'Fıstık fiyatları düştü, baklava fiyatları da düşsün'
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, İsrail'in Türkiye'den tarım ithalatını durdurmasıyla ilgili, 'İsrail küçük bir devlet. Bizim 17 milyar dolar tarımsal ihracatımız var. Bizim İsrail'le ihracatımız yüzde 1 civarlarında. Onlardan ithalatımızsa 38-40 milyon dolar civarında. Bu bizim için çok basit bir olay. Onların kararı Türkiye'yi hiçbir zaman etkilemez. İthalatı da ihracatı da durdurduk. Çünkü bizim İsrail'e ihracatımız yok' dedi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, TGRT Haber'de İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın ‘Gündem Özel’ programına katıldı.
Sözlerine İsrail’deki katliamı kınayarak başlayan Fakıbaba, "Orada 60’ın üzerinde şehidimiz ve 3 binin üzerinde yaralımız var. Şehitlerimize Allah’tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum" ifadelerini kullandı.
Ülke olarak zor bir dönemeçten geçildiğini söyleyen Fakıbaba, "Çeşitli denemeler yaptılar fakat Türkiye’yi ele geçiremeyeceklerini, 1960’lardan, 80’lerden, 28 Şubat’tan 2007’den ve en son FETÖ darbesine kadar kronolojik bir sıralama yaptığımızda Türkiye ile kimlerin niye uğraştıkları belli. Her şey mükemmel her şey çok güzel demek mümkün değil. Ancak çok şükür, birlik ve beraberlik içerisindeyiz. Olayların Türkiye’yi yıkmak, AK Parti’yi devirmek, olduğunu, Cumhurbaşkanımızı özellikle alaşağı etmek olduğunu bütün halkımızın çok büyük bir kısmı bu bilinç içerisinde. Bu bağlamda önümüzün çok açık olduğunu, şu anda sıkıntılı durumumuz var veya yok demem doğru olmayabilir. Bazen sıkıntılı durumlar oluyor ama biz bunu rahat ve çabuk aşabiliyoruz. Ama 24 Haziran’dan itibaren işlerin çok yoluna gireceğini, Urfa’nın Güneydoğu’nun Türkiye’nin buna hazır olduğunu görüyoruz. halk şunu takdir ediyor ve biliyorlar ki eğer biz 15 Temmuz akşamı Cumhurbaşkanımız gibi bir liderimiz olmaması durumunda Türkiye şu anda bu durumda olmayacaktı. Bunu seven sevmeyen herkes söylüyor. Konuyla ilgili çok iyimserim. Türkiye’nin önü açık. Durumumuz iyi. Tabi ki muhalefet çeşitli şeyler söyleyecekler, saldıracaklar. Bazen diyorum, şu adaylara bak. Bunlar çıkacaklar Türkiye’yi yönetecekler. Bakıyorum uygun olmuyor. Lider dediğiniz vakur, konuştuğu cümleleri bilen, ağzından çıkan kelimeleri bilen, samimi konuşurken samimi konuşmalısın" değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye artık yönetilecek bir ülke değil, yönetecek bir ülke durumuna geldi"
Türkiye'nin çağrısıyla düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İslam Zirvesi Konferansı Olağanüstü Toplantısıyla ilgili Fakıbaba, "Mahşeri bir kalabalık vardı. Bütün liderler, Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Devlet Bahçeli, Destici, Filistin Başbakanı orada konuşmalar yaptılar. Ciddi mesajlar verdiler. Türkiye artık yönetilecek bir ülke değil, yönetecek bir ülke durumuna geldi. Biz ümmetin dört gözle beklediği, ümmetin gerçekten Türkiye olmazsa bizde olamayız dediği bir ülke haline geldik. İnşallah 24 Haziran bu işler için çok önemli bir dönüm noktası olacak" şeklinde konuştu.
Tarım Bakanlığının farklı bir bakanlık olduğunu aktaran Fakıbaba, "Bir yılda çevreyi çok iyi tanıyorsunuz. Biz bunu 6 ayda hallettiğimize inanıyorum. Hastalık nedir, teşhis nedir, sebebi nedir, nasıl tedavi edebiliriz bunu öğrendiğime inanıyorum. Gecenin geç saatlerine kadar çalıştık ve sabah erken saatlerde işe başladık. Tabi erken seçim geldi bu gerekliydi. Bana göre bu doğruydu. 10 ay içerisinde ben istediklerimi elde ettim demem mümkün değil doğru da olamaz ama olayı bir defa teşhislerini koyduk. Olaya vakıf olduğumu rahat söyleyebilirim" dedi.
"Bu bizim için çok basit bir olay"
İsrail Tarım Bakanının Türkiye’den tarım ithalatını durduracaklarını açıkladığının hatırlatılması üzerine Fakıbaba, şunları kaydetti:
"İsrail küçük bir devlet. Bizim 17 milyar dolar tarımsal ihracatımız var. Bizim İsrail’le ihracatımız yüzde 1 civarlarında. Onlardan ithalatımızsa 38-40 milyon dolar civarında. Bu bizim için çok basit bir olay. Onların kararı Türkiye’yi hiçbir zaman etkilemez. Ben de zaten İsrail’den ithalatı durdurdum. Ne ithalat ne ihracat. İthalatı da ihracatı da durdurduk. Çünkü bizim İsrail’e ihracatımız yok. Biz büyük bir devletiz. 2002’de biz başlarken AK Parti olarak tohumu karşılama Türkiye’nin yüzde 18’lerde iken şu anda yüzde 73. Türkiye kendi tohumunu kendisi karşılıyor. İsrail bana tohum verse ne olur vermese ne olur. O noktalara geldik. Artık biz Çin, Hindistan, Malezya, Endonezya’dır, Avrupa Birliği’dir, Rusya’dır biz pazarlarımızı genişletiyoruz. İsrail benden mal alsa ne olur almasa ne olur. Ben ondan falan alsam ne olur, almasam ne olur. Tohumun yüzde 73’ünü Türkiye kendisi karşılıyor. İthal ettiğiniz hiçbir ülke yüzde 100’ünü karşılamıyor. Diyorsunuz ki bana şu ebatta şu cinste tohum olabilecek ürün istiyorum dediğiniz zaman eğer o ülkenin elinde o tohum yoksa o da sizden alıyor o tohumu. Türkiye tohum anlamında bağımsız diyebilirim."