Kiracı ev sahibi kavgasına pratik çözüm!
Kayseri Emlakçılar Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Selim Atasoy, Kayseri Anadolu Haber'e kira zamları, mülk sahipleri ve kiracılar arasında son dönemde gelişen hadiseler, üniversite öğrencilerine yönelik ev kiralarında fahiş fiyat artırma faaliyetleri, konut kiralamada fırsatçılık gibi kritik başlıklarda gündem oluşturacak çarpıcı açıklamalar yaptı. Atasoy 'Ev sahipleri ve kiracılar arasındaki sorun esnaf kültürüyle hareket edilirse çözülür' dedi.
Kayseri Emlakçılar Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Selim Atasoy, Kayseri Anadolu Haber’e kira zamları, mülk sahipleri ve kiracılar arasında son dönemde gelişen hadiseler, üniversite öğrencilerine yönelik fahiş fiyat artırma faaliyetleri, konut kiralamada fırsatçılık gibi kritik başlıklarda gündem oluşturacak çarpıcı açıklamalar yaptı.
Kira artışlarını öğrencilerin gelişi değil deprem, sığınmacılar ve pandemi etkiledi
Emlakçılar Odası Başkanı Selim Atasoy, YKS tercih sonuçlarının açıklanmasıyla beraber Kayseri’deki üniversiteleri tercih eden öğrencilerin kiralık ev arayışında olduğunu belirterek; “Şimdi bu sorunlara baktığımız zaman biraz geçmişe dönmek gerekiyor. Geçmişten gelen sıkıntılar olduğu
Bizi de şehir dışından arayanlar oluyor ama kiralarımıza baktığımız zaman biz aslında bu aya özgü ya da öğrencilerin gelmesi ile alakalı bir şey değil.
Geçmiş dönemden gelen zaten bu artışlar var. Aylık oranda artışlar sürüyor. Bunu da işte pandemi süreci, deprem ister istemez bütün illerde etkilediği gibi Kayseri ilimizi de etkiledi. Kira artışlarının biraz önce ifade ettiğim gibi çok öğrencilerimizin gelmesiyle alakası olan bir şey değil bu.
Kayseri çevre illerden göç alıyor
Kayseri’nin çevre illerden aldığı göçün de kira artışını tetiklediğini vurgulayan Atasoy; “İşin doğrusu ilimizde öğrenciye özel kira artışı gibi bir durum söz konusu değil zaten ama göç alıyor. Özellikle çevre illerden göç alıyor. Kayseri’ye depremden dolayı deprem bölgesinden gelenler çok oldu buraya ister istemez. Yani geriye dönüp gittiğimiz zaman Suriye iç savaşından gelenler de eklediğimiz zaman zaten hâlâ geliyorlar bu da ister istemez fiyatların yükselmesine sebebiyet veriyor.
Yüzde 25 kira artış oranı mülk sahibini tatmin etmiyor!
Mülk sahiplerinin kira artış oranını yetersiz bulduğunun altını çizen Başkan Atasoy; “Vatandaşlar şöyle bir yola girmeye başladı. Özellikle devletimizin belirlemiş olduğu yüzde 25 kira artış oranlarından sonra artık bu yola itildiler. İşin doğrusu burada. Ben kimse yanlış anlamasın dediğimi mülk sahiplerinden yana değiliz ama onlar da biraz haklı görmek gerekiyor. Çünkü bunun sebebi yüzde 25 artış dilimi vatandaşı tatmin etmiyor.
Fırsatçılık yapanların karşısındayız!
Geçmiş dönemde TEFE oranında artışlar oluyordu. Bu da her iki tarafında gönlü oluyordu. Sıkıntı olmuyordu. Alışılagelmiş bir gelenek gibi bir şeydi bu. Kira zam oranı yüzde 25 olunca ister istemez vatandaş böyle bir yola giriyor. Fırsatçılık yapanların karşısındayız tabii. Biz de onları tasvip etmiyoruz. Ama bazen de öyle bir durum oluyor ki aynı binada 10 bin lira kiraya verilen bir yerde eski kiracı 2 bin liraya oturmaya çalışıyor. Bu da ister istemez mülk sahibini rahatsız ediyor ve de kiracı çıkartma yollarına gidiyor.
Kira sözleşmeleri detaylı hazırlanmalı
Gündem maddemiz mülk sahibiyle kiracı arasındaki kavgalar ve sıkıntılı durumlar diyen Atasoy; “Bu durumlardan bizler de rahatsız oluyoruz. Sektör olarak rahatsızız. Önüne geçmek için yapılan sözleşmelerin biraz daha detaylı olması lazım. Kayseri ilimizde çok tarz yani işin hilesine kaçılan durumlar söz konusu değil ama biraz daha büyük şehirlerde farklı sözleşmeler yapılıyor diye duyuyoruz. Biz bu duyumları alıyoruz ama ilimizde öyle bir durum yok. Bu da rıza işi, işin doğrusu.
Bazen öyle bir durum oluyor ki biz müşterilerimizin mülklerini kiraya veriyoruz. Bazı kiracılarımız kanun ne der anlayışıyla yaklaşıyor olaya. Çünkü aynı binada biraz önce tarif ettiğim gibi kirası 10 bin lira olan bir binada vatandaş 2 bin liraya oturmaya çalışıyor. Diyor ki devletin vermiş olduğu oran diyor” ifadelerini kullandı.
Vatandaş 2’nci dairesini almasın mı?
Kiracı yüzde 25 zam yapılabilir ben fazla vermem diyor. Ev sahibi de bundan rahatsızlık duyuyor ve de yani işin satma boyutuna kadar gidiyor. Satmak istiyor çünkü artık kurtarmıyor beni diyor. Nihayetinde her zaman söylüyoruz biz gayrimenkul iyi bir yatırım aracı diyoruz.
Gayrimenkul yatırım aracına çıkmaya başlıyor o zaman insanlar ne yapsın bir dairesi var 2’nci daireyi almasın mı? Yani almak istiyor. Alınca kiraya vermek istiyor. Niçin? Çünkü ek gelir olur diyor. Yarın emekliliğim var benim diyor yani durumu müsaitken niye bir daire almayayım diyor.
TOKİ projelerinin çoğaltılmasının vatandaşın konut sahibi olmasındaki rolünü vurgulayan Başkan Atasoy; “Kiracılarımızı anlayışla karşılıyoruz ama mülk sahiplerinin ister istemez bir kirayı dengede tutma durumları söz konusu oluyor. Yani en yakın zamanda örnek vereyim. Benim arkadaşım Talas’ta eşyalı dairesi var şu anda içinde kiracı 2 bin liraya oturuyor aynı binada 10 bin lira kiraya verildi, 10 bin liraya evini kiraya vermek istemeyen arkadaşım en azından 5 bin lira olsun benim kiram diyor.
Hepimiz Türkiye'de yaşıyoruz. Bir markete girdiğimiz zaman işin içinden çıkamıyoruz. Artık bin 500, 2 bin liradan aşağı market alışveriş olmuyor. Bazen insanlar buralardan tabii ki bir ek gelir elde etmek istiyor. Bu ister istemez mülk sahibi ve kiracı arasında sıkıntılara sebebiyet veriyor.
Kira’dan mülk sahibi olmaya devletin dur demesi lazım!
TOKİ’de ev sahibi olan vatandaşların TOKİ aylık ödemeleri ve gelen kira bedelinin birbirine uyumlu seyretmesi konusunda da önemli ifadeler kullanan Atasoy; “Vatandaşın 10 bin lira ödemesi olsun. Kirayı 10 bin lira yapacak diye bir şey yok ama genelde TEFE-TÜFE’de artışlar oluyor. İşte bu artışlar olmayınca yüzde 25 kısıtlı kalınca sıkıntıya kalındı. Burada vatandaşta bunu karşılamaya çalışıyor. Yani kiraya veriyor, kiradan mülk sahibi olmuş oluyor. Aslında burada devletimizin bunun önüne geçmesi lazım. Çünkü, diyoruz ya bazen işte ilk ev sahibi olanlar yahut da oturma şartıyla böyle bir projede üretiliyor. Bunların önüne bu şekilde geçebiliriz.
Kiraları ödemelerimi karşılasın diye artırmak kiracıya insafsızlık olur
Vatandaş iki gün sonra artan maliyetlerle birlikte TEFE ile doğru orantılı olarak enflasyon yüzde 72 iken yüzde 25 kira oranı dengede tutmak bizce çok doğru değil. Çünkü burada kiracı ve mülk sahibi arasında sıkıntılara sebebiyet veriyor. Tefe oranında da TOKİ’de artışlar olunca ister istemez vatandaşta o oranda kira talep ediyor. Bu da mülk sahipleri yani Toki’de daire sahibi olanların işine gelmiyor. Mantık yok yani orada 6 bin lira oldu diye 6 bin, 7 bin lira oldu diye 7 bin lira yapmak da kiracımıza insafsızlık olur.
Öğrenci evleri apart sistemine döndü
Öğrencilerin ekonomik boyutu düşünerek, evlerde apart sistemine dönmüş olabileceğini belirterek bütçeyi dengede tutmak için yapıldığını öngören Atasoy şunları kaydetti: “Öğrencilerin yani artık öğrenci öğrenciler beş kişi daha ucuz verelim gibi bir sisteme geçti. Öğrencilerimiz buraya geliyorlar. Şimdi çocuklarımız işte iki yıllık olsun, dört yıllık olsun hazırlık dönemi oluyor. Beş yıllık okuyanlar oluyor. Şimdi bu da ister istemez ailelere külfet oluşturuyor.
Ne yapsın bu çocuklar?
“Semte göre 15 bin liralık kirada oturabilecekleri zaman beraber birleşmeye çalışıyorlar ve konutta üç, iki artı bir, üç artı bir olan yerde aynı evde kalmaya çalışıyorlar. Sistem aparta döndü. Zaten yeni yeni özellikle Talas bölgesinde bu tarz bir sisteme dönüldü. Öğrencilerimiz oda oda paylaşılan yerler oldu ya da bir odada iki kişinin kalması gibi durumlar söz konusu oldu.
Ekonomik boyutu ilgilendirdiği için insanların onu dengede korumak için böyle bir sisteme dönülmüş olabilir diye düşünüyoruz. Ama bazı yerlerde diyoruz ki fiyatlarda çok yüksek. Çünkü sabah kahvaltısı ve akşam yemeği olmak üzere ihtiyaçları karşılandığı zaman aylık 7-8 bin gibi bir oda tutuluyor. Bir odada iki kişinin kalabileceği bir yerle ilgili böyle bir fiyat durumları da var. Biz bunları da tavsiye etmiyoruz.”
Kendisine yönelttiğimiz, “Hem ev sahiplerine hem kiracılara nokta atışı olabilecek üç öneri sunabilir misiniz?” sorusuna ise kiracılara karşı insaflı olunması noktasında uyarıda bulunarak başlayan Başkan Atasoy şu sözlere yer verdi:
Kiracılara karşı insaflı olalım
“Mülk sahibi vatandaşlarımız var. Kendileri burada olmayıp da şehir dışında ikamet edenler var. Orada da ikamet ettikleri zaman kiraya oturdukları için buradaki mülkünü satmak istemiyor. Görevi gereği Ankara’ya gitmiş. Orada 3-5 yıl görev süreci var. Kayseri de mülkü var buraya baba ocağına dönecek. İşin doğrusu buradaki mülkünü kiraya verirken oradaki dengeyi korumaya çalışıyor. Ankara’daki kiralık durumunu korumaya çalışıyor. Oradaki denge içinde buradaki evin fiyatlarını yükseltmeye çalışıyor. Bu da piyasanın yükselmesine sebebiyet veriyor. Herkes bugün mülk sahibi olmak istiyor ama geçmiş dönemde hepimiz kiracıydık. Kiracı pozisyonuna koyduğumuz zaman biraz daha insaflı hareket ettiğimiz takdirde sıkıntı olacağını düşünmüyoruz.
Esnaf kültürüyle yaklaşırsak kiracı-mülk sahibi sorununu çözeriz
Kiracılara da seslenmek istiyorum diyen Atasoy, “Geçiş dönemlerinde de insanlar evlerini kiraya veriyor. Hayat şartları çok pahalı. Hep beraber atlatacağız bunu. Olaya baktığımız zaman da kanun bunu dedi. Böyle olursa olur gibi çok dikte gidilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Olaya biraz daha esnaf kültürüyle yaklaştığımız zaman işleri çözüyoruz. Biz bazen biz dediğimiz gibi biz arabuluculuk hizmetleri yapmıyoruz ama şifai olarak yapıyoruz.
Kiracı ve mülk sahipleri özellikle arıyoruz. Durumu izah ediyoruz. Kendilerine anlatıyoruz. Elimizden geldiği kadar biz de bu işte denge korumaya çalışıyoruz. Meslektaşlarımız yüksek olan yerlerin yüksek olduğunu ifade ediyorlar. Yani kiracılara gerekli yükselten gerekli telkinlerde bulunuyorlar. Onun için biraz daha olaylara böyle ekonomik değil ama biraz da insancıl davranmamızda fayda var diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
Haber: Yasemin Yıldırım
Fotoğraf: Büşra Güneş