Kayseri'de bir tarih kaderine terkedildi – Sorumlu Kim?
Kayseri Gültepe Mahallesi'nde bulunan eski Etnografta Müzesi kaderine terk edilmiş durumda. Konuyu gündeme getiren Kayserili gazeteci tarihi değerin yok oluşuna dikkat çekti. Peki kaderine terk edilen müzenin sorumlusu kim? Detaylar Kayseri Anadolu Haber'in Kayseri haberinde…
Kayserili Gazeteci Levent Çil, Etnografta Müzesini gündeme getirdi ve merak uyandırdı. Kaderine terk edilen müzenin sorumlusu kim?
Kayseri’de Melikgazi İlçesi Gültepe Mahallesi’nde bulunan ve 1969 yılından beri ziyaretçi ağırlayan Arkeoloji Müzesi, Helenistik, Roma ve Bizans çağı olmak üzere 28 bin 869 envanter eser bulunuyordu. Bu eserlerin hepsi Kayseri Kalesine taşındı ve müzenin kapısına kilit vuruldu.
Tamamı arkeolojik önem arz eden tarihi eserler iki salon ve bahçede sunuluyordu. Birinci salonun girişinde Kalkolitik ve Eski Tunç Devrine ait Polikrom ve Monokrom seramikler ile su Mermeri idoller yer aldı. Büyük salonda; Kültepe Örenyerinde 1948 yılından beri yapılan düzenli kazılarda açığa çıkartılan Asur Ticaret Kolonileri devrine ait eserler sergileniyordu. Bunlar arasında çivi yazılı tabletler, boyalı ve boyasız, pişmiş topraktan yapılmış, yuvarlak, yonca ve gaga ağızlı testiler, vazolar, meyvelikler, silindir ve damga mühürler, hayvan biçimli içki, kapları (ryton), madeni eşyalar ve kalıplar ile İmamkulu Hitit kaya kabartması mulajı önemli bir yer tutuyordu..
İkinci salonda; Kayseri çevresinden toplanmış, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait eserler sergilenmekteydi.
Sorumlu Kim?
Gazeteci Levent Çil, Kayseri Gültepe’de bulunan Etnografya müzesini yeniden gündeme taşıdı. Gültepe de, parkın hemen ilerisinde eskiden Etnoğrafya müzesi vardı diyen Çil, Müze içerisideki tarihi eserlerin kale içine taşındığını ifade ederek şöyle dedi; ‘Müze olarak uzun yıllar hizmet veren o bina cumhuriyet dönemi ilk eserlerden. Yanılmıyorsam dünya çapında Türk bir mimar tarafından çizildi. Neyse, dediğim gibi o bina bir dönem müze olarak hizmet verdi. Öyle değerli tarihi eserlere ev sahipliği yaptı ki.
Bizans dönemi...
Roma dönemi...
Selçuklu dönemi...
Osmanlı dönemi...
İlkcağ, ortaçağ....
Anlayacağınız bir çok medeniyetten kalan eserleri korudu. Ev sahipliği yaptı. Yeni müze yapılınca (kimsenin içine girmediğini de söyleyebilirim. Çünkü bizde öyle bir alışkanlık yok maalesef) orada bulunan eserler yeni binaya taşındı. Eski bina maalesef unutuldu.'
Bir ara Mimarlar Odası Kayseri Şubesi’ne verileceğini hatırlatan Çil, Geleceğin Mimari Öğretmenleri yetiştirilecek diye de söylenmişti ifadelerinde bulundu. 'Hem mimarı olarak, hem de geçmişte üstlendiği misyon nedeniyle önemli bir yapı olan o bina şimdi unutulmuş ve kaderine terkedilmiş gibi. Sorumluluk kimde bilemiyorum, ama o bina öyle kaderine terk edilemez. Birilerine de peşkeş çekilemez. O bina amacına uygun bir şekilde hizmetine devam etmeli ve yıkılmadan, çürümeden mimari özellikleri de korunarak Kayseri halkına hizmet vermeli' diyerek bir değerin yok oluşuna dikkat çekerek vatandaşları uyardı.