Melikgazi İlçesi adını nereden aldı?

Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin metropol ilçelerinden birinin ismi de Melikgazi... Ayrıca Melikgazi Hastanesi, Melikgazi Mahallesi, Melikgazi Lisesi isimleri ile de Melikgazi Hazretleri insanlığın manevi hafızasında yaşayan bir isim...Biz de sizler için Melikgazi isminin kaynağını derledik.

Alparslan 1071'de Anadolu'yu fethedince Emir; Danişment Kayseri, Sivas, Tokat, Niksar, Amasya civarında Beylik olarak verdi.1085'te  Sivas merkezli Danişment beyliği kuruldu. Haçlı seferleri'nin olduğu o yıllarda Melikgazi Hazretleri Haçlı ordusunun güneye ayrılan bir kolunu yendi ve komutanını esir aldı. Bunun üzerine Büyük Selçuklu hükümdarı Sultan Sencer kendisine Melik unvanını verdi. Ayrıca kendisine 4 Türk Bayrağı davul altın gerdanlık ve bir de asa hediye etti. Bunların her birinin bir anlamı var idi;

^{4 Türk Bayrağı’nın anlamı: bu bayrakları, hükümranlığın altındaki toprakların dört cephesinde dik ve islamiyetin gücünü buralarda ebediyen payidar eyle. Bayrak bağımsızlığın sembolüdür. Onlar burçtan inerse, seninde hükümdarlığın biter. Bunun için gücünü bunların gönderinde dalgalandır ve ayakta tut.}

^{Davulun anlamı: Hükümdarlığını duyurman ve sesini yayman için bir işarettir. Eğer senin davulun ülkende gür ses verirse, başarın devam edecek demektir. Bununla ordularını topla coştur ve düşman üzerine korkusuzca yürü. Fethettiğin yerde sesini bu davulla yankılandır. Çünkü davul zaferin habercisidir.}

^{Altın Gerdanlığın Anlamı: Servetin işaretidir. Güçlülük yalnızca kılıçla olmaz. Servetin de fazla olmalıdır. Çünkü halkının refahı ve rahatlığı bununla sağlanır. Sana bu altını bir sembol olarak veriyoruz. Bunun daha fazlasına sen kendi gayretinle ulaş ve halkını huzurlu kıl.}

^{Asa’nın anlamı: Asa, Kemal’in işaretidir. Emrindeki insanlara karşı yumuşak davran. Yaşlı insanların elinde olan bu asa, sana olgunluğun işareti olarak verilmektedir. Yaşlandığın zaman bile seni ayakta tutacak bu emaneti şimdiden eline al ve aynı zamanda ihtiyarlayacağın günleri de ihmal etme ona göre de hazırlıklı ol. Yaşlılık, insanın geçmişiyle muhasebesini yapması için bir fırsattır. Bunu iyi değerlendir. Halkına merhametli davran. Adil ol, haksızlık yapma!..}

Ömrünü haçlılarla cihat ederek geçiren Melikgazi hazretleri, 80 yaşında Malatya'da vefat etti. Cenazesi oradan alınarak Pınarbaşı İlçesi'ndeki Melikgazi beldesinde bulunan türbesine defnedildi. Türbesi'nde temsili 3 mezar ve bir de kesik baş vardır. Bu kesik baş Zamantı Kalesi'nin komutanına aittir. Melikgazi hazretleri Zamantı kalesini fethetmek için çok uğraşır ancak başaramaz. Müslüman olduğunu gizleyen Kale komutanı Melikgazi Hazretleri ile buluşur ona, "Ben kaledeki askerleri içkiye davet edeyim onlar sarhoş olurlar bu defa size mukavemet gösteremezler sizde kaleyi zapt edersiniz ama benim bu tertibim anlaşılır beni öldürürler senden isteğim benim cesedimi senin kabrin ayak ucuna defnedilmesidir." der.  Öyle de olur, kumandanı şehit ederler başını keserler. Sadece başı Melikgazi hazretleri'nin kabrinin ayak ucunda bir sandukada bulunur. Melikgazi Hazretleri'nin cesedi bir sandukanın içerisinde ve çürümemiş olarak bugüne kadar korunmuştur.

Yaşadığı zamanlarda Zamantı Kalesi civarında Yabanlu Pazarı adıyla büyük bir fuar kurulmaktaydı. Bu fuar yaz aylarında olur ve 40 gün kadar sürer. Buraya Çin'den Hindistan'dan Afganistan'dan Mısır'dan Yemen'den geriler.  Bu pazar dünya çapında bir üne sahipti işte Melikgazi hazretleri bu pazarı güvenliğinin sağlanmasında kendisini sorumlu tuttu bu sebeptendir ki Zamantı kalesi ve civarını kendisine merkez edindi. Ve buraya da defnedilmesini istedi.

Melikgazi Hazretleri'nin kişiliği

Güçlü bir komutan dirayetli bir hükümdar olmasına rağmen takva dolu bir hayat yaşamayı tercih etti . Dönemin alimlerini toplar onlara hem ihsanda bulunur hem de öğütlerini dinlerdi.

Kumandanlarına ve emri altında bulunanlara halka karşı şefkatli davranmalarını tavsiye eder kendisi ise- Allah'ın yolunda mücadele ve müdahale için yaşamak istediğini söylerdi. Haçlıların Anadolu'yu istilasına karşı bir duvar olmayı ister ve derdi ki "İsterim ki bütün Haçlı güruhunu kendi göğsümde durdurayım.Onlarla Selçuklunun arasında benim göğsüm kalkan olsun çarpıp yere düşsünler..

"Gerçek adaletin tecelli ettiği tek yer huzuru ilahidir" der ve bunu kendisine düstur edinirdi. Onun hakkında Üstad Muhsin İlyas Subaşı Kayseri'nin Manevi Mimarları isimli eserinde şu kıssayı anlatır: "Hacca gittiğinde canı helva istemişti bir sabah yol arkadaşlarından birisi elinde bir tabakla kendisini helva getirdi. Ona helvayı ye tabağı annene götür dedi. Melikgazi hazretleri hem çok sevindi hem de çok dua etti döndüğünde tabağı da getirip annesine verdi. Annesi ona oğul ben senin dönüşün için bu helvayı hazırladım tabağı ile birlikte kaybolunca üzüntüye kapıldım ve saraydaki hizmetlilerden birisinin bunu yediğini sandım bunu sana ulaştıran Allah'a hamd olsun diyerek boynuna sarıldı. Melikgazi Hazretleri şu anda Pınarbaşı İlçesi'nin Melikgazi beldesindeki türbesinde bulunmaktadır.

Melikgazi hazretleri vefat edince yerine oğlu Emir Mehmet geçmiş. Emir Mehmet Kayseri'yi başkent ilan etmiş Kayseri Kalesi'ni tamir ettirmiştir. Kayseri'deki Camii Kebir olarak bilinen Ulu Cami'yi yaptırmıştır. Hacı Kılıç Camii ve Külük camisi de bize Danişment hükümdarlarının eserlerindendir.