KTO Başkanı Gülsoy: '15 Temmuz, yürekle yazılan bir destandır'
Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, 15 Temmuz 'Demokrasi ve Milli Birlik Günü' dolayısıyla yayımladığı mesajında, 'Millet olmanın asaletini, birlikteliğini ve gücünü gösterdiğimiz 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nü bir kez daha kutluyorum' dedi.
Başkan Gülsoy, 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin 6. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajında, "Milletimiz, büyük bir sağduyu ve kararlılıkla 15 Temmuz 2016'daki girişimi engelleyerek bayrağına, iradesine, demokrasisine ve geleceğine sahip çıkmıştır. Demokrasi ve kahramanlık destanı olan 15 Temmuz, Türkiye’nin varoluşu ve dirilişidir. Milli iradeden başka hiçbir iradeyi tanımayan, ezelden beri hür yaşamış ve hür yaşayan ve kainatın sonuna kadar da hür yaşayacak bir milletin varoluşu, bir dirilişidir. 15 Temmuz yürekle yazılan bir destandır. Türk milleti 15 Temmuz’da demokrasimizin, birlik ve beraberliğimizin geçilmez olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Tarihte birçok örneğine tanık olduğumuz bu direniş milli kimliğimizin birlik duygumuzun en önemli göstergesidir. 15 Temmuz’u coşkuyla kutlamalıyız ve her daim uyanık olmalıyız“ ifadelerini kullandı.
15 Temmuz’un Türk Demokrasi Tarihine kazınacak bir demokrasi zaferi olduğunu belirten KTO Başkanı Gülsoy, “15 Temmuz akşamı sözde asker kıyafetli teröristler, bazı küresel güçlerin uşakları, efendilerinin talimatları ile Gazi Meclisi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni, Genelkurmay Başkanlığını, Emniyet Genel Müdürlüğü ve bağlı teşkilatları, hatta bizzat milletin kendisini, camileri, milletin-devletin sahibi olan uçaklarla bombalayarak, tarihimizin en alçak ve satılmış ihanetine maşa olduklarını göstermişlerdir" şeklinde konuştu.
Kayseri’nin 15 Temmuz akşamında devletinin, demokrasinin ve bağımsızlığın yanında olduğunun altını çizen Başkan Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü :“15 Temmuz gecesi tüm Türkiye gibi Kayseri' de dimdik ayaktaydı. Devletinin yanındaydı. Yüz binlerce Kayserili günlerce Cumhuriyet Meydanı'nda 'Demokrasi Nöbeti' tuttu. Gerçek vatanseverleri gördük. Kayserili her meslek mensubu darbe girişiminde bulunan alçaklara lanet okurken, demokrasiden ve bağımsızlıktan yana olduğunun altını gür bir sesle bir daha haykırdı. Bayrağımıza, ezanımıza, devlet, kurumlarımıza, meclisimize ve dolayısıyla millet iradesine yapılan bu teşebbüse karşı halkımız kahramanca ülkesini savunmuş ve canı pahasına iradesine sahip çıkmıştır. Bu millet asla hürriyetinden ödün vermez. Büyük önder Kemal Atatürk'ün 'Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir' sözü bu kalkışmada da önemini göstermiş Türk halkı onurlu duruşunu tüm dünyaya ilan etmiştir. 15 Temmuz'un demokrasimiz ve milli birliğimiz açısından önemini bir daha kavramalıyız ve asla siyasi bağnazlık içerisine girmeden birbirimizle kenetlenmeliyiz. Daha da güçlü bir Türkiye için uyanık olmalıyız, birlik ve beraberlik içerisinde çok çalışmalıyız, daha çok üretip daha çok satmalıyız. Ticaretimize, ekonomimize daha çok odaklanmalıyız. Yeni pazarlar bulmalıyız. Ülkemizin ileri gitmesi için işimizi en iyi şekilde yapmalıyız. İş dünyası olarak çalışıp, üretip, daha çok istihdam sağlayarak bizlerde demokrasimizin ve ekonomimizin daima nöbetçisi olacağız. Güçlü Türkiye hedefine adım adımlarla yürüyeceğiz. Rabbim ülkemize ve asil milletimize bir daha böyle kara bir gece yaşatmasın. 15 Temmuz'u unutmadık unutturmayacağız. Dün Çanakkale’de ülkesinin bölünmez bütünlüğü için 253 bin yiğit nasıl gözünü kırpmadan şahadete koşmuşsa, 6 yıl önce 15 Temmuz gecesi de, siyasi görüş ayrımı yapmadan, nesep ve mezhep hesabına girmeden, demokrasi ve ülkesinin birliği adına sokaklara çıkıp tanklara, uçaklara adeta meydan okuyan milyonlardan 251 yiğit, tıpkı ecdadı gibi şahadet şerbetini içmiştir. Bu vesileyle demokrasiye sahip çıkan, egemenliğini korumak için canını veren 251 şehidimizi ve 2 bin 190 gazimizi minnet ve şükranla anıyorum. 15 Temmuz gecesi Polis Özel Harekatın bombalanması ile birlikte okuyan, birlikte üniforma giyen, 23 yaşındaki iki hemşerimiz, şehitlerimiz Bünyanlı Cennet Yiğit ve Yeşilhisarlı Kübra Doğanay’ı da asla unutmadığımızı, onların ve tüm şehitlerimizin ailelerinin baş tacımız olduğunu ifade etmek isterim. “