Kutlama değil, engelliyi anlama günü

3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle açıklamalarda bulunan Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Şerafettin Akyüz 'Engelliler Günü kutlama değil, engellileri anma ve anlama günüdür' dedi.

Kutlama değil, engelliyi anlama günü

Engelliler ve engellilik hakkında bilgiler veren Akyüz, 1-3 Aralık 1992 yılında Birleşmiş Milletler' e (BM) üye ülkelerin oy birliği ile bu tarihi Dünya Engelliler Günü olarak kabul ettiğini ve bu günün kutlama günü değil, engelli vatandaşları anma, anlama, engelli olmayanların kendini engellilerin yerine koyma, engellilerin sorunlarını toplumla, kurumlarla konuşarak çözümlerin nasıl sağlanacağını belirleme günü olduğunu belirtti.   

HEPİMİZ POTANSİYEL ENGELLİYİZ

Engelliler Günü hakkında görüşlerini dile getiren Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Akyüz, yarından kimsenin emin olmayacağını vurguladığı konuşmasında, bugün engelli olmayan birinin yarın engelli olmayacağının garantisinin verilemeyeceğini dile getirerek şunları kaydetti; "Yarından kimse emin olamaz. Bugün engelli değilsek yarın engelli olabiliriz. Hiçbirimizin engelli olmama garantisi yok. Hal böyle iken, engellilerin durumunu anlayalım. Kendimizi onların yerine koyalım. Onların yaşadığı zorlukları düşünelim, yardımcı olalım, yanlarında olalım ve en azından onları dışlayarak yok saymayalım. Bir gün kendimizin de engelli olma ihtimalimiz olduğunu düşünelim. Her birimiz potansiyel bir engelliyiz."

TOPLUMUN YÜZDE 50'Sİ ENGELLİLİKLE YÜZ YÜZE

Verdiği bilgilerde Türkiye'nin yüzde 12 ile 13'ünün engelli nüfusa sahip olduğunu bildiren Akyüz; "Bu yüzde içerisindeki engellilerin yakınlarının, ailesinin, eşinin, ana babasının, kardeşlerinin de hesaba kattığınızda aslında toplumun ortalama yüzde 50'si engellilik durumu ile yüz yüze olduğu ortaya çıkar. Yani engellilik bizim her zaman gündemimizde ve gündemimizde olması gereken bir olgudur. Bizler engellilerimizle ve engellilikle yaşamayı bilmeliyiz. Onların sıkıntılarını, isteklerini öğrenmeliyiz ve çözüm getirmeliyiz" ifadesinde bulundu. Bundan 15-20 yıl öncesine kadar engellilerin bu durumundan utandığını, şimdi ise bu algının toplumda kırılarak engelliliğin utanılacak bir şey olmadığının anlaşıldığının da altını çizen Akyüz; "Devletin engellilerin durumunu iyileştirici ve rahat bir ömür sürmesini sağlayan tedbirleri ve uygulamaları var. Bunlardan birisi kamuya açık alanlar olmak üzere kamu kuruluşlarının fiziksel yapısı engellilerin ulaşımına imkan sağlayacak şekilde düzenleniyor. Bu kanunda da yer aldı. Diğer taraftan kamu ve özel sektördeki işletmelerde 50 kişiden fazla çalışan olması durumunda yüzde 3 düzeyinde engelli istihdam edilmesi yine kanunda öngörülüyor. 2008 yılından itibaren ağır engelli bulunan ailelerdeki engelliye bakan kişiye 800 lira aylık yardım yapılıyor. Ayrıca hafif engellilere de kaymakamlıklar tarafından belli miktarlarda aylık bağlanıyor ve kentlerde engelli bakım merkezleri aracılığıyla da ailesi olmayan ya da ailede kendisine bakacak durumda olmayan engellilerin bakımları giderilmektedir" şeklinde konuştu.

EN ÇOK BEDENSEL ENGELLİ VAR

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Akyüz, müdürlüklerine toplam 10 bin 956 engelli başvurusu bulunduğunu ifade ederken, bunların yüzde 48, yani 5 bin 318'inin bedensel engelli olduğunu, yüzde 38 yani 4 bin 162'sinin zihinsel engelli, yüzde 12 yani 1289'unun görme ve işitme engelli, yüzde 2, yani 192'sinin de ruhsal engellilerden oluştuğunu bildirdi. 

Sözlerine Kayseri'de engelliler adına faaliyet gösteren 20 sivil toplum kuruluşu olduğu bilgisini de vererek devam eden Akyüz, "Bu da gösteriyor ki sadece devlet değil artık millet tarafından da bir bilinçlenme, farkındalık oluşturma ve duyarlılık artmıştır. Bu süreç içerisinde de inşallah engelli vatandaşlarımız için yaşanılabilir bir ülke haline geleceğiz" dedi. ÖZEL HABER: KAAN AKBAŞ