Hakan Aydın CHP Parti Sözcüsü'nün İslami Açıklamalarını Eleştirdi

Erciyes Üniversitesi, Süleyman Çetinsaya İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Aydın, yayımladığı köşe yazısında CHP Parti Sözcüsü'nün İslami bağlamda yaptığı açıklamaları ele aldı. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'de…

Hakan Aydın CHP Parti Sözcüsü'nün İslami Açıklamalarını Eleştirdi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Erciyes Üniversitesi, Süleyman Çetinsaya İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Aydın, yayımladığı köşe yazısında CHP Parti Sözcüsü'nün İslami bağlamda yaptığı açıklamaları ele aldı. Aydın, bu açıklamaların ardındaki niyetleri ve söylemlerin toplumsal yansımalarını sorguladı.

İslami Bağlamda Değerlendirme

Prof. Dr. Aydın, CHP Parti Sözcüsü’nün İslam'ı nasıl anladığını ve yorumladığını sorguladı. Yazısında, sözcünün açıklamalarının İslamofobi, Diyanetfobi veya Erbaşfobi gibi farklı perspektiflerden okunabileceğini belirtti. Ayrıca, sözcünün Diyanet İşleri Başkanı’nın kişisel arzuları nedeniyle mi böyle konuştuğunu düşündüğünü sorgulayan Aydın, sözcünün dini konularda yeterli bilgiye sahip olup olmadığını ve bu konularda uzman görüşü alıp almadığını merak ettiğini dile getirdi.

CHP’nin İslam’a Yaklaşımı

Prof. Dr. Aydın, yazısında CHP’nin dini değerlere yaklaşımını ve tarihsel bağlamını ele aldı. Atatürk’ün dini konulardaki tutumunu hatırlatarak, CHP’nin günümüzde bu değerlere nasıl yaklaştığını sorguladı. Atatürk'ün dini liderlerle olan ilişkisini ve dini değerlere verdiği önemi vurgulayan Aydın; ‘Özgür Özel bugün bunları veya benzerlerini yapabilir mi? Yaparsa nasıl bir tepki alır yol arkadaşlarından, tabanından?’ ifadelerine yer verdi.

‘Zor Ama İmkansız Değil’

Yazısının devamında, Prof. Dr. Aydın, parti sözcüsüne birçok soru yöneltti. İslam'ın temel prensipleri, ibadetler ve dini ritüeller hakkında detaylı sorular sorular yönelten Aydın; ‘Özgür Özel, arkadaşlarını ve tabanını yersiz korkuların esaretinden kurtarmalı, 23 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidarın hâlâ gizli bir ajandası olduğundan dem vurmamaları gerektiğini anlatmalı, eleştirilerin yapıcılık ve hakkaniyet ekseninde yapılmasını teşvik etmeli, Diyaneti ve Başkanını eleştiriyorken asıl niyetin başka olduğu sezgisine yol açacak bir dilden kaçınmaları gerektiğini tekrar tekrar hatırlatmalı, daha da önemlisi bunları herkesin içselleştirmesini sağlamalı. Milletin değerlerine bu tarz bir bakışla milletin partisi ya da adayı olunamayacağının altını çizmeli. Zor ama imkânsız da değil!’ dedi.

Hakan Aydın, yazısının sonunda İsrail’in Haniye'ye yönelik suikast girişimini kınayarak, İslam coğrafyasındaki adaletsizliklere dikkat çekti. Habil ve Kabil kıssasını hatırlatarak, adaletin yeniden tesis edilmesi gerektiğini belirtti.