Kayseri'nin şehitlerine ilgisi geçmişinden bugüne

Kayseri'nin şehitlere ilgisinin geçmişten bugüne var olduğu görüldü.

Kayseri'nin şehitlerine ilgisi geçmişinden bugüne

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün hazırlamış olduğu 'Tarihte İlginç Vakıflar' kitabında Kayseri de yerini aldı. Türkiye'de hemen hemen her ilde bulunan tarihteki ilginç vakıfların içerisinde Kayseri'nin de olması dikkatleri çekti.

KAYSERİ ŞEHİTLER İÇİN VAKIF KURMUŞ

Söz konusu kitapta bulunan ilginç vakıflar içerisinde Kayseri, başka hiçbir ilde bulunmayan 'Şehit ve Sahabe Türbelerini Tamir Eden Vakıf'ı ile ayrıca dikkatleri çeken il oldu. Türkiye'nin diğer illerinde her türden amaca hizmet eden vakıfların kurulması da kayıtlara geçerken, Kayseri'nin son günlerde şehit haberleri alınması ve şehitlerin artmasının üzerine böyle bir kültüre sahip olması gönülleri doldurdu. Asıl adı 'Gümrük-ü Kebir Emini Osman Ağa Vakfı' olan ve Miladi 1832'de kurulan şehit ile sahabe türbelerini tamir etme amacında olan vakfın amacı o zamanın lisanı ile şöyle bildirilirken: "...Hîn-i fetihte şerbet-i şehadeti nûş eden şühedanın kabirleri ve be-tahsis 'Davud el Kayseri el-Karamani kuddise sırruhül-azizin medfeni olup Şehitlik, tabir olunan mekabiri mücahîcanin, murur-î: eyyam ile müsrif-i harap ve mezbelelik, olduğuna mebni hasbeten lillâhi taala mahall-i mezbûrede muayene olunan kabristanın cevânib-i erbaası taş divar ile ihata ve müceddeden bir bi’r-i ma hafr ve inşa..." vakfın hikayesi hikayesi de şu şekilde aktarılıyor: "Büyük Gümrük Emini'ydi Hacı Ömer oğlu Osman Ağa. Yani bugünkü anlamıyla "Gümrük Muhafaza Müdürü". 0 gün, yapılması gereken günlük işlerin yerine getirildiğini söyledi emrinde çalışan memurlar. -Hepsi tamamlandı mı? -Evet efendim. -Oh, bu gece şöyle gönül rahatlığıyla bir uyku çekebilirim. Yatsı namazını kıldıktan sonra istirahata çekildi. Gördüğü müthiş bir rüya ile uyandı. "Hayırdır inşallah!" dedi kendi kendine... Rüyasında Seyyid Battal Gazi yalın kılıç yanına gelmişti: -Beni tanıdın mı Osman Ağa? Ben Battal Gazi'yim... Bakarım da işlerin tamam olmuş gibi rahat döşeğinde uykuya dalarsın! -Bir kusurumuz varsa affedin efendim? -Bu mübarek toprakları size vatan yapmak için canlarını veren bunca şüheda ve sahabenin kabirleri tarumar olmuş haldeyken, sizin ayaklarınız' uzatıp yatmanız münasip midir? Bu rüya ile bir müddet kendine gelemedi Osman Ağa... İki rekat namaz kılıp yatağına uzandı. Aynı rüyayı az sonra bir kez daha gördü. Sanki rüya değil gerçekti... Heyecan içinde tekrar uyandı ve kendi kendine mırıldandı: "Söz ey Gazi!.. Kayseri ve civarında ne kadar sahabe ve şüheda kabri varsa hepsinin tamir ve tadilatını yaptıracağım. Bunun için Allah'ın izniyle bir vakıf kuracağım." Daha o gecenin sabahında harekete geçerek vakıf senedini kadı efendiye tasdik ettirdi. Bu vakıf, Kayseri'de şehitlik ve sahabe türbesi adına ne kadar tarihî mekan varsa hepsinin bakım ve onarımını üstlendi. Osman Ağa sözünü yerine getirmişti. Artık rahat uyuyabilirdi."

'DUVAR YAZILARINI SİLEN VAKIF' DAHİ VAR

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün yayımlamış olduğu 'Tarihte İlginç Vakıflar' adlı kitapta, Türkiye'nin çeşitli illerinde kurulan birbirinden ilginç amacı bulunan vakıf olduğu kayıtlara geçti. 'Duvar yazılarını silen vakfın' yanı sıra 'güzel yazı öğreten vakıf', 'kızlara çeyiz hazırlayan vakıf', 'fakirlerin vergisini ödeyen vakıf', 'ölçü ile fodula dağıtan vakıf', 'çocukları sünnet ettiren vakıf', 'camilerdeki saatleri tamir eden vakıf', 'nehir kenarlarına söğüt diken vakıf', 'doktorları güzel huylu olmasını isteyen vakıf' ve helalleşme vakfı' bunlardan sadece bir kaçı. ÖZEL HABER: KAAN AKBAŞ