Kurşun geçirmeyen dondurma: KESDO

Dünyada içerik ve üçgen formuyla bir ilke imza atarak 'kesilebilir dondurma'yı icat eden Sami Topuz, KESDO markalı dondurmasını Türkiye'nin dört bir yanındaki müşterileriyle buluşturdu. Sertliğiyle bilinen Maraş dondurmasından da farklı olan KESDO, hem daha uzun süre sert kalıyor hem de kaşıkla yemek mümkün olamıyor. Markanın üreticileri, sertliğinden dolayı dondurmayı, 'adeta kurşun geçirmez' olarak tanımlıyor. Markanın babası Sami Topuz, bu nedenden dolayı dondurmasının içerik ve form olarak dünyada tek olduğunu söylüyor.

Kurşun geçirmeyen dondurma: KESDO

Bugün, sezonda 3 binin üzerinde müşteriye ulaşan KESDO'nun başarısını, Sami Topuz’un oğlu Osman Topuz, Anadolu Haber’le paylaştı.

DENEME YANILMA ÇALIŞMALARI 4 YIL SÜRDÜ

Sami Topuz, 1986 yılında Güven Pastanesi'yle Kayserililere hizmet vermeye başladı. Pastanenin sahibi ve kurucusu Sami Topuz, pastanesinde, piyasada satılan dondurmalardan alıp dükkanında satıyordu. Baba Topuz, piyasada satılan dondurmaları müşterilerine yedirmeyi içine sindiremedi, sağlıklı dondurma yapmak için kollarını sıvadı. 4 yıl boyunca yaptığı deneme-yanılma çalışmalarında, bir gün sabaha kadar çalıştırdığı dondurma makinesinin içinde sertleşmiş dondurma bulunca, 'kesilebilir dondurma' yapabileceğini düşündü.

İşte; 'kesilebilir dondurma' anlamına gelen KESDO'nun hikâyesi böyle başladı. Topuz, 1990 yılında Maraş dondurmasından da farklı olan, daha uzun sert kalan ve bıçakla ya da ısırılarak yenilmesi mümkün olan KESDO'nun tescilini aldı.

Böylece dondurmanın formülü tescillendi ve 2005 yılında markalaşarak 'KESDO' adını aldı.

Yerel bir girişimcilik hikâyesi olarak başlayan KESDO'yu şimdi ikinci kuşaktan oğlu Osman Topuz sevenleriyle buluşturmaya devam ediyor.

KESDO SEVDASI MASTER'I BIRAKTIRDI

Osman Topuz, 2008 yılında yüksek lisansını yarıda bırakarak, kendi deyimiyle tozunu yuttuğu iş yerine; yani baba mesleğine döndü.

Osman Topuz bu kararının nedenine dair şunları söyledi: “Ben bu işi baba mirası olarak gördüm. Butik bir iş yapıyoruz ve farklı bir dondurma üretiyoruz. Aslında gıda sektöründe de inovasyon kullanılıyorsa dondurmadaki inovasyon da biziz. Gerek içerik olarak gerekse yapım ve sunum yöntemleri bakımından bizimki de bir inovasyon örneği. Önce oğlu sonra da yanında çalışan çırağı olarak KESDO bir kere içime işlemişti. Babamın yıllardır çalıştığı bu işi devam ettirmek istediğim ve başkasının yapamayacağını düşündüğüm, babam işe nasıl bakıyorsa ben de öyle baktığım için yüksek lisansımı yarıda bırakarak işin başına geldim."

BİR TESADÜF SONUCU: DÜNYANIN İLK ÜÇGEN DONDURMASI

Osman Topuz, dondurmanın kendine has özelliklerine dair ise şu bilgileri verdi: "Babam, piyasada satılan dondurmaları müşterilerine yedirmek istemeyince nasıl dondurma yaparım diye deneme yapmaya başlıyor. 4 yıl boyunca deniyor. O zaman makinelerde otomatik kapanma yokmuş. Sabaha kadar çalışıyor yani. Bir gün, sabaha kadar çalışan makinenin içinde dondurma kalıyor. Ertesi gün gelince bunu nasıl çıkartırız diye düşünürken, kesmekten başka çare bulamıyor. Sonra tadına bakıyor, çok güzel. Başka biri olsa o dondurmayı atardı. Sonra da bunu külaha nasıl sığdıracağını düşünüyor ve en uygun üçgen form olduğuna karar veriyor. Dondurmaya uygun olarak külahları büyütüyor. Dondurmanın şekli de yavaş yavaş oturmaya başlıyor. İnsanlara denetiyor, tadına baktırıyor. Bu esnada binlerce litre süt, salep dökülüyor tabi. Sonra yavaş yavaş geri dönüş almaya başlıyor. Bütün bu denemeler sonucunda şimdi kullandığımız formül ortaya çıkıyor."

"ESNAF KATKI MADDESİ KULLANIYORUZ DİYE İTHAM ETTİ"

"Tabi, ben bunları şimdi anlatıyorum ama işler o kadar kolay olmuyor. Esnaf babamı, dondurma sertleşsin diye içine katkı maddesi katmakla itham ediyor. İlk başta müşteriye ürün garip geliyor... Babam bunlarla da savaştı, mücadele etti. Sonra dondurma işi oturunca pastane ürünlerini kaldırdı, sadece dondurma satmaya başladı. Biz ailesi olarak destek olduk her zaman ama esnaf tarafından çok eleştiri aldı."

"KAYSERİ'NİN MARKASI OLMASINI İSTEDİ"

Babasının o dönemde şehir dışından ortaklık teklifleri aldığını söyleyen Osman Topuz, "İsteseydi gidebilirdi ama o burada kalıp yaşadığı şehrin markasını yapmayı tercih etti." dedi.

DONDURMAYA RESMEN KURŞUN SIKTILAR

Babasının, bu yeni formülü tanıtmak için şovlar düzenlediğini anlatan Topuz, "Dondurmayla ceviz kırdı, üzerinden arabayla geçti en sonunda da izin alıp dondurmaya kurşun sıktırdı. Ama sertliğinden dolayı dondurmadan kurşun geçmedi, dondurma dağılmadı bile. Böylece buzlu dondurma algısı da yıkıldı. Çünkü buzlu olsaydı dağılırdı. Dondurma aslında kendi kendini ispat etti." diye konuştu.

SAĞLIKLI, KATKISIZ VE GLUTENSİZ

KESDO'nun şekil ve lezzetinin yanı sıra sağlıklı olduğunu da belirten Osman Topuz, "Bu, yalnızca bizim iddiamız değil. Testlerimizi yaptırdık. Bir kere dondurmamız glutensiz, bu nedenle çölyak hastaları ve gluten duyarlılığı olanlar da tercih edebiliyor. Şehir dışından dondurma gönderdiğimiz onlarca müşterimiz var. Ayrıca hasta etmiyor ve kışın da yenilebiliyor." şeklinde konuştu.

"SIRRI AŞK"

Osman Topuz, dondurmanın içeriğiyle ilgili ise şu bilgileri verdi: "Biz her şeyden önce kaliteli inek sütü tercih ediyoruz. Salepte de yüzlerce çeşit ürün var, hangisini kullanacağını iyi bilmek gerekiyor. Bunları bilmek ve doğru kıvamı tutturmak da ustalık istiyor. Kaliteli süt, salep, pancar şekeri, ustalığın ardından da 'aşk' geliyor. Bizim başarımızın altında yatan da bu 'aşk' işte. Her yerde olması gereken şey aslında o aşk sevgidir. Göze aldığınız meşakkattir. İşe olan tutku... Babamın yanında çok insan yetişti. Yetişenler bu üç maddeyi biliyordu. Bizim ne tür salep, nasıl süt kullandığımızı da biliyorlardı ama asla bizim dondurma gibi bir ürün üretemediler, onun nedeni de tutkularının, aşklarının olmaması.”

"BOĞAZKÖPRÜ'YÜ AŞMAK İSTİYORUZ"

Dondurmayı halâ eski usûl dövme yöntemiyle ürettiklerini söyleyen Topuz, amaçlarının Kayseri dışında da tanınmak olduğunu söyledi. Topuz, “İkinci jenerasyon olarak de amacımız bu dondurmanın Kayseri dondurması olarak Boğazköprü dışında bir yerde tanınmışlığını artırmak elde etmek. Bu da arzla oluyor. Arzı artırmak için insan gücünden makine gücüne geçmeyi gerektiriyor. Makineye geçerken de kaliteyi bozmamak gerekiyor. Ben de şimdi babamın 4 yıllık deneme süresinin bu boyutundayım. Makineleşmeden dondurmanın kalitesini bozmayacağımız bir formül üzerinde çalışıyoruz. Bundan sonraki süreçte bunu başarıp imalâthane açmak ve üretimimizi artırıp daha fazla insana ulaşmak istiyoruz." diye konuştu.

"AMACIMIZ İNSANLARI MUTLU ETMEK"

Markalarının tescillenmiş olmasına rağmen, zaman zaman taklit sorunu yaşadıklarını da kaydeden Osman Topuz, "Babamın verdiği mücadele bugün de başka şekilde devam ediyor. Ama biz yılmayacağız. Zaten müşteri de bunu anlıyor hemen. Bizim amacımız insanları mutlu etmek, dondurmayı yedikleri gülümsetmek. Kırmızı çizgimiz de sağlık. Daha fazla üretim yapabilecek formülü bulduğumuzda da dondurmamızı daha fazla kişiyle tanıştırabileceğiz ve markamızı büyütebileceğiz." ifadelerini kullandı.

BU YILIN ÜRETİMİ BAŞLADI

KESDO, İstasyon Caddesi'nin sonunda bu yılın dondurma üretimine başladı. Soğuklarda da yenilebilen dondurmayı tatmak için KESDO'ya uğrayabilir, ikinci kuşak yerel girişimciliğin hikâyesine tanık olabilirsiniz...

Ekrem Nazlı