Bakan Yıldız 'Politikalarımız meyve vermeye başladı'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, hükümet olarak şuana kadar izledikleri politikaların meyvelerini vermeye başladığını söyleyerek, '35'inci tanker Irak'ta yüklendi' dedi

Bakan Yıldız 'Politikalarımız meyve vermeye başladı'

Güneş Enerjisinden lisanssız Elektrik Üretimi Kayseri Buluşması'na katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yıldız, "Şuana kadar izlediğimiz politikalar meyvelerini vermeye başladı ve bütün bu saymış olduğum kaynaklar jeotermal kaynaklarda dahil olmak üzere yatırımlar bir bir gerçekleşmeye başladı. Tabii ki bununla yetinmeyeceğiz. Türkiye büyüme rakamları itibariyle rehavete hiç kapılmayacak. Büyümeye sürekli ihtiyacı var. Enerji sektörü inşallah Türkiye’nin tamamlayıcı unsurlarından olmaya devam edecek. Bu etkinliğin Kayseri’mize ve Türkiyemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum" dedi.

Putin’in Türkiye ziyaretini de değerlendiren Yıldız, “Sayın Putin’in Türkiye ziyareti son derece önemlidir. Üst düzey bir stratejik bir toplantı yapılacak. Bunun hazırlık toplantısı olarak 2 gün önce Moskova’da karma ekonomik eş başkanları olarak toplandık. Bütün bakanlıklarımızdan oluşturduğumuz heyetle beraber bu toplantının hazırlıklarını yaptık. Başta enerji konuları olmak üzere görüşeceğimiz çok fazla konu var. Özellikle son gelişen Rusya Federasyonu ile alakalı gerek bölgesinde gerek Avrupa Birliği’nde gerekse ABD’de farklı siyasi politikalar oluşmaya başladı. Bunlarında değerlendirmesi mutlaka yapılacaktır ama Rusya ve Türkiye birbirini stratejik yatırımlar ile tamamlayan iki önemli ülkedir. Bunun bize kazandıracağı tabi ki çok şey var. Biz uluslar arası prensiplerimizden ödün vermeksizin bütün bunları gerçekleştirebilecek kabiliyet ve kapasitedeyiz. Toplantıda, biliyorsunuz doğalgazın fiyat indirimi konusunda indirimimizi yineledik. Karşılıklı belirli adımlar atıldı. Şuanda bu adımlar tek başına yeterli değildir. Yine adımlar atmamız lazım. Birbirimize daha çok yakın olmamız lazım ki ortak bir noktada buluşabiliyor olalım. Aynı zamanda şuan Batı hattından Ukrayna’dan gelen doğalgazda yarı yarıya bir kapasite oluştu. Nu kapasitenin kontrat değerlerine ulaşması yani günlük 42-43 milyon metreküp civarında rakamın mutlaka oluşması gerektiğini ve artık havaların kış şartlarına iyiden iyi girdiğini de ilettik. O açıdan bunun olmazsa olmaz şartlarımızdan bir tanesi olduğunu belirttik. Tabi ki yeni gaz kontratları var. Onların üzerinde çalışmalar var. Bununla bitmiyor. Tarımda uygulanan yaptırımlar için Türkiye’de özellikle Kayseri’yi ilgilendiren yumurta ile alakalı yeni bağlantılar, beyaz et ve bütün süt ve süt ürünleri ile alakalı konuları da konuştuk. Çünkü bildiğiniz gibi karma ekonomik eş toplantılarında yalnız enerji değil, tarımdan ulaştırmaya, TIR’ların kotasından tutun ki yatırım hizmetleri ile alakalı bütün hizmetlerde orada konu başlıkları olarak da konuşuluyor" ifadelerini kullandı.

Benzin ve Motorin fiyatlarındaki indirimi de değerlendiren Yıldız, "OPEG’le alakalı biliyorsunuz, bir karar alındı. Dün de Kuzey Iraklı petrol bakanı ile birlikte yemek yedik. OPEG’deki kararları beraber değerlendirdik. Şuanda tüketici ülkeler lehine görünen bu karar sürdürülebilir bir karar olacaktır. Şuana kadar 70 ile 80 dolar bandına oturacak olan ham petrol fiyatları Türkiye’nin hem cari açığını azaltacak olan hem de enerji ile alakalı giderlerini azaltacak olan önemli bir karardır. Özellikle Suudi Arabistan ve ABD’nin ham petrolün arzının azaltılmasıyla alakalı koydukları şer, yani ‘Daha da az üretim yapmayalım’ demiş olmaları, arzın talebi karşılıyor olması günlük yaklaşık 90-91 milyon variller civarında dünyadaki tüketimin karşılanabiliyor olması bütün bu ham petrol fiyatlarını dediğimiz noktaya çekmiştir. Türkiye buradan kazançlı çıkacaktır ve özellikle 2013 yılındaki yaklaşık 52 milyar dolarlık rakamların 2014 yılında ve 2015 yılında daha da az bir noktaya ulaşacağına inanıyorum. Burada karıştırmamamız gereken bir konu var. Ham petrol fiyatlarının düşüşü ile benzin ve motorin fiyatlarının düşüşü Akdeniz havzasında aynı oranda olmadığını söylemem lazım. Biz uluslar arası rekabete açık yalnızca TÜPRAŞ fiyatları ile yetinmeyen ve bu rekabeti Türkiye’de sanayicimiz ve müşterimiz lehine kullanmaya çalışan bir hükümetiz. Bu manada yapılan çalışmalarda sonuç verdi. 100 TL’lik bir malın yarısının vergi olduğunu düşündüğünüzde yüzde 10’luk bir indirimin vergiden arındırılmış halinin düşeceğini bilmek lazım. O yüzden direk bazı çarpma ve bölmelerin doğru sonuç doğurmadığını söylemem lazım ama siz bilin ki mutlaka bütün bu yapılan indirimler vatandaşımızın ve sanayicimizin lehine kullanılmaktadır ve son kuruşuna kadar tabii ki bunun takibi yapılmaktadır" ifadelerini kullandı.

'35’inci tanker Irak’ta yüklendi' diyen Bakan Yıldız şunları kaydetti: "Dün Iraklık petrol bakanı ile son derece önemli bir toplantı yaptık ve Türkiye’nin bizim almış olduğumuz kararların şuanda Irak’a 2 milyar dolar kazandırdığını ve bu kazancın Irak’ın normalleşmesi adına kullanılacak bir kazanç olduğu üzerine bir mutabakat sağladık. Türkiye oluşturmaya çalıştığı bu sistemi gördüğü uluslar arası kabulle çok iyi bir sınav verdiğini birçok sektör birçok uluslararası kuruluş tescil etmiştir. Türkiye’nin aldığı bu ön son derece önemlidir. Bunun da ben uluslar arası kamuoyunda yaklaşık 28 milyon varillere kadar ulaşan bu petrolün sevkiyatının Irak’ın normalleşmesi adına son derece önemli olduğunu söylemem lazım. Aynı zamanda Bağdat’ın da şuanda 1.4 milyon varillik Türkiye’nin de aldığı yani TÜPRAŞ’ın da bağlantı yaptığı bir petrol olduğunu söylemem lazım. Türkiye’nin ham petrolünü en fazla tedarik ettiği ülke olduğu için Irak ile zaman zaman serin esen rüzgarların yerini ılık rüzgarlara bıraktığını ve iki ülke arasında ki ilişkinin daha da iyiye gideceğinin habercisi olduğunu söylemem lazım. Çünkü sektörü hem Rusya Federasyonu ile hem de Irak ile bütün bu ilişkilerin lokomotifidir ve bunu gelişmesini sağlayacak katkıları koymaya Türkiye her zaman hazır olmuştur."

12 YIL İÇERİSİNDE 34 BİN 500 MEGAVAT KURULU GÜÇ EKLENDİ

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 12 yıl içerisinde Türkiye’nin elektrik gücüne 34 bin 500 megavat eklendiğini belirterek, “2002’de 12 bin 305 megavat olan yenilebilir enerji kaynaklarıyla alakalı gücümüz şuanda 28 bin megavata ulaştı” dedi.  

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Güneş Enerjisinden Lisanssız Elektrik Üretimi Kayseri Buluşması'na katıldı. Bakan Yıldız burada yaptığı konuşmasında Türkiye’nin ilerlediğini söyledi. Yıldız, “Türkiye’nin büyümesinden, gelişmesinden ve ilerlemesinden bahsediyoruz. Bundan 12 yıl önce çok başka şeyiler konuşuluyordu. Çok farklı şeylerden bahsediyorduk. Bugün büyümenin karşılanıp karşılanmadığı ile alakalı bu ihtiyacın nereden kaynaklandığı nasıl tedarik edildiğini şu anda konuşuyoruz. Türkiye bir çok ülkeyi hep beraber gezme imkanına sahip oluyoruz. Her gittiğimiz yerde bu rakamların gerçek olup olmadığı tekrar soruluyor” dedi.

Türkiye’nin kurulu gücüne 7 bin megavat eklendiğini söyleyen Bakan Yıldız, “Geçen yıl Türkiye’nin kurulu gücüne güç eklendi. Türkiye’de enerji üretimine ilk başlandığı yıl sene 2002. Son 12 yıl içerisinde ise ilk yüz yıllık yaptığımızdan daha fazla yaklaşık 34 bin 500 megavat kurulu güç eklendi. Bunu kimler yaptı, bunu sizler yaptınız çünkü Türkiye büyümesini kamu kaynaklarıyla beraber değil özel sektör finansmanıyla yani uluslararası yatırımcılarla beraber yapmaya karar verdi. Bu aslında hem büyümenin hem de değişimin değişikken büyümenin tersi gibi büyürken de değişmenin dikkatli yönetilmesiyle alakalı önemli bir husustur. Tabii ki bir kısım problemler oluşacak bu değişimin yönetilmesiyle alakalı iki ayrı kefeyi yani yerlerinde değiştiriyorsunuz. Kamu sektörü 12 yıl önce Türkiye’nin kurulu gücündeki aldığı pay özel sektör itibari ile yüzde 32’lerdeydi. Şuan kamunun aldığı pay yüzde 32’lerdedir” ifadelerini kullandı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hem özel sektör kamunun yerini alıyor hem de bununla alakalı denetleme, düzenleme bakanlığımıza bağlı, ilgili ve ilişkili bütün kurumlarıyla beraberliği 8 kuruluşla beraberliği bunlar düzenleniyor. O yüzden gerek Avrupa’da gerekse Amerika Birleşik Devletleri’nde bu değişimin nasıl yapıldığını incelediğimizde, İngiltere’de 9 kez kanun değiştirildiğini görüyoruz. Her geçen gün bunlarla beraber değerlendirilecek ve buna göre de işlem yapılacak. 2002’de 12.305 megavat olan yenilebilir enerji kaynaklarıyla alakalı gücümüz şuanda 28 bin megavata ulaştı. Bu çok önemli bir rakamdır. Algıyla gerçeğin farklı yerlerde olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim. Almanya’ya bakınız. Her taraf rüzgar ve güneşle enerji elde ediyor diye düşünüyoruz. Halbuki kömürün elektrik üretimindeki payı yüzde 43’lerdedir ve yüzde 51’e çıkartma kararı alınmıştır. ABD’de tamamen yeşil enerji olan kömür yüzde 45 civarında kömürün üretimde payı vardır. Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen enerjinin payı Avrupa Birliği tam iki katı ama biz kirli elektrik üretmeye sürekli zorlanmış oluyoruz algı böyledir. Bu haksızlığa kesinlikle göz yummayız. Kendimizi doğru bir şekilde anlatacağız. Her birinizin yurt dışında bağlantıları var. Uluslararası finansmanınız var. Bir yol açılır. Yorum yapın deriz arkadaşlarımıza yolun kenarına çok güzel ağaçlar dikmişlerdir gibi yorum yaparlar. Olayın aslını araştırıyorum ormanın ortasından yolu geçirmişler. Her tarafı yeşillik olsun diye. Burada önemli olan insanın kendisidir. Biz hizmetlerimizi insan odaklı yapacağız. İnsan odaklı yaptığımız ve doğru yaptığımız kadar güçleneceğiz. Güçlendikçe de daha çok doğru yapma kapasitesine ulaşacağız. Bir megavatın altındaki lisansa tabi olmayan yenilenebilir enerji kaynaklarının önünün açılması biraz önce genel müdürlerimizin bahsettiği rakamların oluşmasını sağlayacaktır. Gün geçtikçe bunlarda artacaktır. Tabi bizim ekim sonu itibariyle 5 bin 143 megavat daha yeni kurulum gücünü sisteme kazandırdığımızı bir kez daha söylemek isterim. Bunlar bir çırpıda sayacağımız yaklaşın on beş yirmi tane ülkenin toplam kurulu gücü kadar olan rakamlardır.”