Kızını kaybetti, dernek kurdu
Sokak köpeklerinden kaçarken kamyonun altında kalarak hayatını kaybeden Mahra Melin Pınar'ın babası Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneği'ni kurdu.
Başıboş köpekler vatandaşların korkulu rüyası haline geldi. Antalya’nın Serik ilçesinde kızını başıboş sokak köpeklerinden kaçarken kamyonun altında kalarak hayatını kaybeden Mahra Melin Pınar’ın babası Murat Pınar Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneği’ni kurdu. Baba Pınar, “2 bin 600 derneğe karşı tek bir dernek olarak savaş veriyoruz. Başıboş köpekler sokaklardan toplansın. Kendilerine uygun yaşam alanlarına bırakılsın, insanlardan uzak dursunlar” dedi.
'Köpekler insanlardan uzak tutulmalı'
Kızını kaybettikten sonra harekete geçen Pınar, “Sokaklar insanlar tarafından insan yaşamına uygun olarak inşa edilmiş alanlardır. Köpeklerin sahipsiz olarak insana dair mekanlarda bulunması hem bizzat köpekler hem de diğer insan ve hayvanlar için tehlike teşkil etmektedir. Köpek insan ile birlikte varolabilmektedir. Kendi kendini besleyebilme, kendi kendine yaşayabilme yetisi yoktur. Köpeğin yeri sahibinin yanıdır. Sahibi ya da sorumlusu olmayan köpek başıboş kaldığında hem zarar görür hem de zarar verir. Biz konuyla ilgili kanun maddesinin değişmesini istiyoruz. Bu başıboş köpekler sokaklardan toplansın. Kendilerine uygun yaşam alanlarına bırakılsın, insanlardan uzak dursunlar.” ifadelerinde bulundu.
'5199 sayılı yasa kaldırılsın'
Sokaktaki başıboş köpeklerin uygun alanlara taşınması gerektiğini kaydeden Baba Pınar, “Devletin bir olağanüstü hal çıkartması gerekiyor ya da 5199 sayılı yasayı geçici süreyle kaldırması gerekiyor. Sokaktaki başıboş köpekleri toplanmalı. Tabii ki toplamadan önce çok hızlı şekilde devletin çok geniş, boş kullanıma açık olmayan arazileri var. Orman vasfını yitirmiş, boş arazileri çok fazla var. Buraları etrafı çevrili alanlar yapıp iki parçaya ayrılabilir. Dişi erkek ayrılacak. Çünkü bir anda sokakta on milyon köpeği kısırlaştırma imkanları yok. Ama sokakta da insanlarımızın can ve mal güvenliğini korumak için bunların hepsinin toplanıp o alanlara konması gerekiyor. İstiyorsa bir kısmının üstünü kapatabilir. Yağmur, güneş olduğu zaman köpekler altına geçsin. Sonra çıksınlar dışarıda dursunlar. Ama kesinlikle kulübe olmayacak. Kulübeden kastım kafes, kafes olmayacak. Yani gidip üç metrelik kafese tıkılmasını ben kabul etmiyorum. Onun için geniş yaşam alanları oluşturulacak. Oraya toplanacak. Dişi erkek ayrılacak. Ayrılınca zaten popülasyon çoğalamayacak. Ve bir yandan da kısırlaştırma yapacaklar. 2 bin 600 taneye yakın da Türkiye'de Hayvanları Koruma Derneği adı altında dernekler var. İşte mama dağıtıyorlar. Bunlar da gidecekler yardım etmek istiyorlarsa, köpeklere bakmak istiyorlarsa, orada bakacaklar, oraya destek olacaklar. Oranın koşulların iyi olması için çaba sarf edecekler. Topladıkları bağışları oraya aktaracaklar. Biz de destek olacağız. Bu ancak bu şekilde çözülebilir. Biz de bir an evvel çözülmesini istiyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz. Bir de önce sahiplenilip sonra sokağa bırakılan köpekler var. Biz köpeklerin pet shopta satışının kesinlikle yasaklanmasını istiyoruz. Ama sonuç itibariyle insanların da bir köpek alma, bakma, isteme arzuları var. Bunu da hani her ilde kontrollü üretim merkezleri olabilir. Orada da köpek sahiplendirilirken önce sahibinin gerçekten köpek bakabilir mi? Ehliyeti olmalı. Herkes araba kullanabiliyor mu örneğin. Kullanamıyor. İnsanların herkesin psikolojik olarak durumları aynı değil. Siz köpeğe bakabilir misiniz diye psikiyatrik testleri sokup evet siz bunu bakabilirsiniz deyip böyle sahiplendirilmesi lazım. Ve o köpeğin muhakkak ve muhakkak o TC kimlik numarasına çiplenmesi lazım. Sokağa bırakmanın önüne en kolay böyle geçilebilir. Bıraktıkları zaman da bulmanın en kolay yolu budur.” diye konuştu.
'Kuduzu neden aşamadık?'
Kuduzla hala mücadele ediliyor olunmasına şaşırdığını söyleyen Pınar, “Yıl olmuş 2022. Herkes uzayda yer kapma derdinde. Uzaya gitme derdindeyken biz ülkemizde kuduzla mücadele ediyoruz. Bu sıralar çok fazla. 2019 yılında 1 yılda 300 bin köpek ve kedi temaslı tırmalama, ısırma gibi vaka var. Ve bunların her birine dört aşı yapılıyor. 1 milyon 200 bin kuduz aşısı yapılmış 2019 yılında. 2020-2021 için şu ana kadar olan verileri alamadık Sağlık Bakanlığı’ndan. Onları da gizlemeye başladılar ki bu gizlemeleri zaten bu işin çok arttığının göstergesi. Yoksa niye açıklamasınlar? Gerçekten kötü durum. Geçtiğimiz günlerde Mustafa Erçetin vefat etti kuduz'dan biliyorsunuz. Ankara'ya babasını, annesini ziyarete gittim eşimle beraber. Onlar da 21 gün hastanedeki mücadeleden sonra kaybettiler. Ben de kızımı 23 gün mücadele sonrası kaybettim. O babanın elini nasıl tutmam gerektiğini, o anneye neler söylemem gerektiğini en iyi bilenlerden biriydim. Ve yaşadıkları her acının zerresini hissedebilecek en yakın örnek bendim. Çok kötüydü durumlar, çok zordu. Sonuç itibariyle gerçekten bir başıboşluk yüzünden güzelim evladımızı kaybettik. 10 aydır da yirmi dokuzuncu vatandaşımızı dün işte Ordu'da yine köpeklerin kovaladığı bir temizlik işçisi, belediye işçisine araba çarptı, vefat etti. Ne kadar kötü ki yaşantısı boyunca sokaktaki köpek için bahsediyorum. Evdeki köpekler bizim ilgi alanımız bile değil. Keşke herkes evine alsa, sahiplense, evinde, bahçesinde baksa. Sokakta gezerken hiçbir faydası olmayan, çok affedersiniz, hiçbir şeyinden faydalanamadığınız bir hayvanı beslemenin, sokakta park köşelerinde gidip önüne işte köpek yemi dökmenin ben mantığını anlayamıyorum. Onlar oraya pisliyor. Tuvaletlerindeki bakteriler bir yıl boyunca yaşıyor. Ve nefes yoluyla bulaşabiliyor 9-10 çeşit hastalık yayıyorlar. Devlet de ne yazık ki gerçekten üç maymunu oynuyor” dedi.
'2 bin 600 derneğe karşı tekiz'
Dernek olarak birçok çalışma yürüttüklerini aktaran Murat Pınar, “Bu dernek hepimizin derneği. Ben burada sadece bir resmi yüzüm. Burada bizim bir maddi kazancımız yok, aidatımız yok, üyeliğimiz yok. Sadece gönüllülük esaslı çalışıyoruz. Siyasilerle görüşüyoruz. Bu işi çözeceğimiz nokta o çünkü. Ve halkımızı bilinçlendirmek istiyoruz. 2 bin 600 derneğe karşı tek bir dernek olarak savaş veriyoruz” ifadelerinde bulundu.
>>Haber Merkezi