İl Müftüsü Ayvaz Mevlid Kandili'ni Kutladı
İl Müftüsü Durmuş Ayvaz Mevlid Kandili dolayısıyla bir açıklama yaparak tüm İslam aleminin mevlid Kandili'ni kutladı. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'in Kayseri haberinde...
İl Müftüsü Durmuş Ayvaz; Mevlid Kandili dolayısıyla yaptığı açıklamada; 'Bugün yeryüzü Onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır' dedi.
İl Müftüsü Durmuş Ayvaz; müftülükte düzenlediği basın toplantısına Mevlid Kandiliyle ilgili konuştu. Ayvaz; '14 Eylül 2024 Cumartesi gününü Pazar gününe bağlayan gece sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.s.) yeryüzünü teşriflerinin yıldönümüdür. Cenâb-ı Hak, idrak edeceğimiz Velâdet-i Nebi’yi tüm insanlık için hayırlara vesile kılsın. O, Yüce Allah’ın insanlığa gönderdiği son peygamber ve bütün insanlığın rehberidir. Ahlaki değerleri ve erdemleri kaybeden insanlık, onun gelişiyle tekrar hak, hukuk, merhamet, güzel ahlak gibi değerlerle buluşmuştur. Cehaletin, zulmün hâkim olduğu, merhametin, erdemin, hikmetin kaybolduğu, güçlünün zayıfı ezdiği bir çağ, onun gelişiyle, ilmin, adaletin, şefkatin aydınlığında, asr-ı saadete dönüşmüştür. Cahiliye girdabında yolunu ve değerlerini kaybeden insanlar; onun peşinden giderek, kardeşliğin, ahde vefanın, güzel ahlakın ve bütün iyi davranışların en güzel örnekleri olmuşlardır. Onun gelişiyle, bireysel, toplumsal ve evrensel düzeyde, zihin, fikir ve ahlak planında tarihin en büyük inkişafı ve dönüşümü yaşanmıştır. Rabbimiz onu bizlere, “şahit, müjdeleyici, uyarıcı” ve “dosdoğru yol üzere gönderilmiş bir elçi” olarak tanıtmaktadır. Kur’an-ı Kerim’e göre, Peygamber Efendimizi sevmek Allah’a itaatin ölçüsüdür ve o, Allah’a ve ahiret gününe kavuşmaya iman edenler ve Allah’ı çokça zikredenler için en güzel örnektir. Bilinmelidir ki, Hz. Peygamber’in sünneti, Kur’an’ın hayata dönüşmüş şeklidir. Kur’an’dan sonra İslam’ın ikinci temel kaynağıdır. Dolayısıyla onu göz ardı ederek İslam’ın anlaşılması ve yaşanması mümkün değildir. Mevlid-i Nebi’yi anmak, aynı zamanda, savaşlar, yoksulluk ve ümitsizlik gibi devasa sorunların kuşattığı yeryüzünü yeniden adalet, merhamet ve muhabbetle tanıştırmanın yolunu ve yöntemini anlamaktır. Peygamber Efendimizi hakkıyla tanımak; güzel ahlakı, kardeşliği, ahde vefayı, merhameti, dostluğu, cesareti, adaleti, erdemli davranışı, başkasının iyiliği için çalışmayı, Allah’a kulluğu, gerçek manada özgürlüğü anlamak demektir' ifadelerini kullandı.
'Bugün yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır' diyen Ayvaz; 'Dünyayı, İslam’ın şefkat, merhamet, hakkaniyet, güzel ahlak ve bir arada yaşama ilkeleriyle tanıştırmak ise son Peygambere ümmet olmanın onurunu yaşayan müminlerin iman ve kulluk sorumluluğudur. Bu itibarla Mevlid-i Nebi, aynı zamanda Müslümanlar için bir tefekkür ve muhasebe iklimidir. Sözler, fiiller, idealler ve sorumluluklar dairesinde bütün bir hayatın, rahmet Peygamberinin hayatı ve sünneti ekseninde muhasebeye tâbî tutulmasıdır. Gönüllerdeki peygamber aşkını, hayata Peygamber ahlakı, kulluk sorumluluğu ve ümmet bilinci olarak taşımaktır. Bugün Filistin’de, Gazze’de, Mescidi Aksa’da, Kudüs’te zalim İsrail tarafından yapılan katliama karşı duruşumuzu her vesileyle ortaya koyan bir ümmet olmaya çalışıyoruz. Elimizden ne geliyorsa yardımlarla, maddi manevi destek olmaya çalışıyoruz. Oradaki Gazzeli kardeşlerimiz bir yudum suya, bir dilim ekmeğe muhtaç. Dünyanın gözü önünde açlıktan gün yüzü görmemiş bebekler katlediliyor. Durmamız, sessiz kalmamız, insanların vicdanına seslenmemek mümkün mü? Filistin’de, Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Keşmir’de, Libya’da, Suriye’de, Irak’ta dünyanın neresinde bir zulüm varsa o zulmün ortadan kalkması ve mazlumlara yardım için, zalimlerin de kahruperişan olması için bu gece dua edelim. Bu vesileyle aziz milletimizin ve âlem-i İslam’ın mevlid gecesini tebrik eder, Mevlid-i Nebi’nin birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularımızı pekiştirmeye vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ederim' şeklinde konuştu.