Mazlumun 'Robin Hood'u, Atlı Kabadayı! - İşte Kayseri'nin ünlü kabadayıları...

Kayseri'nin ilk ve tek kabadayısı olarak ün yapan Şemsettin Şemsettinoğlu beyaz atıyla şehir merkezinde dolaşmasından dolayı 'atlı kabadayı' olarak tanınarak 70'li 80'li yıllara damga vurmuş bir isim. Şemsettinoğlu yoksul ve mazlumun yanında olması ve zulmün karşısında olan dik duruşuyla Kayserililer tarafından sevilip benimsenen ünlü bir kabadayı. Şehir merkezinde attığı nutuklar birer ders niteliğinde olan bu Şemsettin Ağa'yı yeni nesiller de bilsin diye Kayseri Anadolu Haber olarak siz değerli okuyucularımız için derledik.

Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Mazlumun 'Robin Hood'u, Atlı Kabadayı! - İşte Kayseri'nin ünlü kabadayıları...
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kayseri'nin ilk ve tek kabadayısı olarak ün yapan Şemsettin Şemsettinoğlu beyaz atıyla şehir merkezinde dolaşmasından dolayı 'atlı kabadayı' olarak tanınarak 70'li 80'li yıllara damga vurmuş bir isim... Şemsettinoğlu; yoksul ve mazlumun yanında olması ve zulmün karşısında olan dik duruşuyla Kayserililer tarafından sevilip benimsenen ünlü bir kabadayı. Şehir merkezinde attığı nutuklar birer ders niteliğinde olan bu Şemsettin Ağa'yı yeni nesiller de bilsin diye Kayseri Anadolu Haber olarak siz değerli okuyucularımız için derledik.

Mazlumun 'Robin Hood'u, Atlı Kabadayı! - İşte Kayseri'nin ünlü kabadayıları...

2020 yılında ebediyete uğurlandığında 82 yaşında olan Şemsettinoğlu, adaletsizliğe karşı koyuşuyla 'Gariban Babası' ünvanını da alıyor. Yakalandığı hastalığa yenik düşmeden bir süre önce 70'li yılların sonlarında karanlık karaborsa ve kuyruk zamanlarında stokçuların yağ depolarını basarak, mallarını Cumhuriyet Meydanı'nda nasıl yoksul vatandaşa dağıttığını anlatıyor.

Kabadayı ve mafya kavramının arasındaki farkı net biçimde ayıran Şemsettinoğlu, haksızlığın zorbalığın karşısında durmanın mafyalık ve salon kabadayılığından farklı olduğunu savunuyor her daim...

Mazlumun 'Robin Hood'u, Atlı Kabadayı! - İşte Kayseri'nin ünlü kabadayıları...

Hapis yattığı İncesu cezaevini satın almasıyla tanınan ünlü kabadayı, 70'li yılların bıçkın delikanlısı olarak nam salan Şemsettinoğlu, şunları aktarıyor:

Mazlumun 'Robin Hood'u, Atlı Kabadayı! - İşte Kayseri'nin ünlü kabadayıları...

“Yine Ecevit hükümeti, cezaevine girmeden evveldi bu, 1977-1978 yılı. Kiçikapı’da köşede şimdi telefon falan satıyorlar, orayı ben yapmıştım. O zaman benzin yok, yağ yok, şeker yok; bir çok şey karaborsa!

Bana dediler ki: “Bakkallar derneğine üye olursan, oradan yağ şeker alırsın.”

Bakkallar derneğine vardım. 10 lira, 20 lira, 30 lira; üç basamak, hangisinden olursa. Bende en yükseğinden, 30 liradan oldum. Dernek ne verirse, iyi deyip, sevinip alıyorsun. Hakkına üç beş tane mi düştü, bilmeden; bir tenekeyi alıp sevinerek gidiyorsun.

Sigara da aynı böyleydi. Kiçikapı’da ki yerimizde bakkaliye gibi bir yer. Bana beş teneke yağ gönderdiler. Dükkana sokturmadım; “Dışarıya koyun, dışarıda dağıtın” dedim.

Baktım ki kocaman kuyruk oldu. Kuyruktaki gençlerde sıra yüzünden kavga ettiler, ayırdık falan…

O zamanda mübarek ramazan ayı. Kafama koydum, derneğe gittim; ama dernekte gördüm ki bir kişinin hakkı üç ise bir tane verilir, ikisi dernekte kalır, daha sonra dernek üyesi tarafından karaborsa da satılırmış. Zaten gençler kavga etti diye moralim de bozuldu. O hırs ile derneğe gittim ve orada onlarca yağ gördüm. Daha sonra bir araba getirdim, bütün yağları arabaya doldurdum. O sırada hükümete haber vermişler. Arabaya 200 küsur teneke yağı yükledik, meydana doğru yola çıktık. Meydanda, medresenin arkasında o zaman Et Balık Kurumu var. Kurumun önünde uzun kuyruklar oluşmuş!

Oraya seslendim: “Gelin size yağ dağıtacağım” dedim.

Kuyruk olduğu gibi bizim oraya yöneldi. Kuyruk ile birlikte meydanda caddenin ortasına dineldik. Etraf kalabalıklaştı, bir de baktım hükümetin adamları, polisler geldi. Ellerinde akrep, silahlarla falan, tenekeyi de üst üste koyduk, teneke yükseldi.

Biliyorum, bana geliyorlar. Üstümde de kot pantolon, kot blucin var! Blucinimde kısa, o zamanın modası. Belimde on dörtlüm var. Blucinimde kısa olduğu için silahımın yarısı gözüküyor. Tehlikeli zamanlar o zamanlar. Sıçradım tenekelerin üstüne çıktım.

O zaman gırtlaksız Vedat bey vardı; şube müdürü tövbe yukarıya bana bakmıyor, kim yapıyor, kimi ediyor diye bağırıyor.

Mazlumun 'Robin Hood'u, Atlı Kabadayı! - İşte Kayseri'nin ünlü kabadayıları...

“Ben” diye seslendim.

“Vay nasıl yaparsın, edersin” dedi, kafayı kaldırdı.

Ben de: “Ben bunu yaparken ölmeyi, öldürmeyi, her şeyi göze aldım, bu memlekette hakkı, hukuku gözetecek bir merci yok mu?” dedim. Kimse konuşamadı.

“Arkadaşlar birbirinizden alın paralarını da, derneğe verin” dedim, bıraktım gittim.

O günün parası ile altı bin küsur lira da açık verildi, onu da ben ödedim. Nerede ise gaspa sokacaklar, onun içinde bir mahkemeye gittik, hatta mahkemede hakim beni tanıyormuş, bana bir şeyler sordu; ama aslında soru da değil öyle sohbet ettik, ceza meza vermedi.”

Kayserili kabadayı Şemsettin Ağa'nın vefat etmeden önce verdiği röportajda söylediği şarkı