SİGARA İNME RİSKİNİ ARTIRIYOR

İnme hastalığının beynin belirli bir bölgesinde kan akımının tamamen kaybı ile ortaya çıktığını söyleyen Ersoy, İnme hastalığının dünyadaki ölüm nedenleri içerisinde 3.sırayı teşkil ettiğini söyleyerek vakaların büyük bir çoğunluğunun 65-70 yaşları arasında görüldüğünü dile getirdi.
“İnme en çok erkeklerde görülüyor”
Prof. Dr. Ersoy, İnme de yaşı ve cinsin değişmediğine dikkat çekerek ” Birincisinde biz ne yaparsak yapalım inmeden korunamıyoruz. Örnek olarak yaşı değiştiremiyoruz. 55 yaşından itibaren inmeler her 10 senede bir 2 katına kadar yükseliyor. Cinsi değiştiremiyoruz. İnmeler erkeklerde daha fazla gözüküyor. Ölüm oranı olarak baktığımızda ise kadınlar daha fazladır. Dünya da yapılan araştırmalar gösteriyor ki en sık Japonlar da, en az Libya’da görülmektedir” dedi.
“Diyabet Hastalarında inme 6 kat daha fazla gözüküyor”
İnmede diğer önemli bir hastalığın diyabet olduğunun altını çizen Ersoy konuşmasına şöyle devam etti: ” Diyabet hastalarında inme, diğer hastalara göre 6 kat daha fazla gözüküyor. İnmede diğer önemli bir grup kalp hastalıklarıdır. Eğer kolesterolünüz 240’ın üzerinde ise artıyor. 280’in üzerine çıktığı zaman ise inme çok daha fazla gözüküyor “
“İnme sigara içen kişilerde 8 kat daha fazla gözüküyor”
“Sigara içmenin inme ile ilgili önemli bir ilişkisi vardır. İnme sigara içen kişilerde, içmeyenlere göre 8 kat fazla gözüküyor. Pasif içiciler ise normal kişilere göre inmenin fazla görüldüğü bilinmektedir. Alkolün inme üzerinde ki etkisi iki şekildedir. Fazla alkol alan kişilerde hipertansiyona neden olarak ani inme atakları meydana gelmektedir”
“Fiziksel aktivite yapmak önemlidir”
“İnsanın kilosu ne kadar fazla ise inmeye yakalanma riski bir o kadar fazladır. Beslenme alışkanlıklarımız bu noktada önemlidir. Fiziksel aktivitelerde bu noktada önemlidir. İnsanlar mümkün olduğu kadar günde 30 dakika yürümesi gerekiyor” diye konuştu.
Uzman Ersoy, Hastaların kendilerine geldiklerinde hipertansiyonlarının çok yüksek çıktığını ve şiddetli baş ağrılarının olduğunu söylediklerini ve bunun önlemi için ilk olarak onların öykülerini dinlediklerini eğer çözüm alamazlar ise diğer tedavi yöntemi olan cerrahi operasyonun yapıldığını dile getirdi.