Kayserilileri hüsrana uğrattı – 'Resmen Fatiha okumak…'
Kayseri'de buğday hasadının başlamasının ardından çiftçiler merakla açıklanacak hububat fiyatlarını bekliyordu. Dün yapılan açıklama ise çiftçileri adeta hüsrana uğrattı. Detaylar Kayseri Anadolu Haber'in bülteninde…
Kayserili çiftçiler uzun süredir hububat fiyatlarının açıklanmasını bekliyordu. Tarım ve Orman Bakanlığı dün 2024 hububat alım fiyatlarını ve destekleri duyurdu. Açıklanan rakamlar çiftçileri hüsrana uğratırken, ‘Çiftçilerin üstüne resmen Fatiha okudular’ yorumları yapıldı.
Kayseri’de buğday üreticileri, girdi maliyetlerinin yükselmesi ve fiyatların baskı altında kalması sebebiyle zor bir dönemden geçiyor. Hasat mevsiminin de başlamasıyla birlikte, çiftçilerin enflasyonla orantılı bir gelir artışı beklentisi varken, üreticilerde ekonomik dinamiklerin bu beklentiyi karşılamayabileceği endişesi hâkimdi. Çiftçiler dört gözle Toprak Mahsulleri Ofisinin açıklayacağı rakamları bekliyordu.
Ekmeklik Buğday için ton başına 9,250 TL ve makarnalık buğday için 10,000 TL fiyat belirleyen Toprak Mahsulleri Ofisi, arpa fiyatını ton başına 7,250 TL olarak belirledi.
Hububatta destekleme primi ise buğday için ton başına 1,750 TL ve arpa için 750 TL olarak duyuruldu. Böylece, destekleme primi sonrası fiyatlar ekmeklik buğdayda 11,000 TL, makarnalık buğdayda 11,750 TL ve arpada 8,000 TL'ye kadar çıkabilecek.
Açıklanan rakamlara göre, prim hariç şekilde ekmeklik buğdayda yüzde 12,1, makarnalık buğdayda yüzde 11,1 ve arpada %3,6 artış yapıldı. Prim dâhil şekilde hesaplandığında ise ekmeklik buğday fiyatında yüzde 18,9 artış gerçekleşirken, makarnalık buğdayda yüzde 17,5 ve arpada ise yüzde 6,66 artış oldu.
Yeni fiyatların açıklanmasının ardından çiftçiler hüsrana uğradı. Açıklanan rakamların zarar ettireceğini belirten üreticiler ‘Bu fiyatlar resmen çiftçinin üzerine Fatiha okumaktır’ yorumlarında bulundu.
Sosyal medya üzerinden birleşen Kayserili çiftçiler rakamların tekrar değerlendirilmesini istiyor.
Öte yandan uzmanlar enflasyonun altında kalan rakamların makul seviyeye çıkarılmaması halinde meydana gelecek üretim açığının ithalatı zorunlu kılacağını dile getiriyor.
