Kayseri'nin merkezinde gizemli bir yapı bulundu!
Kayseri'nin en eski mezarlıklarından biri olan Seyyid Burhaneddin Mezarlığı'nda yapılan kazılarda, Anadolu Selçuklu veya Beylikler dönemine ait 800 yıllık bir kümbet gün yüzüne çıkarıldı. Bu yapı, Kayseri'nin tarihi mirasına önemli bir katkı sağlıyor. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'in bülteninde…
Kayseri'nin 2021 yılında en eski mezarlıklarından biri olan Seyyid Burhaneddin Mezarlığı'nda gerçekleştirilen kazılar, Anadolu Selçuklu veya Beylikler dönemine ait olduğu düşünülen 800 yıllık bir kümbeti ortaya çıkardı.
Jeoradar taramaları sonucunda toprak altında bir yapının varlığı tespit edildi ve Kayseri Koruma Bölge Kurulu’ndan gerekli izinler alınarak, 3 Ağustos 2021'de Müze Müdürlüğü denetiminde kazı çalışmaları başlatıldı. Kayseri Büyükşehir Belediyesi uzman ekiplerinin yürüttüğü çalışmalar yaklaşık 40 gün sürdü.
Selçuklu mimarisine özgü bir kümbet
Kazılar sırasında cenazelik katı bulunan, Anadolu Selçuklu döneminde yaygın olan ‘eyvan tipi’ türbe ortaya çıkarıldı. Yapının kuzey cephesinde üst kata çıkan merdivenlerin olduğu belirlenirken, alt katının büyük ölçüde sağlam kaldığı tespit edildi. Bu keşif, Selçuklu dönemine ait türbe mimarisine ışık tutuyor.
Mezar taşı bulundu
Kazılar sırasında İslami lahit formunda bir mezar taşı bulundu. Ancak taşın yalnızca üçte birine ulaşılabildi. Üzerinde Arapça ‘el muhtaç ila rahmetullahi’ (Allah’ın rahmetine muhtaç olan) ifadesi yer alıyordu. Bu mezarın bir Selçuklu veziri veya komutanına ait olabileceği değerlendiriliyor.
Başkan Büyükkılıç: ‘Yeni bir Selçuklu eseri gün yüzüne çıktı’
Kazı alanında incelemelerde bulunan Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, yaptığı açıklamada ‘Kayseri’yi bir açık hava müzesi olarak tanımlıyoruz. Seyyid Burhaneddin Hazretleri’nin metfun olduğu bu mezarlıkta yeni bir Selçuklu eseri gün yüzüne çıktı.’ dedi.
Başkan Büyükkılıç ayrıca, daha önce kemiklik olarak düşünülen yapının aslında bir türbe olduğunu belirterek, ‘Bu yapının Selçuklu veya Beylikler dönemine ait olduğunu gösteren mimari özellikleri var.’ ifadelerini kullandı. Türbenin, Seyyid Burhaneddin Hazretleri’nin mezarına yakınlığı da dikkat çeken bir diğer husus.
Kazı alanında elde edilen veriler
Kripta (cenazelik) odası: Yapı, Selçuklu mezar mimarisinde sıkça rastlanan kripta odasına sahip.
İki Katlı Yapı: Kesme taşlarla örülü cenazelik odasının üzerinde beşik tonoz şeklinde örtü sistemi ve muhtemelen bir üst kat bulunuyordu.
Ziyaretgah Alanı: Üst katın mescit, kütüphane veya sohbet odası olarak kullanıldığı tahmin ediliyor.
Talha Uğurluel İstanbul’dan gelerek konuyu gündeme getirdi
Tarihçi ve yazar Talha Uğurluel, bu keşfi duyurmak ve daha geniş kitlelere ulaştırmak için İstanbul’dan Kayseri’ye gelerek konuyu gündeme taşıdı. Yaptığı açıklamalarda, Kayseri'nin Selçuklu başkenti olarak büyük bir tarihi mirasa sahip olduğunu ve bu tür keşiflerin daha fazla korunması ve tanıtılması gerektiğini vurguladı.
Ancak İstanbul’dan dikkat çeken bu keşif, Kayseri’de beklenen ilgiyi görmedi. Böylesine önemli bir Selçuklu eserinin yeterince gündemde olmaması eleştirilere neden oldu.
Kayseri'nin tarihi mirası ortaya çıkıyor
Bu keşif, Kayseri'nin Anadolu Selçuklu mirasını güçlendiren bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Şehirde Kızıl Köşk, Keykubadiye Sarayı, Kaniş Karum ve fosil kazıları gibi birçok arkeolojik kazı çalışmaları sürdürülüyor. Özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait mezar taşları, Kayseri’nin zengin tarihini gözler önüne seriyor.
Kayseri'nin bin yıllık tarihi hafızasına sahip çıkan bu kazılar, bölgedeki diğer tarihi yapılar için de umut veriyor. Ancak şehirde betonlaşmanın azaltılması ve tarihi alanların daha iyi korunması gerektiği vurgulanıyor.
Kayseri’nin daha fazla tarihî yapıyı gün yüzüne çıkarması ve turistlerin ilgisini çekmesi hedefleniyor.