Kayseri'nin Ünlü Psikoloğundan Narin Olayı Sonrası Akrabalık Açıklaması
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesi, aileler ve çocuklar arasında korku, endişe ve güvenlik konusunda temkinli ve çekimser davranışların yaygınlaşmasına neden oldu. Kayseri'deki psikolog Gülsüm Demirel, bu konuda önemli açıklamalarda bulunarak ailelere rehberlik etti. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'de...
Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesi, ülke genelinde büyük bir üzüntü ve travmaya yol açtı. Olayın ardından aileler ve çocuklar arasında artan korku ve endişe, güvenlik konusunda temkinli ve çekimser davranışların yaygınlaşmasına neden oldu. Kayseri’deki psikolog Gülsüm Demirel, bu konuda önemli açıklamalarda bulunarak ailelere rehberlik etti.
Aileler tereddüt etmeye başladı
Narin Güran’ın ölümü, toplumda derin bir üzüntü yarattı. Olayın ardından birçok aile, çocuklarını güvende tutma konusunda endişelerini dile getirerek, akrabalarına karşı daha temkinli hale geldi. Veliler, çocuklarını okula götürürken çekimser davranmaya başladı ve genel olarak bir tereddüt yaşanmaya başladı.
Sadece fiziksel değil ruhsal güvencede önemli
Psikolog Gülsüm Demirel, Narin Güran’ın ölümü üzerine yaptığı açıklamada, yaşanan üzücü olayın toplum üzerinde yarattığı travmanın derin olduğunu belirtti. Demirel, çocukları fiziksel olarak korumanın yanı sıra, ruhsal ve psikolojik olarak da güvence altına almanın önemini vurguladı.
‘Pahalı okul, iyi kıyafet yeterli değil’
Demirel, ailelere çocukların ruhsal dayanıklılığını artıracak sağlıklı iletişim yöntemlerini kullanmalarını önerdi. Çocukların sadece fiziksel ihtiyaçlarının karşılanmasının yeterli olmadığını, aynı zamanda çevresel zararlı etkilerden korunmaları için psikolojik destek ve rehberliğin de gerekli olduğunu ifade ederek; ‘Çocuklarımızı sadece pahalı okullara göndermek veya iyi kıyafetler sağlamak yeterli değil. Çocuklara, güvenli ve destekleyici bir ortamda ruhsal dayanıklılık kazandırmalıyız’ dedi.
Şüphe ortamı çocukları zedeliyor
Demirel, Akrabalara karşı sürekli bir şüphe ortamı yaratmanın çocukların algısını olumsuz etkileyebileceğini vurgulayarak; ‘Çocuklar, dünya üzerinde kötülüklerin her zaman var olabileceğini anlamalı, ancak bu bilgiyi dengeli bir şekilde öğrenmelidirler. Akrabalar arasında da güven oluşturabilen insanlar var. Çocuklara, her bireyi bir tehdit olarak görmeden, sağlıklı bir güven duygusu kazandırmalıyız. Evet, bazı kişiler kötü olabilir, ancak tüm insanları bu kategoriye koymak, çocukların algısını olumsuz etkiler. Bizim amacımız, çocukları güvenli bir ortamda yetiştirerek onlara sevgi ve değer hissettirmek olmalıdır’ şeklinde konuştu.
Savunma sporları önem taşıyor
Demirel, çocukların kendilerini koruyabilmeleri için savunma sporları öğrenmelerinin önemini de vurguladı. Çocukların, en geç 18 yaşına kadar savunma sporlarını öğrenmeleri gerektiğinin altını çizerek; ‘Bu, çocukların fiziksel ve ruhsal olarak kendilerini koruyabilmelerine yardımcı olur. Şehirdeki belediye ve ücretsiz kurslardan yararlanarak çocuklarınızı bu tür programlara yönlendirebilirsiniz’ ifadelerini kullandı.