Saldırgandan Şok Savunma!

Sanıkların mahkemedeki ifadeleri ve olayın detayları, şehrin gündemine oturdu.

Olay, Kayseri'nin Cumhuriyet Meydanı'nda yer alan Atatürk Anıtı'na yapılan saldırıyla başladı. Dayı-yeğen, gece saatlerinde anıta baltayla saldırarak büyük hasar verdi. Saldırı sonrası güvenlik güçleri tarafından kısa sürede yakalanan sanıklar, çıkarıldıkları mahkemede ilginç savunmalarda bulundular. Yeğen, mahkemede verdiği ifadede, ‘Dayım mesih. Allah'tan başka ulu olmadığını gösterdik,’ diyerek eylemlerini savundu.

Mahkemede Şok İfadeler

Mahkemede savunma yapan yeğen, dayısının mesih olduğunu iddia ederek, ‘Bizim inancımıza göre Allah’tan başka hiçbir ulu yoktur ve bu saldırıyla bunu göstermek istedik. Atatürk’ü yüceltmek doğru değil, biz sadece inancımızı savunduk,’ şeklinde konuştu. Bu ifadeler, mahkeme salonunda ve kamuoyunda büyük şaşkınlık yarattı.

Dayının İfadesi ve Psikolojik Durumu

Dayı ise savunmasında, eylemlerinin arkasında dini bir motivasyon olduğunu belirtti ve mesih olduğunu iddia etti. Savunmasında, ‘Ben Allah’ın gönderdiği bir elçiyim. Atatürk’e yapılan bu tapınma yanlış. Bizim amacımız, Allah’tan başka kimseye tapınılmayacağını göstermekti,’ dedi. Dayının psikolojik durumunun değerlendirilmesi için mahkeme, sanığın akıl sağlığının yerinde olup olmadığını belirlemek üzere bir rapor hazırlanmasına karar verdi.

Kamuoyunun Tepkisi ve Hukuki Süreç

Saldırının ardından Kayseri halkı ve Türkiye genelinde büyük bir tepki oluştu. Atatürk’ün anısına yapılan bu saygısızlık, sosyal medyada ve çeşitli platformlarda yoğun bir şekilde eleştirildi. Şehirde yaşayanlar, anıta yapılan saldırıyı kınamak için çeşitli etkinlikler düzenledi ve anıtın etrafına çiçekler bıraktı.

Sanıkların yargılanma süreci devam ederken, avukatlar ve hukukçular, bu tür saldırıların ülkenin birlik ve beraberliğine zarar verdiğini vurguladılar. Kayseri Barosu'ndan avukatlar, bu tür saldırıların ciddi sonuçları olması gerektiğini belirterek, sanıkların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini ifade ettiler.

Kayseri'deki Atatürk Anıtı'na yapılan saldırı, toplumun her kesiminden büyük tepki aldı. Mahkemedeki savunmalar ve sanıkların iddiaları, davayı daha da dikkat çekici hale getirdi. Hukuki sürecin nasıl sonuçlanacağı merakla beklenirken, bu tür eylemlerin bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması gerektiği vurgulanıyor. Sanıkların cezalandırılması, kamu vicdanını rahatlatacak ve bu tür saldırılara karşı caydırıcı bir örnek teşkil edecektir.