunun yanı sıra bahar nezleleri ve polenlerin de etkisiyle insanlarda bir kırıklık söz konusu da olabiliyor. Bu yüzden insanlar da depresyona girdim, bunalımdayım gibi ifadeler yaygın olarak kullanılıyor. İnsanların fizyolojik olarak kendilerine iyi bakmaları psikolojik olarak da iyi olmalarını sağlar. Ayrıca insanlar, ilk bahar ve yaz aylarında yaşanılan bunalımdan ve depresyondan çıkıyorlar' şeklinde konuştu. Verdiği bilgilerde, insanların fizyolojik olarak kendilerine bakmaları için bağışıklık sistemlerinin iyi olmasının gerekliliğinden bahseden Çelik, bunun için kış ayından başlanılarak şu tarifi önerdi; 'Zencefil suyunu sıktıktan sonra içine bal katıp, günde 1-2 çorba kaşık içilmelidir. Şeker hastaları içine bal katmadan da içebilirler. Tarifi uygulayan insanların, 1-2 ay çerisinde bağışıklık sistemi güçlenir ve insanlar bahara daha dinç başlarlar.' Çelik son olarak, 'Kış aylarına nazaran ilkbaharda güneş ışığı yoğun bir şekilde etkisini sürdürüyor. Öte yandan dinlenme ve büyüme hormonu için güneş ışığından bol miktarda yaralanmakta fayda var' diyerek sözlerini noktaladı. ÖZEL HABER:HANİFE SARI (STAJYER)
BAHAR YENİDEN BİR DİRİLİŞE GEBEDİR
Konuşmalarına; 'İlkbaharda vücutta bir diriliş bir uyanma meydana gelir, bahar yeniden bir dirilişe gebedir' diyerek devam eden Çelik, 'Ancak bunun yanı sıra bahar nezleleri ve polenlerin de etkisiyle insanlarda bir kırıklık söz konusu da olabiliyor. Bu yüzden insanlar da depresyona girdim, bunalımdayım gibi ifadeler yaygın olarak kullanılıyor. İnsanların fizyolojik olarak kendilerine iyi bakmaları psikolojik olarak da iyi olmalarını sağlar. Ayrıca insanlar, ilk bahar ve yaz aylarında yaşanılan bunalımdan ve depresyondan çıkıyorlar' şeklinde konuştu. Verdiği bilgilerde, insanların fizyolojik olarak kendilerine bakmaları için bağışıklık sistemlerinin iyi olmasının gerekliliğinden bahseden Çelik, bunun için kış ayından başlanılarak şu tarifi önerdi; 'Zencefil suyunu sıktıktan sonra içine bal katıp, günde 1-2 çorba kaşık içilmelidir. Şeker hastaları içine bal katmadan da içebilirler. Tarifi uygulayan insanların, 1-2 ay çerisinde bağışıklık sistemi güçlenir ve insanlar bahara daha dinç başlarlar.' Çelik son olarak, 'Kış aylarına nazaran ilkbaharda güneş ışığı yoğun bir şekilde etkisini sürdürüyor. Öte yandan dinlenme ve büyüme hormonu için güneş ışığından bol miktarda yaralanmakta fayda var' diyerek sözlerini noktaladı. ÖZEL HABER:HANİFE SARI (STAJYER)