BİR AYDA 11 CİNAYET!
Huzur şehri Kayseri'de bir ay içerisinde 11 kişi cinayete kurban giderken, çok sayıda yaralamalı kavga kayıtlara geçti. Kayserililer, tedirgin!
20’NİN ÜZERİNDE YARALI VAR!
Yıllardır huzur şehri olarak lanse edilen Kayseri’de yaklaşık bir ay içerisinde 11 kişi cinayete kurban gitti. Bir hafta içerisinde bu rakam sadece 4. Pazartesi günü ise 3 kişi yakın akrabası tarafından canice şehrin göbeğinde güpegündüz öldürüldü. 20’nin üzerinde ise yaralı kayıtlara geçti. Bizde toplumun şiddete evirilen davranış yapısını araştırdık.
NEDEN ŞİDDETE EĞİLİM ARTTI?
Psikolog Arzu Ersoy, son dönemde artan cinayet ve yaralama gibi şiddet içerikli olayların sebeplerini Anadolu Haber’e değerlendirdi. Arzu Ersoy, hayat şartlarının zorlaşması, ekonomik sebepler, sayısı hızla artan şiddet içerikli filmler ve diziler ile şiddet içerikli yoğun haber akışının insanların bilinçaltında yatan şiddet eğilimini ortaya çıkardığını ifade etti.
DİZİ VE FİLMLER ŞİDDET EĞİLİMİNİ ARTIRIYOR
Psikolog Arzu Ersoy, Son günlerde şiddet içerikli olaylarda ciddi bir artış söz konusu olduğunu belirterek, “Toplumların kaotik dönemlerinde bu tür olaylarda artış görülür. Bunların çoğu bilincimiz tarafından sınıflandırma yapılmadan, yanlış ve doğruluğu ayırt edilmeden beynimizde depolanıyor. Özellikle dizi ve filmlerde yer verilen şiddet içerikli uzun sahneler bireylere şiddetin tekniğini öğretirken başta çocuklar ve gençler olmak üzere bireyleri büyük ölçüde etkiliyor” diye konuştu.
Arzu Ersoy, dizi ve filmlerin de şiddet eğilimini artırdığını anımsatarak, “ Dizi ve filmlerdeki ilgi çekici karakterlerin genellikle olumsuz karakterler olduğunu görüyoruz. Bireyler dizilerde izlediği karakterleri ego ideali olarak görebiliyorlar. Ebeveynlerin çocuklara dizilerdeki her bilginin doğru olmadığını, her söylenene inanmaması gerektiğini ve izlediği içeriğe yoğunlaştığı zaman anne ve babaların oradaki yanlışı çocuğa sabırla anlatmaları gerekiyor” diye söyledi.
“BİR KİŞİ BİR BAŞKASININ HAYATINA KASTEDECEK NOKTAYA NASIL GELİYOR?”
“Bir kişi bir başkasının hayatına kastedecek noktaya nasıl geliyor?” sorusu ise toplumda sıkça dillendirilir hale geldi. Ersoy, katil veya zanlıların büyük bir kısmının sağlıklı bir ruhsal yapıya sahip olmadıklarını anımsatarak, “Kişinin düşüncesinin ve algısının kötü beslenmeye başlaması, iç mekanizmalarının yetersiz çalışması, sabır eşiğinin düşük olması, dur-düşün-konuş mekanizmalarını tam olarak yerine getirememesi, öğrenilmiş çaresizlik yaşaması, başka alternatif görememesi gibi durumlar nedenlerden bir kaçı olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.
BU TARZ HABERLER PSİKOLOJİYİ NASIL ETKİLER?
Ersoy, kötü haberler toplumun ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediğine değinerek, “Yapılan araştırmalar psikolojik problemleri olan kişilerin bu haberlerden etkilenerek hareket ettiğini belirledi” dedi.
VATANDAŞ TEDİRGİN!
Vatandaşlar ise yaşanan cinayetler nedeniyle kaygılı, ortak kanı ise ekonomik sıkıntıların tahammül seviyesini minimuma indirgemiş olması.
Özlem Karataş, “Bizler çok korkuyoruz, huzursusuz. Çocuğum okula gidiyor, eve gelene kadar çok korkuyorum; başına bir şey mi geldi diye. Başına ne gelir bilmiyorsunuz.”
Serip Demir, “Geçim sıkıntısı insanları bu hale getirdi. İnsanların psikolojisi bozuldu. Her şey çok pahalı. Hırsızlık çoğaldı, bizim mahallede bodrumlardada hırsızlık oluyor. Milletin neyi var, neyi yok gidiyor. Bunun nedeni hep hayat pahalılığından .
Raziye Çakır, “Bu kadar şiddetin en temel sebebi geçimsizlik ya da işsizlik. Huzur şehri diyorlardı, huzur kalmadı. İnsanlar yokluktan ne yapacağını şaşırdı.”
Şaban Gül, “Dur bakalım, daha neler olacak. Ben şimdi marketten geliyorum, İnsan Allah'tan korkar. Öyle sarayda oturup da vatandaşı böyle süründürmeye kimsenin hakkı yok. Daha bunlar iyi günler. Cinayeti, hırsızlığı almış başını gitmiş. Birileri gidip sarayda yaşayacak, biri sürünecek.“
>>Dilek BAYRAM