Erdoğan: 'Milli meselelerde çekişme, didişme olmaz'
'Çorum Buluşması' programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Millî meselelerde kavga, rekabet, çekişme, didişme olmaz. Ülkenin istiklalini, milletin geleceğini ilgilendiren hususlarda siyasetçiden beklenen, güç birliği yapmasıdır. Ülkenin önünü açacak bir yönetim modelinde uzlaşmak da böyledir. Biz isterdik ki, Parlamentodaki tüm partiler bir olsunlar, beraber olsunlar ama olmadı. 16 Nisan'da milletimizin takdirine sunulan Anayasa değişikliği asla bir şahsın veya partinin projesi değildir. Bu ülkenin geleceğiyle ilgili bir reformdur' dedi.
“MİLLETİN MENFAATLERİ SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA UZLAŞMAK GEREKİR”
16 Nisan halk oylaması ile ilgili ‘hayır’ kampanyası düzenleyenlerin, genç kızları başörtüleriyle üniversitelere girmesine izin vermeyen ve devlet dairelerinde başörtülü olarak çalışılmasına müsaade etmeyenler olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ‘hayır’ diyenler imam hatip okullarını kapatanlar. Bunları yaşadık mı? Yaşadık. Bunlar ayrımcılık yaptılar. İmam hatip okullarını bir tarafa koydular, diğer okulları bir tarafa koydular. Biz ise tüm okullara sahip çıktık, hepsine sahip çıktık. Dedik ki ‘Herkes giyiminde, kuşamında serbest, hür, inancına uygun olarak örtünebilir.’ dedik. Kimseye cebir, zor kullanmadık” diye konuştu.
Siyasetin bir yarış olduğunu, rekabet, tartışma ve mücadele olmadan siyasetin yapılamayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ancak bunun yalan söylenmeden ve dürüstlükle yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Milletin menfaatleri söz konusu olduğunda tüm farklılıkları bir tarafa koyarak uzlaşmak, ortak hareket etmek gerekiyor. Siyasi rekabet asla iş birliğine, müşterek çalışmaya mani değildir” vurgusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Bilhassa millî meselelerde kavga olmaz, rekabet olmaz, çekişme, didişme olmaz. Ülkenin istiklalini, milletin geleceğini ilgilendiren hususlarda siyasetçiden beklenen güç birliği yapmasıdır. Bu konularda aslolan, beraberliktir, dayanışmadır, kenetlenmedir. Terörle mücadele örneğin böyle bir meseledir. Darbe teşebbüsüne direnmek, milletin emanetine sahip çıkmak böyle bir konudur. Ülkenin önünü açacak bir yönetim modelinde uzlaşmak da böyledir. Biz isterdi ki, Parlamentodaki tüm partiler bir olsunlar, beraber olsunlar, ama olmadı. 16 Nisan’da milletimizin takdirine sunulan Anayasa değişikliği asla bir şahsın veya partinin projesi değildir. Bu ülkenin geleceğiyle ilgili bir reformdur.”
“GEÇMİŞTE TÜM LİDERLER TÜRKİYE’DE KALICI İSTİKRARIN ANAHTARINI BAŞKANLIK SİSTEMİNDE GÖRDÜ”
16 Nisan’da oylanacak Anayasa değişiklikleri paketinin hazırlanmasında AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin ellerini taşın altına koyduğunu ve değişikliklerin bu iki partinin milletvekillerinin oylarıyla milletin önüne geldiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, her iki siyasi partinin milletvekillerine teşekkür etti ve “Şimdi sıra sizde. Şimdi burada da AK Partiye gönül veren kardeşlerim, MHP’ye gönül veren kardeşlerim, Büyük Birlik Partisine gönül veren kardeşlerim, Saadet Partisine gönül veren kardeşlerim, Cumhuriyet Halk Partisi’ne gönül veren kardeşlerim, gelin diyorum el ele verin, beraber olun” çağrısında bulundu.
Oylanacak Anayasa değişikliğinin köklerinin, çok eskiye giden bir ‘millet ve memleket projesi’ olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte Özal’dan Erbakan’a, Demirel’den Türkeş’e ve Yazıcıoğlu’na kadar tüm liderlerin Türkiye’de kalıcı istikrarın anahtarını başkanlık sisteminde gördüğünü hatırlattı ve “Çünkü onlar da sağlam ağaca kurt yürümeyeceğini biliyorlardı, bunun için başkanlık sistemini savunmuşlardı. Bugün önümüzde onların hayalini kurduğu sistemi gerçeğe dönüştürme fırsatı var. Ülkemize kalıcı istikrarı getirecek, son 14 yılın kazanımlarını garanti altına alacak bir yapıyı tesis ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“ÇOK DAHA DEMOKRATİK BİR MODEL KURUYORUZ”
Oylanacak sistem değişikliğiyle sürekli kriz ve kaos üreten köhnemiş bir sistemi milletin desteğiyle artık rafa kaldırılacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Senelerdir ülkemizin ayağına pranga olmuş, gelişmesini, büyümesini engellemiş bir düzen yerine, çok daha demokratik bir model kuruyoruz; var mıyız? Artık hiç kimse millete rağmen iktidara gelemeyecek, hiç kimse sırtını faiz lobilerine, terör örgütlerine yaslayarak koltuk hayali kuramayacak. İktidar olmak isteyen herkes icazeti sadece halktan alacak halktan.” şeklinde konuştu.
“BELEDİYELER VE MUHTARLIKLAR YASAL TEMİNAT ALTINDADIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisi liderinin, yeni yönetim sisteminde Cumhurbaşkanının istediğinde meclisi feshedeceği yönündeki ifadesine de değindi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Cumhurbaşkanının böyle bir yetkisi yok. Ve ‘bir gece yatıp ertesi gün kalktığınızda muhtarlıkların kapatıldığını görürsünüz’ diyor. Yahu Kılıçdaroğlu, bir defa Anayasa nedir, yasa nedir, kararname nedir bunu bilmiyorsun, önce bunu öğren. Cumhurbaşkanının bir defa kanun çıkarma yetkisi yok, Cumhurbaşkanı sadece kararname çıkarabilir, o da Anayasa veya yasalardaki boşluklardan dolayı eğer bir kararname çıkarma durumu olursa bu kararnameyi çıkarır. Ama kararname muhtarlıklar için, belediyeler için geçerli için geçerli değildir, Anayasa ve yasal teminat altındadır belediyeler, muhtarlıklar. Değerli kardeşlerim, bunlarla ilgili bir kararname çıkardı Cumhurbaşkanı, eğer bu kararnameyi Parlamento ret ediyorsa, bu kararnamenin de hükmü yoktur.”
“BATI IRKÇILIKLA, DEVLET TERÖRÜYLE ÜZERİMİZE GELİYOR”
16 Nisan’dan itibaren artık 25 günlük, 35 günlük, 2 aylık hükûmetler döneminin bitip Türkiye’nin önünde taptaze, yepyeni bir dönemin kapılarının aralandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu tarihî reformunun önemini içimizdeki bazı gafiller anlamayabilir, ama birileri durumun çok iyi farkında ve tüm güçleriyle, bütün maşalarıyla üzerimize geliyorlar. Başta Batının bazı ülkeleri, terör örgütlerini destekleyerek üzerimize geliyorlar, kapılarını ‘evet’ diyenlerin üzerine çarparak üzerimize geliyorlar. Manşetlerinden, devlet televizyonlarından açıkça ‘hayır’ çağrısı yaparak Batı üzerimize geliyor. Irkçılıkla, polis şiddetiyle, devlet terörüyle üzerimize geliyor. Bizi ve milletimizi bu şekilde yıldırmayınca, bu sefer ülkemizi açıktan tehdide başladılar” dedi.
“BİZE PARMAK SALLAYANLARA DERS VERECEĞİZ”
Batılı ülkelerin bu tavırlarına karşı en güzel cevabı yurt dışında yaşayan vatandaşların Pazar günü sandıklar açıklandığında vereceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Bu kardeşlerimiz demokrasiden, hukuktan, vakarlarından asla taviz vermeden gittiler, oylarını kullandılar ve ülkemize sahip çıktılar. Bütün Avrupa ülkelerine insanlık ve demokrasi dersi verdiler” sözlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının son bölümünde şunları kaydetti: “80 milyon Türkiye olarak, hem de çok güçlü bir oy oranıyla bu kez biz haykıracağız, milletimizi boğmak isteyenlerin, devletimizi bölmek isteyenlerin heveslerini bir kez daha inşallah kursaklarında bırakacağız. Bize parmak sallayanlara şöyle okkalı bir ders vereceğiz. Ben sizlerden rekor düzeyde bir oy bekliyorum, Çorum’un ‘evet’le sandıkları patlatmasını bekliyorum.” HABER-FOTO: CUMHURBAŞKANLIĞI BASIN MERKEZİ
