Soylu: 'Dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz'

Türk Polis Teşkilatı'nın 172. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla şehit aileleri ve gazilerin onuruna, düzenlenen yemekte konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ziyaret ettiği her ilde şehit aileleriyle mutlaka bir araya geldiğini söyledi. Soylu sürdürdüğü konuşmasında 'Dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz' dedi.

Soylu: 'Dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İslam inancı gereği şehitlerin ölü olarak nitelendirilemeyeceğini hatırlatarak, "Biz bu salonda göründüğümüz kadar değiliz. Bizlerle birlikte olan, yanı başımızda olan, bizleri gören ve koruyan bizleri muhafaza eden şehitlerimiz ile birlikteyiz." diye konuştu.
        
Türk Polis Teşkilatının tüm şehitlerine rahmet dileyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle devam etti:
     
"Hepimiz, bu ülkenin her ferdi, şunun bilincinde olmak zorundadır, dünyanın çok özellikli bir parçası üzerinde oturuyoruz. Dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz. Tarih boyunca arzulanan, tarih boyunca mücadelelere sahne olmuş bir coğrafyada yaşıyoruz. Ankara için Kızılay neyse, İstanbul için Taksim, Eminönü neyse bilmeliyiz ki dünya için bu cennet coğrafyamız, bu cennet vatanımız, Türkiyemiz, Anadolumuz aynıdır. Dolayısıyla burada yaşamanın bir bedeli, burada yaşamanın bir sorumluluğu vardır. Bu toprakların bereketi fazladır ama yükü de ağırdır. Dünyanın bütün orduları, donanmaları toplanıp başka yere gitmemişlerdir ama Çanakkale'ye gelmişlerdir. İngilizi, Fransızı, İtalyanı, Avusturalyalısı, Yunanı hep birlikte başka ülkeye saldırmamışlardır ama Anadolu'ya saldırmışlardır. Öyleyse bizim duruşumuz farklıdır, bizim teyakkuzumuz farklıdır, bizim sorumluluğumuz farklıdır. İçişleri Bakanlığı olarak bizler bugün bu sorumluluğun yüksek bilinciyle beraber ülkemize yönelik her türlü tehlikeye karşı devletimizin bütün birimleriyle, ordusuyla, silahlı kuvvetleriyle ve ilgili diğer bakanlıklarıyla koordinasyon içerisinde ciddi bir mücadele veriyoruz."
        
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye içinde 40 yıldır yuvalanan ve ülkeyi zayıflatmak, bölmek, parçalamak isteyen, maşalık yaptıklarına Türkiye'nin yönetimini teslim etmeyi amaçlayan PKK, FETÖ, KCK terör örgütlerine; sınır ötesinde de Türkiye'ye yönelik bir tehdit yaratmaya çalışan DEAŞ, YPG gibi terör örgütlerine; uyuşturucu tacirlerine karşı eş zamanlı ve topyekün mücadele halinde olduklarını anlattı.
        
15 Temmuz hain darbe girişimine karşı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, milletin ortaya koyduğu büyük cesaret ve direnişten sonra Türkiye'nin bu terör örgütlerine karşı mücadelesinin arttığına işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Onlar zannettiler ki biz zafiyet içerisinde olacağız. Ama onlar birlikteliğimizi ihmal ettiler. Onlar inancımızı, imanımızı, kararlılığımızı, bu topraklara sadakatimizi ve bağlılığımızı ihmal ettiler. Onlar bizim medeniyetimizin bize yüklediklerini ve bizim sorumluluklarımızı ihmal ettiler. Biz, Batı medeniyetlerine benzemeyiz. Biz annelerini, babalarını yaşlandığı zaman huzur evlerine gönderen bir medeniyet değiliz onlar gibi. Biz her beş vakit okunan ezanın sadece bizi namaza çağırmadığını, aynı zamanda kalbimize adalet, ahlak, fazilet, inanç, gelenek, görenek, sevgi, insanlığı okuduğunu bilen büyük bir medeniyetin evlatlarıyız." diye konuştu.
        
Salonda bulunanların hangi anlayış içerisinde olduklarını bildiğini belirten İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Terörle mücadelede, çok bilmenizi istiyoruz ki büyük bir kararlıklık içerisinde yürüyoruz." ifadesini kullandı. 
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın ve hepimizin milletimize sözüdür, bu ülkede milletimize acı veren, bu ülkeyi zayıflatmaya çalışan, bu ülkede her birinizin yüreğinde sızı oluşturanlara tek tek hesap sormazsak milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmemiş oluruz." dedi.
        
Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok da Anadolu'nun tarih boyunca birtakım iç ve dış mihrakların hedefi olduğunu, bu çerçevede, Türk milletinin 15 Temmuz gecesi de FETÖ unsurlarının ihanetine maruz kaldığını anımsattı. 
        
Türk polisinin, vatan evlatlarıyla birlikte 15 Temmuz darbe girişimine engel olarak tarih sayfalarına altın harflerle yazılan destanlarına bir yenisini daha eklediğini vurgulayan Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, 15 Temmuz'da adeta ikinci Kurtuluş Savaşı verildiğini söyledi.
        
Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, FETÖ'nün darbe girişimi nedeniyle 63 polis, 5 asker ve 181 vatandaşın şehadet mertebesine ulaştığına dikkati çekerek, "İşte bu kahramanlıkların mimarıdır şehitlerimiz. Peygamberlikten sonra gelen en büyük rütbeye nail olan, bu ülkeyi, namusunu, iradesini canı pahasına koruyan ve bu uğurda canlarını feda eden yiğitlerdir onlar. Bizim inancımızda o kadar müstesna bir yere sahiptir ki şehitlik, yiğitlerimiz düşmana karşı giderken 'Ölürsem şehit, kalırsam gazi' diyerek gider." diye konuştu.
        
Şehitlere rahmet dileyen Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, şehit yakınlarına da "Sizler şehitlerimizin, devletimize ve bizlere emanetisiniz. Hiç şüpheniz olmasın ki bizler bu emanetlere kanımızın son damlasına kadar sahip çıkacağız." diye seslendi.  
 
Gazilerin vatan uğruna en önemli uzuvlarınızı feda ettiğini, can yoldaşlarının kollarında şehadet şerbetini içtiğini belirten Altınok, "Sizler de başımızın tacısınız." dedi.
       
Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, şehit yakınlarının hayatlarını kolaylaştırmak için ellerinden geleni yapmayı görev edindiklerini Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı bünyesinde kurulan Şehit ve Gazi İşlemleri Şube Müdürlüğünün daha da etkili çalışabilmesi için tüm il emniyet müdürlüklerindeki Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüklerinde Şehit ve Gazi İşlemleri Büro Amirlikleri ihdas ettiklerini anlattı.
        
Yemeğe, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, İçişleri Bakan Yardımcısı Sebahattin Öztürk, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Muhterem İnce, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, genel müdür yardımcıları, daire başkanları ve teşkilat mensupları katıldı. HABER-FOTO: İÇİŞLERİ BAKANLIĞI BASIN MERKEZİ